Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 12 Kasım 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Habip FİDAN

Sonbahar düşünceleri



Eylül, Ekim derken; sanırım Kasım’la birlikte yavaş yavaş Cenap Şehabettin’in Elhan-ı Şita’sı (Kış Nağmeleri) türünden soğuk havaların şarkısını türlü şekillerde dillendirmeye başlayacağız. Kasım ayazı bu, başka bir şeye benzemez. Dikkat ister, bir o kadar da ileriye dönük hazırlığın olması gerektiğini ihtar eder.

Her ne kadar Ekim ve Eylül’ün Kasım’a bıraktığı miras olan sarı yapraklar içimde bir ayrılık, bir karamsarlık yahut onulmaz bir kış yalnızlığının hissini verse bile, ben yine de Sonbahar’ın son durağı olan Kasım’a güzel bakmak istiyorum. Öyle ya, yaşadıklarımız, karşılaştıklarımız; onları algılayış biçimlerimize göre renk değiştiriyorsa şayet, pekâlâ Kasım kara kışın değil, narin ve şeffaf bir kışın habercisi olarak görünebilir bana. Değil mi ki Bâkî Osmanlı’nın debdebesini yaşayan biri olarak sonbaharın ayazında sararan yaprakları Osmanlıya her yandan gelen ganimet altına benzetirken, Fuzuli ömürden giden bir ayrılık olarak görmüş; evet o hâlde algılama biçimidir insanı üzen ya da sevindiren.

Algılama biçimi dediysek, şekil zemin ilişkisini de unutmayalım. Söz gelimi Kasım’ın ayazı sizi üşütürken, karşılaştığınız, gözlediğiniz bir Kasımpatı çiçeği pekâlâ içinizi ısıtabilir. Sadece Kasım’a has bir süs olan Kasımpatı insana neler hissettirmez ki… Ortalıkta kol gezen soğuklar yüreğinizin boşluğunda yakaladığı sıcaklıkla bir Kasımpatıya dönüşebilir. Ve o Kasımpatı tomurcuklanarak, belki de kışın ardından gelecek bahara hazırlık amacıyla karın altında olgunlaşması için beklettiğiniz hayallerinizin fiilî olarak gerçekleşmiş hâli şeklinde gözükür. Kim bilir, belki de o Kasımpatı uğrunda baş koyduğunuz hayalinizin tatlı bir başlangıcıdır. Ondan sonra gelsin hayata dair medhiyeler.

Aslında Eylül, Ekim, Kasım, Kasımpatıya bu kadar değinmemin sebebi, zaman zembereği soğuk havalara yelken açarken, toplumsal hayatta da soğuk havalara bilinçli yahut bilinçsiz bir yelken açışın varlığıdır. Geçenlerde olumsuz davranışlar üzerinde konuşmak yerine, olumlu davranışlar üzerinde konuşmak istediğimi söylediğim öğrencilerime, “Kişiliğinizde beğendiğiniz, güzel gördüğünüz, yapmakla övündüğünüz davranışınız nedir?” sorusunu yöneltince, nadir cevaplar alabildim. Israrla, “Hiç mi olumlu bulduğunuz davranışınız yok” dememe rağmen, çoğu başların yerlerde olması aslında sürekli olumsuz düşünmeye, hep olumsuz değerlendirmeye maruz kalan toplumun birer panoraması gibiydi.

Çoğu zaman merak etmişimdir: Neden olumlu söz ve davranışlar ortaya konup genel değerlendirme yapıldıktan sonra, olumlu davranışların yaygınlaştırılması düşünülmüyor da doğrudan olumsuz davranışlar değerlendirmeye alınıp ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Aslında cevabını Bediüzzaman’ın, “Güzel gören, güzel düşünür; güzel düşünen hayatından lezzet alır” şeklindeki veciz ifadesinde buluyoruz.

Evet, olumsuz davranışların bahsi sonbaharda, özellikle Kasım ayından itibaren dağların eteklerinde yetişen rengârenk bitkileri örten koyu sis tabakası gibi bir şeydir. Olumlu davranışların bahsi ve icra edilmesi ise, o koyu dumanı dağıtan okşayıcı bir güneş ve o güneşten sonra ufka doğru ortaya çıkan gökkuşağı gibidir. Her ne kadar çoğu zaman yaşadıklarımız bizi olumsuzluğa düşürse de sarı yapraklar ve Kasımpatı misali güzelliklerin en soğuk şartlarda bile içimiz ve dışımızı ısıtacağını unutmayalım.

12.11.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (05.11.2006) - Allah varsa, yeter...

  (22.10.2006) - Bayramın kavram haritası

  (15.10.2006) - Diaspora, siyaset ve edebiyat...

  (24.09.2006) - Ramazan’la dönüyoruz...

  (17.09.2006) - Türkçe’ye ninni söyleniyor

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habip FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004