"Gerçekten" haber verir 13 Ağustos 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Saadet BAYRİ

Eriyorum



Kelimeler arasında gidip geliyor ömrüm. Bir türlü bir yerde durmayı beceremiyor.

Hangi kelimeyi yan yana getirsem, hep eksik kalıyor anlatamıyor halimi.

Oysa tek sırdaşımdı cümleler, konuştukça dinlenir hatta yazdıkça azalırdı içimde biriktirdiklerim.

Şimdilerde bütün kelimeler kırık kırık geliyor avuçlarıma.

En kırık satırbaşı olarak kalıyor sonra bütün keşkelerim.

Çocukluğumdan kalma bir huysuzluğum var geride.

Ey mazim! Sen benim tek anlamsızlığımsın.

Bütün mutlu anlarımı seninle hesaplıyorum, elimde kala kala sadece hüzün kalıyor. Eğik geçiyorum bütün dünlerimin önünden. Şimdi ki halimle gurur duyamıyorum.

Parmaklarımın ucuna basarak geçtim gençliğimin yanından dün.

Tanımadı beni. Bende bakamadım o tarafa, çekindim mi bilmem...

Belki de kırgınım bu kadar vefasız oluşuna. Bir haber vermeden çekip gidişine içerledim. Oysa ne kadar anımız vardı birlikte, hiç ayrılmayız gibi yaşamıştık her ânı. Ama şimdi tanımıyor bile beni.

«««

Kelimelerin geçmediği bir şehirde yaşıyorum, herkes birbirine bakıp gözleriyle anlaşıyor.

Bu işte tek yabancı ben kalıyorum.

Gördüğüm hiçbir işaret doğru yere çıkmıyor. Bütün köşelerde bir cellât bekliyor beni. Ah ömrüm! Neler ettin sen başıma.

Kaybolmaya mahkûm olmuş, ne aradığımı bilmeden geziniyorum sokak aralarında.

Kimden saklandığımı biliyorum aslında, “boşuna” diyor baktığım bütün gözler. Saklanmak nafile…

“O geldi mi sen gitmiş olacaksın.”

Her gün bir günü azalan, sınırlı bir ömrün başındayım. Ağıtlarımın sebebi, bu ânın kahrı.

Tutuklu kalıp, vazgeçememek düştü ellerime kaderden.

Neye sahip olduysam, hiç kaybetmeyecek gibi tutundum ellerine. Oysa her “Benim” dediğim haber bile vermeden gitti.

Korkusuz olmak gerekiyormuş. Zira kader değişmez, yazılan elbet başa gelirmiş.

Belki yenebilirdim bu korkularımı ancak hiç denemediğimden bilmiyorum sonucunu.

Bana sadece saliselerde bile başkalarını düşünmek düştü. Nedendir yaşadıklarıma karşı bu kadar hassaslığım.

Şu koca şehirde tek kalacağım.

Bu tek kaygım.

Bütün işlerim yarım, hangisine el atsam dikiliyor karşıma, yitirdiklerim. Saatlerce kalakalıyorum her nerede, hangi haldeysem öylece...

Bir ara bütün yeşilleri topluyorum penceremde, benim gözlerim takılı kalıyor camlara. Başka hiçbir şey lezzet vermiyor sonra.

Her gece yağmurlar yağıyor durmadan ve ben bu damlalarla ıslandıkça eriyorum.

Korkuyorum, ya bir daha durmazsa bu yağmur.

Bütün şehri sel alıp gidecek, kalacağım tek başıma bu karanlık yerde.

13.08.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır