"Gerçekten" haber verir 09 Eylül 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ramazan

Bediüzzaman, İmam-ı A’zâm’dan nasıl bahsediyor?

Bedîüzzaman Said Nursî Hazretleri buyuruyor:

“İmâm-ı A’zam’a ittibâ edenler ekseriyet-i mutlaka itibâriyle, İslâmî hükümetlerin ekserîsi o mezhebi iltizam etmesiyle, medeniyete, şehirliliğe daha yakın ve hayat-ı ictimâiyeye müstaid olduğundan, bir cemaat bir şahıs hükmüne girip, birtek adam umum nâmına söyler; umum, kalben onu tasdik ve rabt-ı kalb edip onun sözü umumun sözü hükmüne geçtiğinden, Hanefî mezhebine göre imam arkasında Fâtiha okunmaz. Okunmaması ayn-ı hak ve mahz-ı hikmettir.” (Sözler, 27. Söz, s.447)

Yine Bedîüzzaman Hazretleri, talebeleriyle birlikte devrin idarecilerinin zulmüne mâruz kaldığında talebelerine İmâm-ı A’zam’ın uğradığı işkenceleri ve buna karşı gösterdiği metâneti örnek vererek şöyle buyuruyor:

“Hem kalbime geldi ki, mâdem İmâm-ı A’zam gibi eâzım-ı müçtehidîn hapis çekmiş ve İmam-ı Ahmed ibn-i Hanbel gibi bir mücâhid-i ekber, Kur’ân’ın birtek meselesi için hapiste pek çok azap verilmiş ve şekvâ etmeyerek, kemâl-i sabırla sebat edip o meselelerde sükût etmemiş. Ve pek çok imamlar ve allâmeler, sizlerden pek çok ziyade azap verildiği halde, kemâl-i sabır içinde şükredip sarsılmamışlar. Elbette sizler, Kur’ân’ın müteaddit hakikatleri için pek büyük sevap ve kazanç aldığınız halde pek az zahmet çektiğinize binler teşekkür etmek borcunuzdur.” (Lem’alar: 26. Lem’a, s. 264)

Yine Bedîüzzaman Hazretleri, Lem’alar eserinin Otuzuncu Lem’a’sında İmâm-ı A’zam’ın Cenâb-ı Allah’ın “İsm-i Âzam”ı olarak gördüğü esmâ-i İlâhiyenin “Hakem” ve “Adl” isimleri olduğunu bildiriyor. İmâm-ı A’zam, bu isimlerin sırrına mazhar olduğundan ilimde, fıkıhta, yaptığı ictihadlarda, en isabetli ve doğru hükümler vermiş, fikrî kargaşa zemininde doğru ilmi canlandırmıştır.

Bedîüzzaman Hazretleri, “Şuâlar” eserinde de İmâm-ı A’zam’ın ve emsâli İslâm büyüklerinin devirlerinde gördükleri hizmetin büyüklüğünü şöyle ifade ediyor:

“Zaten Abbasîlerin zamanında, o tarihte Mu’tezile, Râfizî, Ceberî (cebriye) ve perde altında zındıklar, mülhidler, İslâmiyeti zedeleyen çok firâk-ı dâlle meydana gelmiştiler. Şerîat ve itikad noktasında ehemmiyetli sarsıntılar olması hengâmında Buhârî, Müslim, İmâm-ı A’zam, İmâm-ı Şâfiî, İmâm-ı Mâlik, İmâm-ı Ahmed ibn-i Hanbel ve İmâm-ı Gazâli ve Gavs-ı Âzam (Seyyid Abdülkâdiri Geylânî) ve Cüneyd-i Bağdadî gibi pekçok eâzım-ı İslâmiye imdada yetişip o fitne-i diniyeyi mağlûb ettiler.” (13. Şuâ, s. 293)

Hayrettin EKMEN

09.09.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Başlıklar

  RAMAZAN TAKVİMİ

  GÜNÜN DUÂSI

  Ramazan bizden ne bekler?

  Merhamet ve hürmet

  Ramazan orucunun sünnetleri

  Eğer ölüm olmasaydı...

  Gaz yağı tenekesinden Ramazan davulu

  Perde Pilâvı

  Bediüzzaman, İmam-ı A’zâm’dan nasıl bahsediyor?

  Fani olan, kalbin alâkasına değmiyor

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır