|
Eksiklerden müteşekkil G.Saray ile eksiksiz F.Bahçe' nin Türkiye Kupası çeyrek final ilk maçı, hayli ilginç oldu. Maçın Kadıköy de oynanması da Fenerbahçe'nin ayrı bir artısıydı. Maç öncesi F.Bahçe tarafı G.Saray'a hiç şans vermiyordu. Haklıydılar. Çünkü G.Saray uzunca zamandır burada tam kadro olduğu zanmanlarda bile kolay yeniliyordu. Bu sebeple galibiyetten öte yapılacak farktan söz ediliyordu. Ama maçta farklı bir durum ortaya çıktı. Galibiyeti kaçıran tarafta G.Saray oldu.
G.Saray'ın 7 sakatına rağman galibiyete yakın olması, tamamen teknik adamın tilkiliğinin göstergesiydi. Kalli dersine iyi çalışıp, takımını çok iyi bir oyun planlaması ile Kadıköy'e getirdi. F.Bahçe'yi durdurmanın birinci yolu kenarlardan hücum yapmasını engellemekti. Bu plan başarıyla uygulandıı.
Sağ taraftan Gökhan'ın yolunu Arda ve Volkan iyi kapattılar. Sol taraftan Roberto Carlos ve Uğur Boral'ı; Serkan, Barış ve Uğur Uçar üçlüsü ile iyi kontrol etti. Ortadada F.Bahçe'nin beyni olan Alex, Mehmet Topal'ın alan kontrolü ile oynatılmayınca F.Bahçe neredeyse hiç hücum yapamadı. Aurelio ve Devid ortada sahada iyi kapanan G.Saray bloğunda bir varlık gösteremediler. Buna karşılık G.Saray fazlaca hücum denemelerinde bulundu. Ama golü bulamadı.
F.Bahçe'de Semih'in sakatlanması, oyuncuya bağlı sistemin bozulması demekti. Çünkü Kezman, Semih kadar etkili alan boşaltacak tipte bir forvet değil. G.Saray sahaya iki forvetle çıktı. Ancak Ümit veya Hakan'dan biri sürekli orta sahaya girerek defans bloğunu çoğalttı. Kalli'nin bu maçtaki en önemli hatası, İyi olan Hakan'ı oyundan alıp yerine uzunca zamandır oynamayan Ayhan'ı oyuna almasıydı.
Son 20 dakikada bu değişiklik nedeniyle F.Bahçe bir nebze olsun rahatladı. Futbolda takım olmanın ne denli önemli olduğunu bir kez daha gördük. Demek ki, o yok bu yok bahanesine sığınmak pek doğru değil. Bir oyuncu takımının ihtiyaç olduğunda işe yaramayacaksa o takımda işi olmamalı. Bu açıdan G.Saray'lı oyuncular mücadeleleriyle formalarına layık olduklarını gösterdiler.
| 
