15 Mayıs 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

H. İbrahim CAN

“İstihbarat kıskançlığı”na müsteşarlık çözümü!


A+ | A-

Terörle mücadele alanında strateji üretilmesi ve ilgili kurumlar arasında koordinasyon sağlanmasını Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı kurulmasına ilişkin kanun tasarısı hazır. Görünen o ki, hükümet çok fazla tartışmadan bu tasarıyı kanunlaştırmak istiyor.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, tasarının gerekçesini iki cümle ile özetledi:

“İstihbarat birimlerinin biraz kıskançlığı var. İstihbarat birimlerini biraz birbirlerine yakınlaştıracağız.”

Tasarının gerekçesinde ise bu müsteşarlığa hem terörle mücadelede İçişleri Bakanlığı ile diğer kurumların (Genel Kurmay ve MİT mi?) arasında koordinasyon sağlamak, hem de bu alanda uluslar arası işbirliğini sağlamak olarak açıklanıyor.

Terörle ülke içinde ve ülke dışında mücadele konusunda yeni stratejiler, yeni planlama ve tedbirler geliştirerek karar vericilere sunmak için bu kuruma ihtiyaç duyulduğu belirtiliyor.

Türkiye’nin yaklaşık otuz yıldır akut halde bulunan Kürt sorununa ilişkin sağlıklı bir inceleme, sorunun kökenine inme, sebeplerini ve çözüm yollarını belirleme, bu belirlenen politika çerçevesinde stratejiler oluşturma ve bunlara gerekli kaynakları ve siyasal iradeyi sağlayarak uygulama koyma konusunda bir yetersizlik bulunduğu bir gerçek.

Ama bu Müsteşarlığın böyle bir görevi yerine getirebileceği kuşkulu.

İlginç olan ise; Kanun tasarısında Müsteşarlığın operasyon yetkisinin olmadığının açıkça vurgulanması.

Peki ne yapacak bu Müsteşarlık? Hangi boşluğu dolduracak?

Bakanın ifadesiyle istihbarat kıskançlığı önlenebilecek mi? Bir güvenlik kurumu diğerinden niye istihbarat saklar? Bunda başarıyı sahiplenmek, daha çok hizmet eden olmak arzusunun yanında, bir ölçüde güvensizlik havasının da payı yok mu?

Ergenekon dosyasını hatırlayın.

Hangi kurumların birbirini ne zaman bilgilendirdiğini, bilgilendirilen kurumların ne zaman harekete geçtiğini bir düşünün.

İstihbarat Değerlendirme Merkezine bütün birimlerden “stratejik istihbarat” iletilmesi ve bu merkezin bu istihbaratları değerlendirerek politika ve strateji geliştirilmesi, ayrıca istihbaratı ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaştırması planlanıyor.

Peki stratejik istihbaratın tanımı ve sınırlarını kim belirleyecek? Kendi faaliyetleri çerçevesinde bir istihbarat elde eden kurum, bu istihbaratı “stratejik” olarak görmezse ne olacak?

Bütün bu sorular ve belirsizliklerden daha da önemlisi; Genel Kurmay, Jandarma ve MİT’in bu kuruma ne kadar katkıda bulunacakları hususudur. Sivil bir müsteşarın yönetimindeki bu kuruma sözü edilen kurumların verecekleri önem, gösterecekleri ilgi ve birlikte çalışma arzusu, Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığının konumunu ve geleceğini belirleyecektir.

Bu müsteşarlığın kurulmasının altında yatan sebepler konusunda muhtelif rivayetler var.

Genel Kurmayın terörle mücadelede sivil bir makamın sorumluluğu üstlenmesini istediği, Emniyetin bir güvenlik müsteşarlığına dönüşme arzusunda olduğu, bu kurumun da ilk adım olduğu şeklinde değerlendirmeler yapılıyor.

Ancak şurası bir gerçek ki; yeni kurumlar kurmak bazen yalnızca bürokrasiyi arttırmaya yarıyor. Türkiye gibi sistemden çok, işin başındakinin çabası ve gücünün başarıyı belirlediği bir ülkede, bu yeni kurumun başarısı da, görevlendirilecek müsteşara, siyasî iradenin ona vereceği desteğe ve özellikle İçişleri Bakanlığı dışındaki kurumların işbirliği konusundaki gayretlerine bağlı olacaktır.

15.05.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (14.05.2009) - Obama, İslâm dünyasına neden Mısır’dan hitap edecek?

  (13.05.2009) - Cehenneme dönen Cennet: Svat Vadisi

  (12.05.2009) - Papa Ortadoğu’ya umut getiriyor (mu)?

  (11.05.2009) - Kürt sorununda iyi dilek ve teklifler yeterli mi?

  (10.05.2009) - Kalıcı dostluğun on altın kuralı

  (09.05.2009) - Türkiye, Ermenistan-Azerbaycan görüşmeleri sürecinin neresinde?

  (08.05.2009) - Obama’nın yeni AfPak* stratejisi!

  (07.05.2009) - Türkiye, insan hayatından memnun mu?

  (06.05.2009) - Prag’ta Dağlık Karabağ zirvesi

  (05.05.2009) - Domuz gribi komplo teorileri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl
Reklam Linkleri: Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis