Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 18 Şubat 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Mehmet Ağar ve iç barış umudu

Geçenlerde Diyarbakır’dan gelen bazı dostlarla sohbet ediyoruz. Mehmet Ağar’ın yeni söyleminin ilgi uyandırdığını, DYP’nin önümüzdeki seçimlerde Kürtlerden oy alacağını söylüyorlar.

Şaşırmıyorum, ama yine de soruyorum: Yakın zamana kadar “derin devlet” dendiğinde akla gelen şahıs, nasıl olup da şimdilerde Kürtlerden destek bulabiliyor? Bunun sadece ve sadece Kürtlerin silahların susmasına, iç barışa, ülkenin demokratikleşmesine duydukları güçlü özlemle açıklanabileceğini söylüyorlar. Türkiye’nin Kürt sorununu özgürlük ve demokrasi içinde çözme şansına sahip olduğunun altını çiziyorlar. “Türkiye’de Kürt sorunu çözülmeden, demokrasi yerleşmeden, ne Irak Kürtlerine, ne de bölgeye demokrasi gelebilir...” diyorlar.

14 Aralık 2002’de DYP Genel Başkanlığı’na getirilen Mehmet Ağar, 14 Mayıs 2005’te yeniden seçildi. Ama Ağar’ın başkanlığının tabanı giderek erimekte olan DYP’nin üzerindeki ölü toprağını kaldırabileceğini aklına getiren pek kimse olmadı. Hatta, belki bir hareketlilik sağlayabilir diye düşünülen Mehmet Ali Bayar ve Reha Çamuroğlu gibi isimlerin partiden ayrılmaları, tam tersi izlenimlerin doğmasına da yol açtı. Ağar ilgi uyandıracak hiçbir şey söylemiyordu. Merkez sağdaki öteki muhalefet sözcüleri gibi, iktidara gelindiği takdirde üniversitelerdeki başörtüsü yasağı sorununu “demokrasi, haklar ve özgürlükler temelinde” halledeceğini tekrarlıyordu. O kadar.

Ne var ki Ağar’ın geçen eylül ayında, Mardin ve Diyarbakır’daki sivil toplum örgütleriyle görüşme sonrasında yaptığı açıklama, DYP’ye bakışı hayli değiştirdi. Ağar o gün, PKK militanlarını kastederek, “Dağda silah tutacaklarına düz ovada siyaset yapsınlar” diyerek, kurulu düzen sözcülerinin şimşeklerini üzerine çekti. Ağar’ın o günden bu yana çeşitli vesilelerle söylediklerinin, geliştirmekte olduğu fikirlerin, slogan düzeyinde kalsalar da, DYP’yi bir ilgi odağı haline getirdiği muhakkak.

Mehmet Ağar şu dikkate değer şeyleri söylüyor: “Gün hiçbir yerinde silahların konuşmadığı, huzursuzluğun olmadığı Türkiye’nin günüdür... Şehit annelerinin feryadını görmeyen siyaset yapmasın... Anneler arasında ayrım yapmayız.”

“Benim dönemimde asker konuşamaz. Asker konuşuyorsa, hükümet yok demektir... Askerin işi terörle mücadeledir. ‘Kodu mu oturtan paşa’, cephede olur...”

“İnsanlar arasında husumeti, düşmanlığı geliştirme üzerine siyaset yapmak yanlıştır. 70 milyon insanın bu topraklar üzerinde eşit hissesi vardır... Burada farklı kökenlerden, inançlardan insanlar yüzyıllar boyunca birlikte yaşamışlardır. Bu, imparatorluğun da, Cumhuriyet’in de zenginliği olmuştur. Çok olan, azı kendi namusu gibi görür, kimselere ezdirmez.”

“Benelüks modeliyle geçmişte bir arada yaşadığımız unsurlarla ortak yaşama alanı oluşturacak bir ekonomik, ticari ve kültürel birliktelik projesi ortaya koyuyoruz... Bu proje Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Irak ve Suriye’yi kapsayacak. AB misyonunu muhafaza edeceğiz... Irak’ın bölünmemesini arzu ederiz. Ama bölünme ihtimali de var. Komşu olan kuzeyindeki yönetimi de kapsayacak bir ortak yaşam alanından söz ediyoruz.”

“Milliyetçilik ülkenin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini birlikte savunmaktır... En büyük milliyetçilik anlayışı, ayyıldızlı pasaportu dünyanın en itibarlı pasaportu haline getirebilmektir... Türkiye’nin milliyetçiliği, bütünlüğü muhafaza etmek suretiyle, daha çok üreten, daha çok ihracat yapan, dünyayla daha çok rekabet eden bir milliyetçiliktir.”

Ağar liderliğindeki DYP, sivil ve demokratik yeni bir anayasa yapılmasının zorunlu olduğunu, siyasi partiler ve seçim yasalarının yenilenmesi gerektiğini de söylüyor ve bu konularda öneri hazırlamakta.

Eğer Ağar daha önce tanık olduğumuz pek çok siyasi gibi yapmaz, sözlerine sadık kalırsa, DYP muhalefette bile Türkiye’nin düzlüğe çıkmasına katkıda bulunabilir. Ağar’ın şu tespitine katılmamak mümkün değil: “Bugün Türkiye’nin sokağın duygusallığının arkasından yürüyen değil, sokağı arkasına takan siyaset adamına ihtiyacı var...”

Zaman, 17.2.2007

Şahin ALPAY

18.02.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  20 bin kişi öldü, suç cezasız kaldı

  Adalet var mı?

  Mehmet Ağar ve iç barış umudu

  Yeni ulusalcılık ile bildik milliyetçilik arasındaki fark nedir?

  Hepsi yırttı


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004