Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 06 Aralık 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

Cehennem ateşine karşı



Hiçbir insan göz göre göre kendini, ailesini, çoluk çocuğunu ateşe atmaz.

Peki, ya niçin Cehennem ateşine atmakta tereddüt etmez?

Oysa ateşlerin en dehşetlisi Cehennem ateşidir. Hem de yakıtı insanlar ve taşlar olan bir ateş!

Rabbimizin, kendimizi ateşten korumamızı emretmesi yetmiyor mu? Bakın şöyle buyuruyor yüce kitabı Kur’ân’da Rabbimiz: “Ey îmân edenler! Kendinizi ve âilenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun.”1

Yüce Resûlü de (asm), “Hepiniz çobansınız ve hepiniz sürünüzden mesulsünüz. Aile reisi bir çobandır. Aile fertlerinden sorumludur. Kadın bir çobandır. O da kocasının evinden [çocuklarından ve malından] sorumludur”2 buyurmuyor mu?

O ateşe kalkan olacak tek şey, insanın gerçek sermayesi olan kuvvetli bir iman ve salih amellerdir.

Bu konuda aile reisi olan erkeğe düşen bir kısım görevler vardır, kadına düşen görevler vardır. Ebeveynin çocuklarına karşı görevleri vardır. Bu görevlerin yapılması demek, Cehennem ateşinden korunma demektir.

Karı ve koca hem birbirleri, hem de çocukları için kalkan olacaklardır.

Anne-baba çocuklarına maneviyat vererek onu Cehennem ateşinden koruyacaklardır.

Eşler birbirini haramlardan koruyup farzlara, hayra teşvik ederek ateşten korunmada yardımcı olacaklardır. Lem’alar’da ne güzel denilmiş:

“Bahtiyardır o adam ki, refika-ı ebediyesini [ebedî alemde de birliktelikleri devam edecek hayat arkadaşını] kaybetmemek için saliha zevcesini taklit eder, o da salih olur.

“Hem bahtiyardır o kadın ki, kocasını mütedeyyin görür, ebedî dostunu ve arkadaşını kaybetmemek için o da tam mütedeyyin olur, saadet-i dünyeviyesi içinde saadet-i uhreviyesini kazanır.

“Bedbahttır o adam ki, sefahete girmiş zevcesine ittiba eder, vazgeçirmeye çalışmaz, kendisi de iştirak eder.

“Bedbahttır o kadın ki, zevcinin fıskına bakar, onu başka bir sûrette taklit eder.

“Veyl o zevc ve zevceye ki, birbirini ateşe atmakta yardım eder. Yani, medeniyet fantaziyelerine birbirini teşvik eder.”3

Daha fazla söze ne hacet?

Dipnotlar:

1- Tahrîm Sûresi: 6.2- Buharî, Ahkâm: 1; Müslim, İmare: 20. 3- Lem’alar, s. 261.

06.12.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (05.12.2006) - Namazla Cennete koşmak

  (04.12.2006) - Aile huzurunun şifresi

  (03.12.2006) - Namaza ne kadar önem veriyoruz?

  (02.12.2006) - Cennete koşmak

  (30.11.2006) - Gönül gözü ne zaman açılır?

  (29.11.2006) - Önemli olan

  (28.11.2006) - Doğruluğa çağırmak

  (27.11.2006) - Hayrın anahtarı, şerrin kilidi

  (26.11.2006) - Anlam kazanan kâinat

  (25.11.2006) - Fikre kilit vurmak

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004