Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerindeki evlerinde 3 ay kalan, 9 ayı ise Çukurova’daki tarım arazilerinde çalışarak geçiren ailelerin, çadırlarını sağlamlaştırarak yılın 12 ayı yörede kaldıkları gözleniyor.
Çukurova’nın özellikle Karataş ve bu ilçenin Tuzla beldesinde yoğunlaşan göçebe tarım işçilerinden memleketlerine dönmeyenlerin sayısı her geçen yıl artıyor. Yüzlerce göçebe ailenin sıra çadırlar kurarak barındıkları yörede, kış öncesi sökülmeyen çadır sayısının artması, bu yıl da yaklaşan sezon sonu öncesi çok sayıda ailenin memleketlerine dönmeme yolunda aldıkları karar, Karataş ilçesindeki mevcut köylere tamamı çadır yeni köylerin eklenmesine sebep oluyor.
Tarım işçileri geliş gidiş masrafları, ekonomik sıkıntılar sebebiyle kışın az da olsa devam eden tarım faaliyetlerinde çalışmanın dışında çocuklarının eğitim sorunları ve iklim değişikliği ile ortaya çıkan sağlık sorunlarının kendilerini yılın 12 ayı Çukurova’da kalmaya zorladığını ifade ediyorlar. Tarım işçilerinin bu tasarrufu hayat tarzlarına da yansıyor. Saman, kamış ile naylondan yapılan çadırlar, duvarları sağlamlaştırılıp, yavaş yavaş konut görünümü kazandırılıyor. Daha modern görüntüye kavuşan çadırlarda, elektrik kullanma, uydu anten ve beyaz eşyalar kullanıldığı görülüyor.
SU SORUN, AMA
Suyu olmadığı için çadırlardaki en büyük sorunu bulaşık ve çamaşır yıkama oluşturuyor. Su sorun olsa da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Uluslararası Çalışma Teşkilâtı (ILO) ile yürüttüğü proje ve Sağlık Müdürlüğü ekiplerinin rutin denetimleri ile yörede yapılan yaygın çalışmaların ardından temizlik kurallarına azamî dikkat gösterildiği görülüyor.
Yerleşik hayat ‘’çadır köylerde’’ koyun, keçi, tavşan, tavuk, arı gibi evcil hayvan yetiştiriciliğini de arttırıyor. Aileler, tarlalardan elde ettikleri geliri, bu hayvanlar sayesinde çoğaltma imkânı buluyor. Bazı genç kızlar ise tarla dönüşü evde yapma çiçek yaparak aile bütçesine katkıda bulunuyor.
|