Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 12 Nisan 2007
Mehmet Fırıncı ve Mehmet Kutlular ; Mehmet Emin Birinci'yi anlattı...indirmek ve dinlemek için tıklayınız

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Süleyman KÖSMENE

Tilâvet secdesi ve zamm-ı sûrede tertip



Şanlıurfa’dan okuyucumuz:

*“Tilâvet secdesi nasıl yapılır? Kur’ân okurken secde âyeti geldiğinde hemen mi yapılmalı? Okumayı bitirene kadar beklesek olur mu? Bu şekilde bırakıp unuttuğumuz takdirde, sonradan hatırlandığında tekrar yapılır mı?”

Kur’ân’daki secde âyetlerinden birini okuyan veya işiten kimsenin secde yapması vâciptir. Peygamber Efendimiz (asm) secde âyetleri okunduğunda tilâvet secdesi yapmıştır.

İbn-i Ömer (ra) anlatır: “Allah Resûlü (asm), içinde secde âyeti bulunan bir sûreyi okuduğunda secde eder ve biz de kendisiyle birlikte secde ederdik. Öyle ki, bazen alnımızı koyacak yer bulamazdık.”

Resûlullah (asm) şöyle buyurdu: “İnsanoğlu secde âyetini okuduğunda secde ederse, şeytan oradan ayrılır ve ağlayarak der ki: ‘Eyvah! Âdem oğlu secdeyle emr olundu; secde etti. Onun için Cennet vardır! Ben de secdeyle emr olundum; fakat isyan ettim! Benim için Cehennem vardır!’”1

Tilâvet secdesi, iki tekbir arasında yapılan bir secdedir. Bu secdenin tek rüknü alnı yere koymaktır. Secdeye giderken tekbir almak ve secdeden sonra yine tekbir almak sünnettir. Secdeden sonra teşehhüt ve selâm yoktur.

Secde âyeti okunduğunda imkânı varken secdeyi geciktirmek tenzîhen mekruhtur. İmkân bulunamaz ise, secde ilk fırsata kadar geciktirilebilir. Unutulursa, hatırlandığında tilâvet secdesi yapılmalıdır.

Namaz kılan kimsenin tilâvet secdesini rükûya vararak veya bizzat secde yaparak ifâ etmesi mümkün olduğu gibi; hastanın da bu secdeyi îma ile yapması mümkündür.

Namazda iken secde âyeti okunduğunda, üç âyet okuma süresinden fazla secdeyi geciktirmemelidir. En faziletli olanı secdeyi hemen yapmaktır. Eğer secde âyeti, sûrenin sonunda okunmuşsa veya en fazla üç âyet daha okunarak rükûya varılacaksa, rükû esnasında tilâvet secdesine de niyet edildiği takdirde, yapılan rüku ile tilâvet secdesi îfa edilmiş olur. Rükû ile berâber tilâvet secdesine niyet edilmediğinde, namaz secdesi ile bu secde de yapılmış sayılır.

Namazda eğer secde âyetinden sonra üç âyetten fazla âyet okunacak ise, tilâvet secdesi geciktirilmez, hemen yapılır (bu durumda hemen yapmak vâcip olur); secdeden sonra kıraate kalındığı yerden devam edilir.

Secde âyetini işitenin, dinleme kastı ve niyeti olmasa bile tilâvet secdesi yapması gerekir.

***

Kıbrıs’tan okuyucumuz: “Şâfiî mezhebine göre namazda sûrelerin okunma tertibi var mıdır?”

Namazda Fâtiha’dan sonra zamm-ı sûre okumak Hanefî mezhebine göre vâcip; diğer üç mezhebe göre sünnettir. Şâfiîler ve Mâlikîlere göre, Fâtiha’dan sonra kısa bir sûre veya bir âyet ya da bir âyetin bir kısmının okunması yeterlidir. Hanefîlere göre, Fâtiha’dan sonra kısa bir sûre, uzun bir âyet veya üç kısa âyet okumakla vâcip yerine getirilmiş olur. Hanbelîlere göre ise, Fâtiha’dan sonra zamm-ı sûre için en az bir kısa sûre okunmalıdır. Eğer âyet okunacaksa, okunan âyetin müstakil bir mânâsı olmalıdır. Bir önceki veya bir sonraki âyetle bağlantılı âyetler kesilmeden okunmalıdır.

Namazda zamm-ı sûreyi birinci rek’atte, ikinci rek’atte okunandan daha uzun tutmak dört mezhebe göre sünnettir. İki rek’atte de eşit okuyan kimse, bu sünnete riâyet etmemiş olur. İkinci rek’atte daha uzun okumak ise mekruhtur.

Kalabalık cemaatler halinde kılınan Cuma veya Bayram namazlarında ise, imama yetişemeyenlerin ikinci rek’ate de yetişememelerinden endişe edilirse, Hanefîlere ve Şâfiîlere göre ikinci rek’atte zamm-ı sûreyi uzun tutmak sünnettir.

İkinci rek’atte okunan sûrenin, birinci rek’atte okunandan Kur’ân’ın tertibine göre daha üst tarafta olması dört mezhebe göre mekruhtur. Diğer bir ifâdeyle, ikinci rek’atte okunan zamm-ı sûre, birinci rek’atte okunandan daha aşağıda olmalıdır. Meselâ; birinci rek’atte Fîl Sûresi okunmuşsa, ikinci rek’atte bundan yukarıdan okunmamalı; daha aşağıdan, kendisinden daha kısa bir sûre okunmalıdır. Bu konuda dört mezhep ittifak halindedir.

Mâlikîler ve Şâfiîlere göre, ezberinde başka sûre veya âyet bulunanlar için, iki rek’atte de aynı sûreyi veya âyeti okumak mekruhtur. Hanefîlere göre bu kerâhet yalnızca farz namazlar için söz konusudur. Nafile namazlarda mekruh değildir. Hanbelîlere göre ise böyle okuyuş mekruh değildir. Mekruh olan, aynı rek’atte Fâtihayı tekrar etmek veya farz namazda Kur’ân-ı Kerîm’in tümünü hatmetmektir.

Dipnotlar:

1- Müslim, Îman, 133

12.04.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (20.02.2007) - Bedduâ etmek faziletli bir iş değildir

  (18.02.2007) - Dünya bizi sıkıyor

  (17.02.2007) - Hızır Aleyhisselâm-2

  (16.02.2007) - Hızır Aleyhisselâm-1

  (15.02.2007) - Kısa kısa

  (14.02.2007) - Onuncu Söz üzerine

  (13.02.2007) - İmanın makbul olması an meselesidir

  (12.02.2007) - Bir şükür kaynağı: Nefes alıp verişimiz

  (11.02.2007) - Kısa kısa cevaplar

  (10.02.2007) - Kısa... kısa...

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004