24 Ocak 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Mehmet KARA

Açılım, terör, gözyaşı…


A+ | A-

T ürkiye “Balyoz harekâtı” isimli darbe planlarını konuşurken gündemde yer alan diğer konuları da es geçmemek gerekiyor. Bu konulardan birisi de uzunca süredir konuşulan demokratikleşme/Kürt açılımı…

Başbakan geçtiğimiz yılın ortalarında tartışılmaya başlanan ve muhalefet partilerince sert şekilde eleştirilen açılımın yılın sonuna yetiştirmenin bile geç olacağını söylemişti. Ancak gelinen noktada bu konuda yapılan ve göze batacak, yani açılım denilebilecek bir adım henüz atılmış değil. Bir tek, açılım konusunda kamuoyunda oluşan tereddütlere cevap vermek adına AKP tarafından “Soruları ve cevaplarıyla demokratik açılım süreci” adında bir kitap çıkarıldı!

Açılım çalışmalarının koordinatörlüğünü yürüten İçişleri Bakanı Beşir Atalay, geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada en son ismiyle “Millî Birlik ve Kardeşlik Projesi” olan açılımla ilgili yapılan çalışmalar ve bundan sonra atılacak adımlara ilişkin bilgi vermişti. Kısa, orta ve uzun vadede yapılacak çalışmaları anlatırken, Türkiye İnsan Hakları Kurumu, Ayrımcılıkla Mücadele ve Eşitlik Kurulu ve Bağımsız Kolluk Gözetim Komisyonu kurulması ile işkenceye karşı Birleşmiş Milletler (BM) sözleşmesinin ihtiyarî protokolünün onaylanması ve öngördüğü ulusal mekanizmanın kurulması çalışmalarının, insan haklarıyla ilgili paket halinde ele alındığını bildirmişti. Bu kurumlarla ilgili kanun tasarısı çalışmalarının önemli ölçüde tamamlandığını ifade etmişti.

Aslına bakılırsa şu anda yürütülen “terör açılımı” diyebileceğim bir açılım. Zaten Atalay’da bunu vurguluyor. Çalışmaların birinci hedefinin ‘terörün sona erdirilmesi”, ikincisinin de “demokratik standardın yükseltilmesi, temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi” olduğunu söylüyor. Terörün sona erdirilmesi için gereken ne varsa onu yaptıklarını söylüyor Atalay. Bakan, “Bütün en ileri adımları atıyoruz ve bu ince ince dokunarak devam ediyor. Bunun pek çok boyutları var ve bütün boyutlarıyla bu yürütülüyor” diyerek de açılımın yavaş ilerlemesini bir bakıma izah ediyor.

***

Gündemde yaşanan gelişmeler dolayısıyla yazma fırsatı bulamadığımız ve terör açılımının gerekli olduğunu gösteren bir programdan bahsedememiştik.

Geçtiğimiz Salı günü Çankaya Köşkü’nde “sözün bittiği an” diye nitelendirilebilecek ve açılımının gerekliliğini anlatan bir ödül töreni vardı.

Bu yıla girdiğimizden beri kültür san'at ödülleri ve bilişim ödülleri törenlerinin de yapıldığı salona girdiğimizde diğer programlara benzemeyen bir sessizlik hâkimdi. Gelenler arasında başı kapalı hanımlar, bebekler ve yaşlıların olduğunu gördük. Ön sıralarda bakanlar, Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları, bürokratlar, arka sıralarda ise şehitlerin aileleri ve tekerlekli sandalye de bekleyen, mayın patlaması sonucu gözlerini kaybeden gaziler vardı. Salondaki sessizliği şehitlerin bebeklerinin ağlayan sesleri bozuyordu. Tören başlarında İstiklâl Marşı’nın okunmasından sonra salonunun ışıkları sönüp, kısa sinevizyon gösterileceği sırada bir hıçkırık sesi duyuldu. Bu bir şehit annesinin hıçkırığıydı. Bu hıçkırık gösterim bitene kadar da sürdü.

Salondaki sessizlik devam ederken, sadece o annenin hıçkırıklarla “yavrum” diyen sesi duyuluyordu. Bu duygu atmosferi içinde kürsüye gelen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kısa bir konuşma yaptı. Devletin daima şehit ve gazilerin takipçisi olacağını, bu kişilerin garip ve yalnız kalmaması için elinden gelen her şeyi yapacaklarını söyledi. “Ateş düştüğü yerde kalır anlayışı bu ülkede geçerli olmayacaktır”, “Acılarınız acılarımız” dedi.

Konuşmanın ardından Devlet Övünç Madalyaları verilmeye başlandı. Başladı ancak herkeste bir hüzün vardı. Şehit anneleri ya da çocukları çıktı madalya almaya. Bazı şehit anaları ve babaları kürsüde gözyaşlarını tutamadılar. Kuzey Irak’ta şehit olan Yüzbaşı Tekin Işık’ın babası plâketini almak için çıktığında daha fazla acıya dayanamadı. Madalya alacağı Gül’e yaklaşmıştı ki daha fazla dayanamayıp yığılıp kaldı oracıkta. Şehidin annesi ise kürsüye kadar gelemeden hıçkırıklara boğuldu o da “yavrum, yiğidim” diye salonu inletiyordu. Gül elini uzattı kaldırmaya çalıştı. Bu arada da salonda gözyaşı hâkimdi. Törende 21 şehit yakını ile 42 gaziye madalyalarını verildi.

“Yeni şehit ve gazi görmek istemiyoruz” diyen Gül, terörle mücadelenin azim ve kararlıkla devam edeceğini söylerken, koordinatör bakan Atalay da, “Türkiye bu terörü artık taşımayacak, bunun için çalışıyoruz. Terörün sona erdirilmesi için gereken ne varsa onu yapıyoruz, bütün en ileri adımları atıyoruz” dedi. AKP’nin kitapçığında da terörün askerî ve polisiye tedbirlerle üstesinden gelinemeyeceği vurgulanırken, demokratikleşme çabalarının bu kapsamda değerlendirilmesi istendi.

***

Bunları olayı trajediye dönüştürmek adına anlatmadık. Bunlar Türkiye’nin gerçeği. Yıllardır 30-40 bin insan bu teröre kurban gitti. Bu manzaralar cenaze namazlarında cami önlerinde, şehitlerin ve gazilerin evlerinde yaşandı, yaşanıyor. Çankaya Köşkü’ndeki manzara, açılım konusunun ne kadar aciliyet gerektiğini gösterdi. Artık bu görüntülere son vermek lâzım. Hem de daha fazla vakit kaybetmeden. Bu konuda kime ne görev düşüyorsan yapmalı. Çünkü, terör bu Türkiye’nin ortak meselesi. O zaman terörün bitmesi için açılım nasıl olacaksa bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu gözyaşı artık dindirilmeli.

24.01.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (23.01.2010) - Mini değişiklikler “çözüm” olmaz

  (22.01.2010) - Bu çağda hâlâ darbeyi düşünebilmek

  (17.01.2010) - Demokrasiye aykırı mı, değil mi?

  (20.12.2009) - Akreditenin gerekçesi(!)

  (19.12.2009) - Yeni hediyemiz: Hastalıkların manevî reçetesi

  (18.12.2009) - Sağduyu, sağduyu, sağduyu…

  (14.12.2009) - Paşam, sen bilemezsin bunu!

  (13.12.2009) - Sorun anayasa, çare…

  (12.12.2009) - “E”ye kadar plânımız hazır

  (11.12.2009) - Oyun içinde oyun

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim oktay usta yemek tarifleri Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl