01 Temmuz 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Süleyman KÖSMENE

Kur’ân öğrenme


A+ | A-

Abdulgani Bey: “Kur’ân öğrenmenin önemi ve fazileti üzerinde durur musunuz?”

Kur’ân’ı okumak, mânâsı üzerinde düşünmek ve tefekkür etmek, onu ezberlemek, namazda kıraat etmek ibadettir. Kur’ân’ı doğru yorumlamak ibadettir. Kur’ân’ı anlamak ibadettir. Kur’ân’ı öğrenmek ibadettir. Kur’ân’ı yaşamak ibadettir. Kur’ân’ın hükümlerini kavramak ibadettir. Kur’ân’ın doğru yorumları olan tefsirlerini mütalâa etmek ibadettir. Kur’ân’ı hatim niyetiyle baştan sona okumak, bitirip yeniden başlamak, okudukça tefekkürü arttırmak, okudukça feyiz almak, okudukça kulluğun sırrına ermek, ibadetin inceliğine vâkıf olmak ibadettir. Kur’ân ile A’dan Z’ye meşgul olmak ibadettir.

Kur’ân, Üstad Bedîüzzaman Hazretlerinin ifadesiyle yerin ve göğün sahibi olan Allah’ın tenezzül buyurup bizimle konuşmasıdır.1 Kur’ân Arş-ı Azam’dan, İsm-i Azam’dan, her ismin en büyük mertebesinden gelmiş; bütün âlemlerin Rabb’i unvanıyla Allah’ın kelâmıdır; bütün mevcudatın İlâhî sıfatıyla Allah’ın fermanıdır; bütün semâvât ve arzın Hâlık’ı nâmına insanlara teveccüh buyurularak söylenmiş bir hitaptır, bir mükâlemedir, bir konuşmadır, bir ezelî hutbedir, Rabb-i Rahîm’in yüksek bir iltifâtıdır.2

Bundandır ki, namaz Kur’ân’la mümkündür, niyaz Kur’ân’la mümkündür, her türlü ibâdet Kur’ân’la mümkündür. Bundandır ki, namazda Kur’ân okumak farzdır. Kur’ân’sız namaz sahih değildir. Çünkü Kur’ân, Allah’ın Kelâm sıfatından gelmiş ve halife-i rûy-i zemin vasfıyla ve insan olarak bizim omuzlarımıza yüklenmiş en mukaddes, en muaezzez, en temiz, en pak, en kıymetli ve en mânâlı bir emanet-i İlâhî’dir. Bu emanete sahip olmak, kimliğimizi kavramak, nereden gelip nereye gideceğimizi öğrenmek, bu dünyadaki vazifemizi benimsemek ve buna göre davranış geliştirmek ancak Kur’ân’ı okumak ve öğrenmekle mümkündür. Cenâb-ı Hakk’ın, “Kur’ân’ı tane tane, açık açık oku!”3 emri kulaklarımızda çınlamalıdır.

* Hazret-i Âişe (ra) validemiz anlatır: Resûlullah Efendimiz (asm) şöyle buyurmuştur: “Kur’ân’ı mahir olarak (mahrecini, tecvidini, sesini, kıraatini bilerek) okuyan, şerefli, itaatkâr elçiler olan meleklerle beraberdir. Kur’ân’ı kendisine zor geldiği halde kekeleyerek okuyan kimseye ise iki kat sevap vardır.”4

* İbn-i Mes’ud (ra) anlatıyor: Bana Peygamber Efendimiz (asm): “Bana Kur’ân oku!” buyurdu. Ben de:

“Ya Resûlallah, Kur’ân sana indirildiği halde; ben mi sana Kur’ân okuyacağım?” dedim. Resûl-i Ekrem (asm):

“Ben, Kur’ân’ı kendimden başka birinden dinlemeyi severim” buyurdu. Bunun üzerine Resul-i Ekrem’e (asm) Nisa Sûresini okumaya başladım. Nihayet, “Her ümmetten birer şahit; onların üzerine de Habîbim, seni bir şahit olarak getirdiğimiz zaman onların hâli nice olur?” meâlindeki 41. âyete geldiğimde Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm): “Yeter; kâfi!” buyurdu.

Dönüp baktığımda ne göreyim; iki gözünden yaşlar akıyordu!”5 Şimdi yaz geldi; Kur’ân öğrenimi dönemi başladı. Çocuklarımıza Allah kelâmını öğretebileceğimiz, öğrenmelerine kapı açabileceğimiz, yardımcı olabileceğimiz altın günlerin içinde bulunuyoruz.

Artık bu günlerde okul döneminin yorgunluklarını da attılar üzerlerinden. Mutlaka değerlendirelim. Çocuklarımız, kendi Yaratıcılarının öz kelâmıyla birebir muhatap olsunlar; okusunlar, öğrensinler. Camilerimiz, Kur’ân Kurslarımız, dershanelerimiz hizmete hazır. Birbirinden değerli gönüllü Kur’ân öğreticilerimiz çocuklarımızı altın kalpleriyle kucaklayacaklar. Yeter ki biz gönderelim, ihmal etmeyelim, ilgimizi eksik etmeyelim. Yarın mahşerde, “Annem veya babam bana dinimi öğretmedi, Kur’ân’ı öğretmedi. Allah’ım, senin kelâmını öğretmedi” şikâyeti bizi mahcup eder. Mahşerin mahcubiyeti bizi perişan eder. Spor kursuna, resim kursuna, yüzme kursuna, müzik kursuna, tiyatro kursuna, bale kursuna zaman ayırıp imkân bulurken; Kur’ân kursunu ihmâl etmenin hesabı hafif olmaz. Yalnız Mahşerde değil; dünyada bile bizi mahkûm etmeye yeter.

Öyleyse, buyurun; Kur’ân öğrenmeyi ve öğretmeyi bir seferberlik haline getirelim.

Dipnotlar: 1- Şuâlar, s. 115, 2- İşârâtü’l-İ’câz, S.15, 3- Müzzemmil Sûresi, 73/4, 4- Riyâzu’s-Sâlihîn, 991, 5- Riyâzu’s-Sâlihîn, 1005.

01.07.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (30.06.2009) - İman ve amel örtüşmezse

  (29.06.2009) - Musibete sabır

  (28.06.2009) - Doğruluk ve namaz

  (27.06.2009) - İçimizdeki riskli inci: Nefis-2

  (26.06.2009) - İçimizdeki riskli inci: Nefis (1)

  (25.06.2009) - Bu gece Regâib gecesi

  (24.06.2009) - Hoş gelen aylar: Üç aylar

  (23.06.2009) - Eşler arası iletişimin püf noktaları

  (22.06.2009) - Dünya malına bedel olan şey

  (21.06.2009) - Hak ve bâtıl üzerine

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.