Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 10 Mart 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Murat ÇETİN

Ve sorunuz geliyor, hazır mısınız?



Hayatta ne kadar zor sorularla karşılaşmış olursanız olun…

Sosyal statünün hangi tabakasında, eğitim seviyesinin neresinde, ekonomik çizelgenin hangi noktasında bulunursanız bulunun…

Siyasî yelpazede nereye oturursanız oturun…

Hayatı ciddiye almak ya da almamak hakkındaki kararınız ne olursa olsun…

Kendinizi ne kadar karamsar ya da iyimser, ne kadar hassas ya da vurdumduymaz kabul ederseniz edin…

İster dindar, ister dinsiz sayın kendinizi…

O soru hep olacak. Siz sormasanız da, görmezlikten gelseniz de, yokmuş gibi davransanız da cevaplanmayı bekleyecek:

Niçin yaşıyorum?

“Bilmiyorum” deyip kurtulabileceğiniz bir cevabınız olmayacak.

“Öylesine” diye boş veremeyeceksiniz.

Siz boş verseniz de, o sizi mutlaka bulacak.

Belki gece başınızı yastığınıza koyduğunuzda, belki bütün dostlarınız sizi terk edip yapayalnız kaldığınızda, belki yaşlanıp hayatınız bir film şeridi gibi gözünüzün önünden aktığında…

Sizi zor durumda bırakmak isteyen bir düşmanınızın sorusu olarak çıkmayacak karşınıza.

Belki bir dostunuz da, sizin iyiliğinizi düşünüp sormayacak.

Röportaja gelen o gazeteci, tartıştığınız filanca kişi, merak edip dizinize dolanan o çocuk da sormayacak belki.

Aynanın karşısındaki o adam ya da o kadın soracak.

Kafanızın içindeki o beyin, göğüs kafesinizdeki o kalp soracak.

“İnanmıyor” olmanız hiçbir şeyi değiştirmeyecek.

Allah’ın var olmadığına dair, kendi Tanrı’nızın diğer insanların “Tanrı”sından farklı olduğuna dair yüzlerce maddelik bir metin de olsa elinizde, “Niçin yaşıyorum?” sorusu beyninizi kemirmekten vazgeçmeyecek.

İçinde doğduğunuz aile, toplum cevabı vermiş olsa bile, hayatınızdaki her kritik kararda, o soruyu tekrar soracaksınız.

İşin tuhafı ne, biliyor musunuz? Bu soru için öyle uzun uzadıya araştırmalar yapmanız da gerekmeyecek. Bütün mukaddes kitaplar, peygamberler ve o peygamberlerin yolundan gidenlerin cevabı verdiğini göreceksiniz.

Ve aslında her şey, cevapta değil, o soruyla yüzleşmekte düğümlenecek:

“Niçin yaşıyorum?”

10.03.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (10.03.2008) - Ve sorunuz geliyor, hazır mısınız?

  (03.03.2008) - Ben halkım, peki sen kimsin?

  (18.02.2008) - Sızlayan vicdanların prospektüsü

  (11.02.2008) - Haritadan korku beğen

  (08.02.2008) - Biraz da hukuk

  (04.02.2008) - Haksızsınız!

  (31.01.2008) - Başörtüsü ve çözümler konusunda aklımıkarıştıran sorular

  (28.01.2008) - Artık daha bilinçliyim

  (21.01.2008) - Bomba

  (14.01.2008) - Anlatmak ve söylemek

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri