Fİlİstİn Başbakanı Selam Feyyad, İsrail-Filistin barış görüşmeleri için uygun zaman olmadığını söyledi. Feyyad, Filistin’in bağımsızlığını destekleyen ve kar amacı gütmeyen bir örgüte yaptığı konuşmada, “yönerge” belirlemeden İsrail ile böyle görüşmelere girmenin anlamı olmayacağını ifade ederek, “Kendi değerlendirmem, bu noktada görüşmelerin devamı için koşulların olgunlaşmadığıdır” dedi. Ortadoğu Dörtlüsü temsilcileri, İsrail-Filistin barış görüşmelerine zemin hazırlamak amacıyla 26 Ekim’de tarafların yetkilileriyle Kudüs’te ayrı ayrı bir araya gelecek.

 

Gazzeli Vefa, evine 6 yıl sonra döndü. Nafiz Herez ise çeyrek asırdır yolunu bekleyen annesine ve hiç görmediği torunlarına kavuştu.
İsrail ile varılan anlaşma çerçevesinde serbest bırakılan Gazzelilerin evlerinde bayram havası var. Önlerine büyük çadırların kurulduğu evlerden zafer marşları yükseliyor. Evlerde sevinçler aynı ama renkleri farklı. Bazıları sarı El Fetih, bazıları yeşil Hamas bayrakları ile süslü.
AA ekibi, daha önce hikayelerini haberleştirdiği iki mahkûmun evini yeniden ziyaret etti. Bunlardan biri Vefa El Bis’in eviydi. Serbest bırakılan 27 kadın mahkûmdan tek Gazzeli olan Vefa, kahraman olarak görülüyor. 2005 yılının Haziran ayında Erez sınır kapısı yakınında yaklaşık 10 kilo bomba ile yakalandığından beri, ailesi ile hiç görüştürülmeyen Vefa, sonunda sevdiklerine kavuştu.
Vefa, uzun zaman sonra bir koğuşta, ranzada değil, kendisi gelmeden boyanan odasında, tertemiz nevresimler içinde uyudu. Vefa da daha önce annesinin AA’ya röportaj verdiği yerde, odasında konuştu. Üniversitedeki psikoloji eğitimine devam edeceğini ve İsrail hapishanelerindeki diğer Filistinlilerin de serbest bırakılması için çalışacağını söyleyen Vefa, Filistin davası için mücadeleden vazgeçmeyeceğini kaydetti.
Annesini gördüğünde tanıyamadığını anlatan Vefa, ‘’Kucaklaştık öpüştük sonra de ben bayıldım. Sevinçten ağlıyordum’’ dedi.
Öte yandan, Vefa’yı okul çocukları da ziyaret etti. Çocukların ‘’Canımız kanımız esirlere feda olsun, canımız kanımız sana feda olsun ey Vefa’’ diye slogan atmaları dikkati çekti. Onları tek tek kucaklayıp öpen Vefa, gözyaşlarına hakim olamadı. Annesinin çeyrek asırlık hasreti bitti. Oğlu Nafiz, artık dizlerinin dibinde. 28 yaşındayken, İsrail askerlerini öldürmek ve El Fetih üyesi olmaktan dolayı tutuklanan Nafiz Herez, 55 yaşında eve döndü. O yokken çok şey değişmişti. En büyüğü 6 yaşında, en küçüğü anne karnında olan toplam 6 çocuğu o yokken evlenmiş, çoluk çocuğa karışmıştı.
Nafiz Herez, ‘’İçeride neredeyse 26 yıl kaldım, şimdi eve geldim. Sağa sola baktım 26 torunum varmış. Her sene bir torun olmuş. Torunlarımı tanımıyorum. İsimlerini bilmiyorum’’ dedi. Hapishanedeyken haberleri de takip etme imkânı bulduğunu kaydeden Herez, ‘’Türkiye’nin Ortadoğu’da Filistin dâvâsında rolü çok büyük. Bu yüzden Türk hükümetine ve halkına çok teşekkür ediyorum’’ diye konuştu.
Kocasının elini sıkı sıkı tutan Sena Herez ise, ‘’Onu çok özledim, çok sabrettim. Sonunda kocam geldi. Artık o yerine geçebilir’’ dedi.
Annesi Azize Herez ise yaşından dolayı Refah sınır kapısına gidemediğini, halk karşılamasının yapıldığı El Ketibe meydanında beklediğini, ancak orada da kavuşma imkânı bulamadığını, ancak evinde gördüğünü anlattı. Cihad El Gaden, Hüsam Nuhfel ve Sair El Kurd müebbet hapse mahkûm edilenlerden. 23 yıl yatan Cihad El Gaden, müebbet verilmesine rağmen bir gün serbest bırakılacağına inandığını belirterek, ‘’İşte o gün geldi’’ dedi. Hüsam Nuhfel’in aklı ise geride bıraktığı arkadaşlarında, onların da serbest bırakılacağı günü bekliyor. Sair El Kurd da gördüğü ilgiden çok memnun.