Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 27 Eylül 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

ASKERİN İŞİ GÜVENLİK

Yeni Asya’ya konuşan Mazlum-Der Genel Başkanı Ayhan Bilgen, Hakkari’de sivil kıyafetli askerlerin belediye başkanını suçlayan pankartlar taşıyarak çöp toplama eylemi ve yürüyüş yapmalarını eleştirirken, “Belediyelerin hizmetlerinin eksik ya da yanlış olması karşısında medya, sivil toplum ya da siyasî partiler eleştiri yapabilirler. Ama birinci dereceden güvenliği sağlamakla sorumlu olan askerlerin böyle bir role soyunması yetki aşımıdır” dedi.

* Askerin Hakkari’deki çöp toplama eylemini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Toplumun bir kesimini hedef alan sözlerin kamuoyunda açıkça sergilenmesi nasıl kabul edilmez bir durumsa askerlerin belediyecilik hizmetlerini üstlenmesi de olağan bir durum değildir. Belediyelerin hizmetlerinin eksik ya da yanlış olması karşısında medya, sivil toplum ya da siyasî partiler eleştiri yapabilirler. Ama birinci dereceden güvenliği sağlamakla sorumlu olan askerlerin böyle bir role soyunması yetki aşımıdır.

* Orgeneral İlker Başbuğ’un özellikle irtica ile ilgili açıklamalarına da bu çerçevede mi bakıyorsunuz?

İrtica ile ilgili sözler aslında hukuk dışı, toplumun değerlerine karşı bir tavrın, tutumun bilinçli ve kararlı bir biçimde devam ettirildiğini göstermektedir. Vakıfları, cemaatleri, gönüllü kuruluşları hedef alan bu yaklaşımın hukuk devletinde hiçbir karşılığı ve kabul durumu olamayacağı halde asker, siyasî hayat içerisinde kabul edilemez, olağan dışı ağırlığını devam ettirmektedir. Türkiye’de özellikle demokratikleşmenin gerçekçi, gerçekleştirilebilir ve uygulamaya yansımasının önündeki en can yakıcı engel de budur.

* Çöp toplama olayının “Askerler de sivil toplumun bir parçası olarak tepkisini ortaya koydu. Askerler her zaman tank yürütmezler” şeklinde izah edilmesi, askerlerin sivilleşmeyi de kendi kontrolü altına almak istemesi biçiminde yorumlanabilir mi?

Zaten yerel yönetimlerden ekonomiye, siyasete, din hizmetlerine, üniversite eğitimine hayatın bütün alanına nüfuz etme konusunda kendini yetkili sayan bir asker konsepti söz konusu. Bir taraftan çocuğunu terör nedeniyle kaybeden babanın, “sınırlarımız belli, vatan sağ olsun diyemiyorum” sözleri karşısında Hakkari’deki Komando Tugayının çöp toplaması herhalde çok ironik ve Türkiye’ye has bir pozisyon olsa gerek. Yani güvenlikle ilgili işleri, sorunları Türkiye çözdü bitirdi de askerin çöpü toplaması mı kaldı? Kendi aslî görevlerini çok iyi yaptılar mı bugüne kadar? Hakkari’deki Komando Tugayının işlediği çeşitli fiillerden dolayı Türkiye AİHM’de çok ciddî miktarda tazminata mahkûm edildi. Türkiye’nin can yakıcı güvenlik sorunları varlığını devam ettiriyor. Bütün bunlar devam ederken bir şekilde hayatın diğer alanlarına nüfuz eden bir askeri ve güvenlik bürokrasisi örneğini biz daha önce de yaşadık.

* Son dönemdeki benzer hareketlenmelerin yeni bir 28 Şubat hazırlığı olduğu yönündeki görüşlere katılıyor musunuz?

Kime yönelik ve kimi hedef alırsa alsın çıkışlar, askerin olağan rolünün dışında yaklaşımlardır. Türkiye her cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde askerinin olağanüstü rollere soyunmasına şahit olmuştur. İrtica üzerine söylemler, değerlendirmeler, yeni tehdit kategorilerinin tekraren ezberden söylenmesi 28 Şubat izlenimini, görüntüsünü veriyor. Ama sadece bu yetmez. Ali Fuat Başgil’in cumhurbaşkanlığına aday olduğu dönemde de Türkiye çok olağanüstü şeyleri yaşamıştı. Bir şekilde cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik bir gerilimin, krizin söz konusu olduğunun altını çizmek lâzım.

* Orgeneral Başbuğ’un Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Hansjörg Kretschmer’in açıklamalarına direk bir cevap vermesi, bundan sonra AB’ye karşı açıktan tavır alınacağının bir işareti olabilir mi?

Bugüne kadar açıkça dillendirilememiş bir durum var. Her ne kadar genelkurmay hiyerarşik olarak AB’yi batılılaşma projesinin bir parçası olarak tanımlıyor ve buna taraftar olduklarını, hatta ordunun teminatı olduğunu ifade ediyor da olsa fiili olarak kendi kafalarına göre bir AB süreci algıladıkları çok açık. “Biz değişmemeyi, öyle özel durumumuzu devam ettirmeyi istiyoruz ama buna rağmen AB’yi istiyoruz” demek zaten tutarsız ve toplumsal karşılığı olmayan, uluslararası arenada da hiçbir anlam ifade etmeyecek bir tutumdur. Birliğin kendi içerisinde asker sivil ilişkileri konusunda genel kabul görmüş kuralları işleyişleri varsa bu kuralları siz de içinize sindireceksiniz. Askerin siyasetteki rolü konusunda genel uluslararası ve AB standartlarına uyacaksınız. Uymayacaksanız da bunu çok açık, net bir şekilde ortaya koyacaksınız. AB gün geçtikçe taleplerini daha açık, daha net dillendirmeye başladı. Bu da Türkiye içerisinde AB’ye taraftar gibi gözüken bir takım çevrelerin artık yuvarlak söylemlerle işi geçiştiremeyeceğinin göstergesi.

* Bu çıkışların Genelkurmay Başkanlığı’ndaki değişimle ne kadar ilgisi var?

Türkiye’de askerin pozisyonu ve konumu, yargılanma biçimi, denetimi ile ilgili sorunlar hukukî olarak da var. Yapısal olan bir şeyi şahıslar üzerinden değerlendirmek yeterli değil. Tabiî ki kişilerin üslubuyla ilgili bir yöntem ve dil değişikliğinin olduğu da çok net biçimde kendini gösteriyor. Burada sadece askerin kabul edilmez bir biçimde kamuoyu önündeki söylemlerine değil onu teşvik eden medyaya da siyasetçiye de dikkatleri yöneltmek durumundayız. “Biz böyle bir genelkurmay başkanı istiyoruz” diyen yaklaşım da en az müdahil olmak isteyen askerin tavrı kadar yadırganacak bir tutumdur.

Kemal BENEK

27.09.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Atatürkçü dernekte “vatan haini” kavgası

  ASKERİN İŞİ GÜVENLİK

  Militarist yapı yeniden öne çıkartılıyor

  Gül: Bush PKK için söz verdi

  Erdoğan: Tarama süreci bitti

  Etkili yağış uyarısı

  Ağar: Sendikalar yok sayıldı

  Bardakoğlu: Papa İstanbul'a hoş gelecek

  Baykal’ın villasında keşif

  TBMM heyetine mayın tuzağı

  Kan konusunda tek yetkili Kızılay

  Mumcu, ‘boyun fıtığı’

  Kaçakları taşıyan tekne battı: 5 ölü

  Feshanede mehterli Ramazan açılışı

  İşte fakirin iftar sofrası

  Okul polisi görev başında

  Trafik kazalarına sarı ışık freni

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004