Eski Başbakanlardan Ahmet Davutoğlu, ”Krizin çözülmesinin ötesinde konuşulmasını engelliyorsanız düşünce üretilmesi üzerinden çözüm bekleyemezsiniz” dedi.
Avrasya Sanayi ve İş Adamları Derneği’nin (ASİAD) bu yılki Olağan Genel Kurulu’na yeni parti kurma hazırlığındaki Ahmet Davutoğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu da katıldı. Üç ismin de birer konuşma yaptığı toplantıda eski Başbakanlardan Ahmet Davutoğlu, fırsatları değerlendirme, vizyon üretme ve krizleri yönetmenin en asgarî şartının düşünce özgürlüğü olduğunu anlattı. Euronews’de yer alan habere göre, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Demokrasinin olmadığı, hukukun üstünlüğünün olmadığı, yargının bağımsız olmadığı, adaletin olmadığı bir ülke gelişmez, büyümez. Adaleti görmezden gelirseniz, ‘Benim her söylediğim kanundur, her söylediğim adalettir’ anlayışına teslim olursanız, Türkiye büyümez” dedi.
İŞ İNSANLARININ BİR ARAYA GELMESİ ÖNEMLİ
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, “Türkiye’de eğer işsizlik artıyorsa, resmi rakamlarla bile 5 milyona yaklaşmışsa, gayriresmi olarak 8-9 milyon insan işsizse, ekonomik yönden gelir seviyemiz yükseliyor, insanlar geçimlerini sağlıyor dememiz mümkün değil” dedi.Karamollaoğlu, Çin’in hızla büyümesinin, Avrupa’nın ekonomik yönden belli bir doymuşluğa gelmesinin ticareti hızlandıracağını belirterek, bu anlamda bölgedeki iş insanlarının bir araya gelmesinin önemli olduğunu söyledi.Dünyayı dikkate almadan politika oluşturulmasının pek kolay olmadığını ifade eden Karamollaoğlu, adaletin tam olarak gerçekleşmediği bir yerde huzuru ve barışı aramanın mümkün olmadığını dile getirdi.
Krizleri yönetmede düşünce hürriyeti şart
Eski Başbakanlardan Ahmet Davutoğlu da fırsatları değerlendirme, vizyon üretme ve krizleri yönetmenin en asgari şartının düşünce hürriyeti olduğunu anlattı. Hukukun üstünlüğünün önemini dile getiren Davutoğlu, rasyonel ekonomi yönetiminin hamasetle ve psikolojik dürtüleri tahrik ederek olamayacağını aktardı. Davutoğlu, “Krizleri yönetmemiz lâzım. Tüm fikirlere açık olmak lâzım. Krizi analiz edip engelleyerek süreci yöneteceksiniz. Krizin çözülmesinin ötesinde konuşulmasını engelliyorsanız düşünce üretilmesi üzerinden çözüm bekleyemezsiniz” dedi.