16 Nisan 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Kazım GÜLEÇYÜZ

Risale-i Nur’la bozulan planlar


A+ | A-

Diyanet İşleri Başkanı, Elmalılı tefsiriyle Sahih-i Buharî Muhtasarı’nın neşredilmesini, “Atatürk’ün din konusunda toplumu doğru bilgilendirmek istemesi”ne bağlıyor.

Buradaki “doğru bilgilendirme”den kastın ne olduğunun açıklığa kavuşturulması gerekiyor.

Bu noktada, dini reddeden bir anlayışın “doğru”su ile, dine içtenlikle ve yürekten inanan bir yaklaşımın “doğru” algısı taban tabana çelişir.

Bardakoğlu’nun bahsettiği “toplumu doğru bilgilendirme isteği” bunlardan hangisine uyar?

Dün bir kısmını hatırlattığımız hatıra ve kayıtlar, o dönemde bir tefsir yazdırılışındaki asıl niyetin, “Kur’ân tercüme edilsin; tâ—hâşâ—ne mal olduğu bilinsin” planı olduğunu gösteriyor.

Ne var ki, Cenab-ı Hak, mukaddes kitabı için yazılan bir tefsirin, “Kur’ân’a suikast” gibi dehşetli bir maksat için kullanılmasına izin vermedi.

Ve bu dessas planın bozulmasında, özellikle Risale-i Nur son derece güçlü bir tesir icra etti.

Bunun üzerine, Türkiye’de yaşanan İslâmı, ibadet dilini Türkçeleştirerek aslından koparıp dejenere etme planı, ilk adım ve başlangıç aşaması olarak Türkçe ezanla tatbikata konuldu.

Hemen ardından namaz dilini Türkçeleştirme merhalesine geçilmek istendi. Hattâ bazı İstanbul camilerinde bunun denemeleri yapıldı.

Ama arkası gelmedi. Yürümedi. Sebep, büyük ihtimalle Türkçe ezanı dahi hazmedemeyip sessiz de olsa protesto eden halkın daha da artacak tepkisinin önüne geçememe endişesi olmalıydı.

Böylece “dinde reform” hevesi Türkçe ezanla sınırlı kaldı. O da, 1950’den sonra milletin sesine kulak veren DP iktidarının ilk icraatlarından biri olarak kaldırıldı; ezan hürriyetine kavuştu.

Ondan sonraki dönemlerde bir daha Türkçe ezana geri dönülmedi. 27 Mayıs ve 12 Eylül’de gündeme getirmeye kalkışanlar oldu, ama MBK ve MGK cuntaları bu talepleri yerine getirmek için teşebbüste bulunmayı dahi göze alamadılar.

Çünkü tek parti dönemindeki Türkçe ezan uygulamasının millet nezdinde ne kadar derin bir infiale yol açtığını herkesten çok onlar biliyor ve görüyorlardı. Bu sebeple, mutlak iktidar ellerinde olduğu halde, Türkçe ezanı yeniden hortlatma cür’et ve cesaretini hiçbiri gösteremedi.

Türkiye’yi tekrar 1930’lara döndürme hevesiyle başlatılan 28 Şubat’ta da aynı durum devam etti. Ve hiç kimse Türkçe ezandan söz edemedi.

Buna karşılık, ömrünün son deminde Cemal Kutay kullanılarak, “Atatürk’ün beraberinde götürdüğü hasret: Türkçe ibadet” muhabbeti başlatıldı. Ama bu da mâkes ve taraftar bulamadı.

Eğer tutsaydı, Atatürk sağken ilk denemeleri yapılıp sonra arkası getirilemeyen Türkçe namaz bid’atının yaygınlaştırılmasına çalışılacaktı.

Türkçe tercümelerini kullanarak Kur’ân’ı yıpratma ve gözden düşürme planı çerçevesindeki girişimler de zaman zaman gündeme getirildi.

Ancak bu plan daha proje aşamasındayken Risale-i Nur’la konulan set aşılamadığı için, bu yöndeki bütün çabalar başarısızlıkla sonuçlandı.

Keza, yine M. Kemal’in talimatıyla hazırlanıp Diyanet’e bastırılan Sahih-i Buharî Muhtasarı-Tecrid-i Sarih Tercümesindeki, gerçek mânâsının idraki için doğru yorumlara ihtiyaç bulunan bazı hadisleri dile dolayarak Peygamberimizi ve dinimizi karalama gayretleri de topluma mal edilemeyen çok marjinal girişimler olarak kaldı.

Yakın dönemde bu tür çabalarıyla gündeme gelen en agresif isimlerden biri, 28 Şubat’ın da perde gerisindeki tetikleyicilerinden biri olduğu bilinen ve yakınlarda ölen Prof. Dr. İlhan Arsel’di; çok uğraştığı halde o da başarılı olamadı.

Lâfzına bakılınca bugünün anlayışıyla çelişiyor gibi görünen bazı hadisler üzerinden yürütülen taarruzları yine Risale-i Nur püskürttü: O lâfızların mecazlı ifadelerinde, ancak yüzyıllar sonra keşfedilen hakikatlerin yattığını izah ederek...

Evet, İslâmî hayatı, iki ana kaynağı ve mesnedi olan Kur’ân ve Sünneti tahrip ederek ortadan kaldırma planları Risale-i Nur’la böyle bozuldu.




Gündemin nabzını tutmak için tıklayın!
www.sentezhaber.com

16.04.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (15.04.2010) - “Dinde doğru bilgi” ve...

  (14.04.2010) - Rıfat Börekçi’den Ali Bardakoğlu’na

  (13.04.2010) - Atatürk milliyetçiliği: the end

  (11.04.2010) - Cennet-âsâ bahar

  (10.04.2010) - Rahat, hazırol!

  (09.04.2010) - Ayrılığın temeli

  (08.04.2010) - Biat kültürü

  (07.04.2010) - Temel ayrılık

  (06.04.2010) - “Atatürkçü” AKP

  (04.04.2010) - Bahar inkılâbı

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Yeni Asya Gazetesi - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat-Promosyon - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım