"Gerçekten" haber verir 12 Ekim 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Süleyman KÖSMENE

Sadaka ve ecelin geciktirilmesi



Geda Öz: “Sadaka ömrü uzatır hadisi ile ‘ecel geldiğinde ne bir an öne alabilirler ne de arkaya erteleyebilirler’ âyeti görünürde çelişiyor gibi. Ben teslimiyetle kabul etsem bile, bir soru geldiğinde cevaplayabilmek istiyorum. Açıklayabilir misiniz?”

Doğumdan ölüme hayatımız Allah’ın takdir ve iradesindedir. Fakat bizim sözlü ve amelî duâlarımız da Allah’ın arşına yükseliyor. Hem hayatımızın her noktasında Allah’ın iradesi hâkimdir. Hem de Allah duâlarımızı işitiyor, cevap veriyor, hikmetiyle dilediklerini kabul ediyor; buna göre ecel vaktimizi Kendisi dilediği gibi veya duâlarımızı kabulü çerçevesinde tanzim ediyor. Her hâl ve şartta hüküm ve irade Allah’ındır. Allah’ın iradesi hâkimdir.

İlgili âyetlerden bir kaçını buraya alalım: Kur’ân buyuruyor ki:

“Sizi çamurdan yaratan, sonra da size bir ecel takdir eden O’dur. Kıyamet gününün vakti de O’nun ilmindedir. Hâlâ siz şüphe ediyorsunuz.” 1

“Hanginiz daha güzel işler yapacaksınız diye sizi imtihan etmek için ölümü de, hayatı da O yarattı.2

“Her milletin bir eceli vardır. Ecelleri geldiğinde onu ne bir an geri bırakabilir, ne de öne alabilirler.”3

“Eğer Rabbin cezayı Kıyamet Gününe bırakmış ve onlar için muayyen bir ecel takdir etmiş olmasaydı, elbette onlar cezalarını hemen buluverirdi.”4

“Onlar kendi üzerlerindeki İlâhî san'at mû'cizelerini hiç düşünmezler mi? Gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri Allah ancak hak ve hikmetle ve tayin edilmiş bir vakte kadar devam etmek üzere yaratmıştır.”5

Bu âyetlerden ecelimizin mukadder olduğunu, yani belirli bir vakte kadar tayin ve takdir edilmiş olduğunu anlıyoruz. Bu; bizim, ecelimizi kendi irademizle uzatma veya kısaltma yetkimizin olmaması demektir. Bu yetki Allah’ındır. Allah dilerse ve bizim amelimiz buna uygunsa uzatabilir. Şu âyet bunu haber veriyor: “O, günahlarınızı bağışlamak ve ölümünüzü belli bir vakte kadar geri bırakmak için sizi imana çağırıyor.” 6 Peygamber Efendimiz’in (asm) şu hadisi de bunu haber veriyor: “Müslüman kişinin verdiği sadaka ömrünü uzatır, kötü ölümü önler.” 7 (Nitekim bu hadis, az önceki âyetle örtüşüyor.)

Bu âyet ve hadisleri bir araya topladığımızda şu neticeleri elde edebiliyoruz:

1- Hayatımızın her noktası Allah’ın elinde, iradesinde ve takdirindedir. Ömrümüz Allah’ın emrine bağlı olarak devam eder. Ecelimiz Allah’ın emrine bağlı olarak gelir.

2- Her şey gibi ölüm de Allah’ın emrini dinler ve Allah’a itaat eder.

3- Ölüm Allah’ın emri olmaksızın hiçbir şekilde meydana gelmez. Allah’ın emri geldiğinde de bir saniye gecikmez. Bediüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle, “Ecel mukadderdir; tagayyür etmez.” 8

4- Ölüm üzerinde Allah’tan başka hiçbir güç kaynağı etkili ve yetkili değildir.

5- Ölüm zamanı kullara kapalı olduğu halde, ölümün Allah tarafından takdir edilmiş, tayin edilmiş ve biliniyor olması, ölümün Allah’ın her şeyi kuşatan ilmince kuşatılmış olduğunu gösteriyor.9

6- Ölümün Allah’ın takdirinde olması, Allah’ın ilminde ve iradesinde meydana gelmesi demektir. Ölüm, Allah’ın ilminde ve iradesinde olduğuna göre, Allah’ın kulunun ameline, salâhatine ve yaşayışına göre ecelini geri bırakması kaderle çelişmez. Bilâkis, kader Allah’ın, hükmünü dilediği gibi icra etmesine imkân verir. Yukarıdaki son âyet bunu bize bildirmektedir.

7- “Sigara ömrü kısaltır” sözü tıbbî bir sonuçtan haber veriyor. Bu söz, insan ömrünün sigara ile sağlıklı devamının imkânsız olduğunu bildiriyor. Fakat kaderin elinde bulunan ölüm saati hakkında herhangi bir hüküm içermiyor. Bu durumda bu sözü, “Sigara sağlıklı ömrü kısaltır. Ömrü sağlıksız hale getirir” şeklinde anlamak gerekiyor.

8- “Sadaka ömrü uzatır” hadisini, “Ölümünüzü belli bir vakte kadar geri bırakmak için Allah sizi imana çağırıyor” âyeti çerçevesinde ele almamız gerekirse; salih amellerimizin meyvesini kimi zaman ve Allah’ın dilemesi halinde “uzun ömür” olarak toplayabileceğimiz anlaşılıyor. Fakat bu elbette Allah’ın bir lütfu olarak gerçekleşiyor. Allah’ın lütfu ve iradesi söz konusu olunca da, bu kader demek oluyor.

9-Ecel saatini ve ölüm vaktini getirmekle ilgili insanoğlu hiçbir şekilde yetki sahibi değildir. Nihayet hayatı Allah yarattığı gibi, ölümü de Allah yaratıyor.

Dipnotlar:

1- En’âm Sûresi: 2, 2- Mülk Sûresi: 2, 3- A’râf Sûresi: 34; Yunus Sûresi: 49; Nahl Sûresi: 61, 4- Tâhâ Sûresi: 129, 5- Rum Sûresi: 8, 6- İbrahim Sûresi: 10, 7- Camiü’s-Sağir, 3/1121, 8- Lem’alar, s. 211, 9- Mektubat, s. 236

12.10.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (19.10.2008) - Zemahşerî üzerine

  (18.10.2008) - Kader’den atılan taşlar

  (17.10.2008) - Faiz ve İlâhî azap

  (16.10.2008) - Ezanı dinleme âdâbı

  (15.10.2008) - Sünnette iktisat etmek 2

  (14.10.2008) - Sünnette iktisat etmek 1

  (13.10.2008) - Allah'ın yaratması üzerine bir hikmet arayışı

  (12.10.2008) - Sadaka ve ecelin geciktirilmesi

  (11.10.2008) - Ruhlar, kendi aralarında konuşurlar mı?

  (10.10.2008) - Kabirle ilgili sorular

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır