Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 20 Aralık 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

İnsan hak ve hürriyetlerine saygı



İnsanın yaşama, inanç ve düşünce, mal-mülk edinme, öğrenim görme, seyahat etme gibi hak ve hürriyetleri vardır. İnsan bunlarla vardır âdetâ.

Başta İslâm olmak üzere insana ciddî anlamda değer veren bütün demokratik sistemler hak ve hürriyetleri her şeyin önüne alırlar.

Hak ve hürriyetleri hiçe sayan rejimler baskı rejimleridir. İnsanın kendince yaşayabilmesi, kendini ifade edebilmesi gibi en tabiî hakkı âdetâ bağış ve lütuf sayılır böyle sistemlerde.

İnsanı kâinatın merkezine oturtan İslâm, insanın hak ve özgürlüklerine çok büyük bir önem verir. Cana kıymamış veya yeryüzünde fesat çıkarmamış birisini öldürmeyi, bütün insanları öldürmüş gibi, masum birinin hayatını kurtarmayı da bütün insanların hayatını kurtarma gibi görür.1

Peygamberimiz (a.s.m.) “Allah katında dünyanın harap olması, bir Müslümanın haksız yere öldürülmesinden daha önemsizdir,”2 “Bize silâh çeken bizden değildir”3 buyurur.

Hatta bir savaşta bir düşmanın Kelime-i Şehadet getirdiği halde öldürülüşünü duyduğu zaman şiddetle öfkelenmiş, Sahabînin, “Korkudan Kelime-i Şehadeti getirdi” demesine karşılık, “Kalbini yarıp baktın mı?” demişti.

Gayr-i müslim de olsa masum bir insanı öldürmek caiz değildir. Anarşi, terör, bozgunculuk Müslümanın şiddetle kaçınması gereken hususlardandır. “Hakikî bir Müslüman, samîmî bir mü’min hiçbir zaman anarşiye ve bozgunculuğa taraftar olamaz. Dinin şiddetle menettiği şey, fitne ve anarşidir. Çünkü anarşi hiçbir hak tanımaz”4 diyen Bediüzzaman, anarşi ve törere o kadar karşı idi ki Afyon Mahkemesinde savcı, “Altı yüz bin fedâkâr talebesi var. Beş yüz bin nüsha Risâle-i Nur’dan neşretmiş, belki âsâyişe zarar gelir” dediği zaman Bediüzzaman dayanamamış, “Mâdem altı yüz bin fedâkâr talebesi var. Bu on beş senedir bana bu kadar zulüm ediliyor. Birtek vukûâtı hiçbir zabıta ve mahkeme gösteremedi” dedikten sonra da, “Ey müdde-i umûmî! Eğer bin müdde-i umûmî, bin emniyet müdürü kadar âsâyişin teminine Risâle-i Nur hizmet etmemiş ise Allah beni kahretsin. Siz de bana ne ceza verirseniz verin”5 diye haykırmış, savcı da susmak zorunda kalmıştı.

Kısaca samîmî bir Müslümanın anarşi ve teröre girmesi ve taraftar olması mümkün değildir.

Dipnotlar:

1. Maide Sûresi: 32. 2. Neseî, Tahrim: 2; İbni Mace, Diyet: 1. 3. Buharî, Fiten: 7; Müslim, İman: 164. 4. Tarihçe-i Hayat, s. 566. 5. Emirdağ Lâhikası, 2:449.

20.12.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (19.12.2006) - Aile ve toplumun huzuru için

  (18.12.2006) - Mutluluk için

  (17.12.2006) - Dünyanın en mutlu insanları

  (16.12.2006) - Hayatın anlamı ne?

  (15.12.2006) - Ateizmden imana

  (14.12.2006) - Ateistlerin son anları

  (13.12.2006) - Gençleri kurtarmak

  (12.12.2006) - Toplumsal huzurun reçetesi

  (11.12.2006) - Kader hükmediyor

  (10.12.2006) - Diziler ve çocuklarımız

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri

Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004