Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 31 Mayıs 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

‘İncirlik daha ne kadar?’

Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, savaş karşıtı çalışmalarına “İncirlik Üssü Kapatılsın” kampanyasıyla devam ediyor. Haziran 2003’te imzalanan gizli bir kararnameyle Amerikan ordusunun Irak’taki her türlü nakliyesinin İncirlik’ten yapabilir hale geldiğini hatırlatan Küresel BAK mensupları, “Bu kararname yıllık olduğu için her sene uzatılıyor. Biz bu kararnamenin bu yıl yenilenmemesi için bir kampanya yürütüyoruz. İncirlik Üssü’nden kalkan uçaklar Irak’ı vuruyor. İncirlik Üssü Irak işgaline ev sahipliği yapıyor” dedi.

İncirlik Üssü’nde 90 tane nükleer bomba olduğuna da dikkat çeken Küresel BAK yönetim kurulu üyeleri, İncirlik Üssü’nün, ABD’nin İsrail’le birlikte tüm Ortadoğu’yu nükleer bombayla tehdit etmesine ev sahipliği yaptığını söyledi.

Irak halkına en büyük desteğin, Türkiye’yi ABD’nin savaş koalisyonunun bir parçası olmaktan çıkartmakta yattığını vurgulayan Küresel BAK üyeleri, İncirlik Üssü’ne karşı yürütülen kampanyanın bu sebeple çok önemli olduğunu dile getirdi.

Anayasanın 92. maddesinde, “yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunmasına izin verme yetkisi TBMM’nindir” ifadesinin geçtiğini de hatırlatan grup üyeleri, “İncirlik, Ortadoğu halkları ve bizim için tehdit olmaktan çıkartılmalı, üs hemen kapatılmalıdır” dedi.

Çeşitli kesimlerden gazeteci, avukat, barış aktivisti ve strateji uzmanları da İncirlik Üssü’nün Amerika’ya kullandırılmaya devam etmesinin yanlışlığını dile getirdi.

HAVA SAHASININ İHLÂLİ

TARTIŞMASI ANLAMSIZ

Hüsnü Mahli (Gazeteci-Yazar)

Amerikan uçaklarının geçtiğimiz günlerde hava sahasını ihlali konusunda nota verilmedi. Sadece Büyükelçilikten bir yetkiliye uyarı verildi. Diplomatik teamülde böyle bir uygulamayı ilk defa görüyorum. Amerikan uçaklarının hava sahasını ihlaline gerek yok. Zaten 1991’den bu yana on iki yıldır Türkiye’de kalan Çekiç Güç’ün her tarafa gidip geldiği biliniyor. 2003’ten sonra da ikinci tezkere dolayısıyla gidip geliyor. Üç dakika, beş dakika ihlal etmesinin anlamı yok. Amerikan uçaklarının zaten Türkiye’nin her tarafını arıyor, görüntülüyorken bu yapılan anlamsız bir tartışma. Unutulmaması gerekir ki hava sahasını ihlal ettiği söylenen uçakların benzinleri Türkiye’den sağlanıyor. Amerikan ordusunun Irak’ta kullandığı araçların yakıtları da Türkiye’den gidiyor.

İncirlik Üssü’nün Amerika tarafından kullanılmasına devamıyla ilgili kararın Meclis tarafından değil de Bakanlar Kurulu tarafından alınıyor oluşunu da Büyük Millet Meclisi değerlendirmeli. Genelkurmay, muhalefet oturup değerlendirmeli. Bu konu da sağlıklı bir şekilde tartışılmıyor.

ABD askerlerinin burada ne işi var? Geçmişte Sovyet tehdidi var dediler. Sovyetler geldi mi? ABD politikalarını zorla benimsetmek için bahane buluyorlar. Çekiç Güç üç aylığına geldi, on iki yıl kaldı.

YOLU ANAYASA MAHKEMESİ AÇTI

Av. Kamil Uğur Yaralı

(Hukukçular Derneği Başkan Yardımcısı)

Anayasanın 92. maddesine göre, yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunmasına izin verme yetkisi TBMM’nindir. Bu hüküm doğrultusunda geçtiğimiz yıllarda TBMM’den hükümetlerin talebiyle izin kararları çıkmıştır. Millet meclisinden bu izin kararını çıkartmada zorlanan hükümetler meclisten izin kararnamesi çıkarmak üzere karar aldırmak yoluna girmişlerdir. 1990 yılında (1. Körfez Savaşı dönemi) bu şekilde alınan 107 ve 108 nolu kararların TBMM’nin anayasal yetkisinin devri mânâsına geldiği iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne yapılan başvuru, Anayasa Mahkemesi’nin incelemekle görevli olduğu meclis kararları kapsamında olmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin bu kararıyla Bakanlar Kuruluna kararnamelerle yabancı kuvvetlerin Türkiye’de bulunmasına izin verme yolu açılmıştır.

Lojistik ve yardım amaçlı kullanılmasıyla sınırlı olarak kullanılmasına izin verilen İncirlik Üssü’nün Irak’ın işgalinde faal olarak kullanıldığı iddiaları kuvvetli bilgilere dayanılarak sıkça dile getirilmektedir. Bu durum Anayasanın 92. maddesinin ihlalidir. Meclisin yetkisinde olan bir hususun milletin gözünden kaçırılarak gizli kararnamelerle yapılmaya kalkılması doğru değildir. Ancak Türk Amerikan ilişkileriyle alakalı olan bu mesele, sadece mevcut hükümet dönemiyle ilgili olmadığı gibi hukuki olmaktan çok uluslar arası siyasetin güç dengelerinin Türkiye’ye bir dayatmasıdır. Şimdiye kadar hiçbir hükümet Amerikan taleplerine hayır diyememiştir.

İNCİRLİK’İN BİR YIL DAHA İŞGALİNE

TAHAMMÜLÜMÜZ YOK!

Mustafa Arısüt

(MAZLUMDER Şanlıurfa Şubesi Başkanı)

Irak işgalinin başladığı 2003 yılından bu yana, her yıl bir yıllığına uzatılan ve süresi dolmak üzere olan “İncirlik Kararnamesi” tekrar TBMM gündemindedir. İncirlik Üssü’nün NATO tarafından kullanılmaya başlamasından bu yana sorduğumuz;

• “İncirlik Kararnamesi” kamuoyuna neden açıklanmıyor?

• Sadece Irak ve Afganistan’a lojistik destek taşınmak amacıyla yapıldığı iddia edilen anlaşmanın dışına çıkılıyor mu?

• Üssü T.C.’nin müttefiki olduğu başka hangi ülkeler kullanmaktadır?

• İncirlik Üssü’nde ne kadar silah bulunmaktadır ve hangi silahlar çeşitleri bulunmaktadır?

• İncirlik Üssü lojistik amaçla mı, yoksa operasyonel amaçla mı kullanılmaktadır?

• Hemen hemen her gece Urfa semalarında uçan savaş uçakları İncirlik’ten mi havalanmaktadır?

• İncirlik Üssü’nde bulunan yetkililer; uçuş planları, taşınan malzemelerin türü, komuta-kontrol ve haberleşme, personel bildirimi gibi konularda Türkiye yetkililerine bilgi vermekte midir?

• Üssün kullanımı hükümetler tarafından 2003 yılından beri bir yıllığına uzatmalar sürdürülüyor daha ne kadar bu uzatmalar sürecek?

İşte tüm bu sorular hala cevapsız beklerken, üstelik de -ABD İncirlik üssünden Irak’a askeri malzeme taşıyor- diye ciddi iddialar ortada dururken; Hükümetin “İncirlik Kararnamesi”ni uzatmak istemesine sessiz kalmamız mümkün değildir.

ÜSLERİN GEREKLİLİĞİ TARTIŞILSIN

Sinan Oğan

(TÜRKSAM Uluslararası İlişkiler ve Stratejik

Analizler Merkezi Başkanı)

Her şeyden önce Türkiye’de hangi ülkenin olursa olsun askeri üs bulundurmasını doğru bulmadığımı ifade etmek isterim. Türkiye’deki Amerikan üssü soğuk savaş yılları şartları içerisinde düşünülmüş ve kurulmuştur. O dönem Türkiye için ciddi bir Sovyet tehdidi vardı. Ancak bugün için böyle bir tehdit ortadan kalkmıştır. Bu sebeple bu üslerin gerekliliği fikrinin de tartışılması gereği kanaatindeyim. Üssün ABD için kullanılmasının “gizli kararnamelerle” yürütülmesi elbette kabul edilemez. Bu tür yetki ancak ve ancak millette ve onu temsilen mecliste olabilir.

ABD F16 savaş uçaklarıyla ilgili tartışmalar da bu uçakların Türk hava sahasını 4 dakika süreyle ihlal etmesinin Genelkurmay Başkanlığı sitesinde yer almasından sonra başlamıştır. Bu konuda sınır ötesi operasyon konusunda olduğu gibi hükümet ile Genelkurmay Başkanlığı arasında bir koordinasyonsuzluk olduğu gözlenmektedir.

Bu sınır ihlalinin de yanlışlıkla yapıldığı konusu pek inandırıcı gelmemektedir. Konuyla ilgili iki ihtimalden birisi, Türkiye’nin Irak’a girmesini engellemek için bir göz korkutma ve bölgedeki stratejik müttefikleri olan ve bu hafta itbariyle Irak’ın kuzeyinin güvenliğini tamamıyla devralan peşmergelere sizinleyiz mesajıdır. Diğer bir ihtimal ise Türkiye’de seçim önce tansiyonu yükselterek iktidara puan kazandırmak ve onun da ötesinde Türkiye’nin, ABD’nin zor günler yaşadığı Irak’a girişine zemin oluşturmaktır.

İNCİRLİK’İN VARLIĞI YARDIM

VE YATAKLIĞIN KANITIDIR

Nesip Yıldırım

(MAZLUMDER Diyarbakır Şube Başkanı)

Adana’nın İncirlik kasabasında bulunan ABD’li askerlerin kaldığı askeri üssün varlığı kabul edilemez. Yabancı askerlerin Türkiye toprakları içerisinde konuşlandırılması, Ortadoğu’da ABD öncülüğünde yapılan savaşlar ve bölgedeki hak ihlallerine kaynaklık eden konumu, ülkenin egemenlik hakkına bir müdahaledir.

TBMM’nin verdiği bir yetkiye dayanmadan, sadece Bakanlar Kurulu’nun uzattığı sürelerle İncirlik’te kalan yabancı askerler, hukuk dışı bir konumda var olmaktadır. Doksan civarında nükleer bombanın varolduğu söylenen İncirlik, Irak savaşı başta olmak üzere, ABD’nin Ortadoğu’da yaptığı hak ihlallerine, silah ve lojistik desteğin sürdürülmesi, işgalcilerin Ortadoğu’da kalmasına yardım suçunu oluşturmaktadır. ABD’nin bölgede işlediği savaş suçlarına ortak olmamak için İncirlik Üssü kapatılmalıdır.

İNCİRLİK ÜSSÜ NEYE YARIYOR?

Nilüfer Uğur Dalay

Savaş Karşıtı Aktivist

Türkiye’nin en eski üssü olarak İncirlik 1954 yılında “Türkiye’de bulunan Amerikan askeri yardım kurulu personeline NATO kuvvetler statüsü antlaşmasının tatbik edileceğine dair anlaşma” adı altında, askeri tesisler kapsamında kurulmuştur. Pentagon kaynaklarında, 39. Kanat olarak adlandırılan üssün kuruluş amacı “Güney bölgesinde Amerikan ve NATO çıkarlarını korumak” olarak belirtilmektedir.

Türkiye’deki tüm üsler gibi NATO kapsamında kuzeyi, Sovyetler Birliği’ni izlemek amacıyla kurulan İncirlik, Varşova Paktı’nın dağılmasından sonra Orta Doğu’yu kuzeyden izleyen üs niteliğine bürünmüştür. İncirlik NATO amaçlarının dışında, Orta Doğu’ya ve Orta Doğu’da yaşanan olaylara müdahale etmek amacıyla kullanılmıştır ve kullanılmaktadır.

İncirlik Üssü ilk kez 1958 yılında alan dışı olarak Lübnan müdahalesinde kullanılmıştır. 1960 yılında, Sovyetleri izlemek amacıyla U2 uçaklarının havalanma noktası olmuştur. 1991 Yılında, Irak’ın Kuveyt’i işgali sırasında Çöl Fırtınası ve Çöl Kalkanı operasyonlarında etkin olarak kullanılmıştır. Pentagon kaynaklarına göre bu operasyonlarda üsten kalkan uçaklar Irak hedeflerine 3.000 ton bomba atmışlardır.

2004 Yılından itibaren üs Amerikan askerlerine terminal görevi yapmaktadır. Yüzlerce Amerikan askeri, Irak’ı Özgürleştirme Operasyonu boyunca, ülkelerine gitmeden önce ya da geçici sürelerde üste konaklamaktadırlar. Kargo uçakları ile Güney Caraolina’daki Charleston Hava Üssü’nden gelen lojistik malzeme de İncirlik Üssü’nden Irak’taki Amerikan üslerine dağıtılmaktadır.

İNCİRLİK DÂVÂ SÜRECİ

İncirlik Üssü’nün kapatılması için 17 Temmuz 2003 tarihinde İzmir Barosu’ndan bir grup avukat ve Küresel BAK mensubu tarafından dava açıldı. 11 Ağustos 2003 tarihinde Danıştay 10. Dairesi davalı idareden dava konusu kararnamenin mahkemeye göndermesini istedi. Kararnamenin Mahkemeye gönderilmesi üzerine, Kararnameye ilişkin gizlilik kararı ortadan kalktı.

Davalı idare 2 Ekim 2003 tarihinde davaya cevap verdi. Sözkonusu cevapta, “Davacı yurttaşların dava açma ehliyeti olmadığı ve menfaatlerinin bulunmadığı, dava konusu Bakanlar Kurulu Kararı’nın Anayasa 92. maddeye uygun olduğu ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 1483 (2003) no lu kararına uygun olduğu, Bakanlar Kurulu Kararının, Anayasa 92. maddesinde belirtilen ‘Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası anlaşmalar’ ile ‘milletlerarası nezaket kurallarının gerektirdiği durumlar’ istisnası çerçevesinde Birleşmiş Milletler’in 1483(2003) sayılı kararına uygun” savunması yapıldı.

Davacılar 2 Ocak 2004 tarihinde yürütmenin durdurulması talebinin reddine dair Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu’na itirazda bulundu. 12 Şubat 2004 tarihinde Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu yürütmeyi durdurmaya itiraz talebini reddetti. Ancak kararda 21 üyenin 8’i karara muhalif kaldı. 25 Nisan 2006’da davanın reddine karar verildi. Bu karar da 16 Ağustos 2006 tarihinde temyiz edildi. Dosya şu anda Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nda.

Naciye KAYNAK / İSTANBUL

31.05.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  İmam hatipliler de bu ülkenin öz evlâtları

  Mutabakatla çözülecek

  Tuğcu emekliye ayrılıyor

  Atabeyler için beraat talebi

  Genel Merkez'e DP tabelası asıldı

  Akman, yeniden RTÜK üyesi seçildi

  Seçmen ekonomide bir yıl öncesine bakıyor

  Hakimler kararlarıyla konuşur

  Terör tazminatı ödemeye uzatma

  Güneş: Seçimler huzur içinde geçecek

  Anayasa paketinde ikinci oylama

  Telekom, ilçelere internet evi kuracak

  Hac kuraları çekildi

  “Seyyar mescid”e soruşturma

  ‘İncirlik daha ne kadar?’

  Diyarbakır Yeni Asya okuyucuları piknikte buluştu

  Muğla'da teknoloji şenliği

  Rumeli Hisarı'nda fetih kutlaması

  10 ilde daha sayısal yayın başlıyor

  Sigarasız bir gün

  Ağaçlar kanser oldu


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004