"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hudeybiye’den Ermenilerle barışa

Ali FERŞADOĞLU
29 Nisan 2021, Perşembe
Ermeni meselesine ezber yaklaşanlara barış ürkütücü gelebilir. Ancak, Hicret ve Hudeybiye muahedesi bu hususta da örnektir.

Haddizatında Hudeybiye’de yapılan anlaşma maddelerinin tamamı Müslümanların aleyhinde idi. 

Özeti şudur: Hicretin 6. Senesi. Zilkâde, yâni 13 Mart 628. Müslümanlar yıllar yılı Kâ’be’den, yurtlarından vs. uzak kalmışlardı. Hepsi Mekke ziyareti için can atıyordu. 

Peygamberimizin (asm) izniyle umre için hep birlikte yola çıkarlar. Müşrikler ise, onları Mekke’ye sokmamakta kesin kararlı idi. Karşılıklı elçiler gider, gelir. Kopma noktasında, nihayet anlaşmaya oturulur.  

İlk taviz gibi görünen madde, antlaşma kâtibi Hz. Ali’nin (ra), “Allah’ın Rasulü” ibâresini yazması üzerine yapılan itirazdır: “Vallahi biz senin peygamberliğini kabul etseydik, seni Mekke’ye girmekten, Kâbe’yi ziyaretten alıkoymaz, seninle çarpışmaya kalkmazdık.” Hz. Ali yanaşmaz, Efendimiz (asm), “Allah’ın rasulü” ibâresini mübârek eliyle siler... Diğer maddeler de kabul ile sindirilebilecek gibi değil: 

Müslümanlarla müşrikler 10 yıl savaşmayacak. Müslümanlar Kâbeyi bu yıl ziyaret edemeyecek; gelecek yıl, yolcuların taşıdığı kılıçtan başka silâh bulundurmayacak, Mekke’de üç gün kalacaklar. Müşrikler ise Mekke’yi boşaltacak. 

Medine’deki Müslümanlardan Mekke’ye iltica edenler teslim edilmeyecek, fakat Mekke’den Medine’ye iltica eden velev ki Müslüman da olsa, iâde edilecek. Arap kabilelerinden isteyen Peygamber Efendimiz (asm), isteyen de Kureyş ile birleşmekte serbest olacak.  

Antlaşma zahiren aleyhtedir. Başta Hz. Ömer (ra) olmak üzere pek çok sahâbi itirazda bulunur... Zar-zor iknâ edilirler ve geri dönerler. Ancak, Medine’ye varmadan, Kürâü’l-Gamîm mevkiinde, “Olumsuz gibi görünen” hâdisenin hayırlı müjdesi gelir: 

“Biz sana doğrusu apaçık bir fetih ihsan ettik. And olsun ki Allah, elçisinin rüyasını doğru çıkardı. Allah dilerse siz güven içinde başlarınızı tıraş etmiş ve kısaltmış olarak, korkmadan Mescid-i Haram’a gireceksiniz. Allah sizin bilmediğinizi bilir. İşte bundan önce size yakın bir fetih verdi.” (Fetih Sûresi, 1, 27) 

Ve bu antlaşma sayesinde İslâmiyet çok hızlı bir şekilde yayılır, Arabistan’da kök salar ve en büyük dönüm noktası Mekke Fethi gerçekleşir.  

Okunma Sayısı: 1276
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ramazan Çalışan

    29.4.2021 12:40:12

    Sayın Ferşatoğlu,Ermeni meselesine ezber yaklaşanlara barış ürkütücü gelebilir. Dedikten sonra, bu ezberi bozacak,Hicret ve Hudeybiye muahedesi harika ve en üst perdeden ikna edici bir örnek olmuş.Dünkü yazınızın sonundada,meseleyi, tarihî, sosyolojik, ilmî, fikrî, siyasî bütün boyutlarıyla ortaya koyup iç ve dünya kamuoylarını bilgilendirmek ve barışa giden yolu açmak değil midir? diye sormuştunuz.Evet bu meseleler duygu ve hamasi söylemlerle çözüleçek meseleler degil.Ayrıca buğün bu konuyla alakalı sayın Mikail YAPRAK ta, "Ermeni meselesin de Said Nursi ye kulak verilmedi"başlıklı bir yazı kaleme almış.Bunlar bütün okununca,olaylara geniş bir perspektiften görme fırsatımız oluyor.Konuya hassasiyetinizden dolayı teşekkür ederim. Not:Bu yorum buğünkü yazınız içindi,yanlışlıkla dünkü yazınıza göndermişim.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı