H.İbrahim CAN |
|
Sırp kasabı Karadziç’le Bosna kahramanı Ganiç |
En ağır suçlular bile suçlarına haklı bir gerekçe bularak, vicdanlarını rahatlatırlar. Bosna Savaşı’nda yüzbin masumun katline komutanlık eden Sırp kasabı Radovan Karadziç, Uluslar arası Ceza Mahkemesi önündeki ilk savunmasında aynı kurala uyuyordu. “Burada kendimi değil ulusumu ve onun adil ve kutsal dâvâsını savunacağım” diyor. Ona göre Sırplar mazlûm, Bosnalılarla Hırvatlar zalimmiş. Hatta Türkiye’yi bile suçlayarak, ülkemizin Balkanlardaki Osmanlı varlığını yeniden kurmayı amaçladığını ileri sürüyor. Zavallı Sırplar da bu şiddetli güçlere karşı kendilerini savunmuşlar. Sırp olmayan herkesin toplanıp, işkencelerle öldürüldüğü toplama kamplarının yalnızca mülteci kampları olduğu yalanına dünyanın inanmasını bekliyor Karadziç. Halbuki savcılar bu toplama kamplarında yalnızca 1995 yılı Temmuz ayının bir haftasında 8000 Müslüman erkeğin öldürüldüğünün delillerini sundu mahkemeye. Saraybosna’da Pazar yerini yaylım ateşine tutarak 68 masumu öldürdüklerini inkâr ediyor. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük katliâm olan Srebrenitza katliâmını Sırpların yaptığını kabul etmiyor. Birleşmiş Milletlerin güvenli bölge ilân ettiği bu şehirde binlerce insan, Birleşmiş Milletler ve dünyanın gözü önünde katledilmişti. Hatta bu insanları korumakla görevli Hollandalı askerlerin Sırplara destek verdikleri ortaya çıkmıştı. İşte şimdi bu Sırp kasabı, masum pozlarıyla, katliâmını savunuyor mahkeme önünde. Hem de hiç utanmadan ve sıkılmadan. Yargılamayı uzatmak için elinden geleni yapıyor. Ama 11 ayrı katliâmdan sorumlu tutulan Karadziç’in bu yargılamadan kurtulmasının tek yolu var: Katliâm arkadaşı eski Yugoslavya devlet başkanı Slobodan Miloseviç gibi dâvâ bitmeden ölmek. Bu Sırp Kasabın açılış savunmasını yaptığı gün, İngilizler yine hainliklerini gösterdiler. Sırbistan’ın talebiyle Bosna Savaşı dönemindeki Bosna Hersek Devlet Başkan Yardımcısı, sonraki dönemde ise iki kez devlet başkanlığı yapan Eyüp Ganiç’i tutukladılar. Güya Ganiç Sırp askerlerin bulunduğu bir konvoyu kaçırarak Sırp askerleri öldürtmüş. Halbuki bu operasyon, Aliya İzzetbegoviç’i kaçırmaya çalışan Sırplardan onu kurtarmaya yönelik bir operasyondu ve dünya bunu biliyordu. İngilizler, Karadziç’in yargılanmasının başladığı günlerde, Sırplara bu jesti yaparak ne gibi bir çıkar elde etmeyi amaçlıyorlar, bilmiyoruz. Ama bildiğimiz bir şey varsa; 20. yüzyılın sonunda Avrupa’nın göbeğinde 100 binden fazla masumun katledilmesine göz yuman sözde insan hakları düşkünü Avrupalıların, içlerindeki Haçlı fikrini pek atamadıklarıdır. Önümüzdeki günlerde, Ganiç’in yargılanması ya da iadesine yönelik akla sığmayacak senaryolar uygulanırsa hiç şaşırmayın. Yüzden fazla eseri, kalbinde İslâm sevgisi ve bitmek bilmeyen azmiyle, ülkesinin hizmetinde yılmadan çalışan bu kahramana sahip çıkmalıyız. Başbakan’ın bir kez de Prof. Dr. Eyüp Ganiç için, hem de gecikmeksizin “one minute” demesini bekliyoruz. Ganiç asla Sırbistan’a iade edilmemeli. Sırpların Karadziç’in intikamını Ganiç’ten almalarına izin verilmemelidir.
03.03.2010 E-Posta: [email protected] |