Hyundai’nin 2010 yılındaki en önemli yeniliklerinden biri olan ix35 modeli Avrupa ile aynı anda Türkiye’de satışa sunmasıydı. Hyundai’nin SUV-C segmentindeki başarılı Tucson modelinin yerine geçen ix35, ilk etapta 2.0 litre hacmindeki 184 PS’lik dizel motorla, iki farklı donanım paketi seçeneğiyle tüketicinin beğenisine sunuldu. Hyundai’nin 2000 yılından bu yana Santa Fe ve Tucson modelleriyle bütün dünyada edindiği SUV deneyimiyle birlikte güvenliği, kaliteyi ve teknolojiyi, ix35 modeliyle çok daha üst noktalara taşımayı isteyen Hyundai, bu anlamda ix35’in 2.0 litre motorunu yanına 1.6 litre motoru da  kattı.

ix35 bütünüyle Avrupalı tüketicilerin beklentilerine göre tasarlanmış; modern ve çekici... Akıcı tasarım çizgilerinin keskin hatlarla harmanlandığı araç sportif bir görünüme sahip. Tucson’un pek hoşa gitmeyen tasarımına rağmen yakaladığı satış düşünüldüğünde, ix35’in daha fazla başarılı olmasını beklemek gerekiyor. ix35’in tasarımda kat ettiği mesafe göz ardı edilemeyecek kadar fazla. Kaslı kaputu ve altıgen havalandırma ızgarası aracın güçlü kimliğini vurgulayan detaylar olarak göze çarpıyor. Profildeki “çift Z” şeklindeki karakter çizgilerinde ve yere yakın olan agresif duruşunda kendini fazlasıyla hissettiriyor. Ön ve arka çamurluk üstlerinden kapı içlerine kadar uzanan çizgiler ix35’e farklı bir hava katmış. Çift renkli stop grubunun yer aldığı arka kısım derli toplu duruyor. ix35’in 4410 mm’lik uzunluğu, 1820 mm’lik genişliği ve 1670 mm’lik yüksekliği, yerine geçtiği Tucson’a göre 85 mm daha uzun, 20 mm daha geniş ve 60 mm daha alçak. 2640 mm’lik dingil mesafesi ise Tucson’dan 10 mm daha uzun ve çok daha rahat ve geniş bir kullanım alanı sunuyor.

 

 

 

Hyundai ix35, ilk etapta Euro-5 emisyon kurallarına uyumlu olan 184 PS gücündeki R Serisi 2.0 litre dizel motor ve 6 ileri Shiftronic şanzımanla satışa sunuldu. Yılın son günlerinde ise 1.6 litre dizel motoru da görücüye çıktı. Hyundai’nin R Serisi dizel motorları 150 kişilik bir ekiple geliştirildi. Common-rail direkt enjeksiyonlu bu dizel motor 4000 d/d’de 184 PS maksimum güç  ve 1800 ile 2500 d/d arasında 392 Nm maksimum tork üretiyor. Bu motor gücünü yeni teknoloji ürünü olan 6 kademeli Shiftronic şanzıman ile yere aktarıyor. Dünyada 6 kademeli şanzımanı kendi bünyesinde geliştiren birkaç üreticiden biri olan Hyundai, yeni Shiftronic şanzımanı sayesinde hem yakıt tüketimini, hem de CO2 emisyon değerlerini düşürüyor. Şu an pazardaki en küçük, en kompakt ve en hafif 6 kademeli şanzıman olan Shiftronic, yerine geçtiği 5 kademeli şanzımana göre yüzde 12,2 oranında yakıt tasarrufu, yüzde 10 oranında daha düşük CO2 emisyonu ve yüzde 2,5 oranında arttırılmış 0-100 km/s hızlanma değerleri sunuyor. ix35 2.0 R Style, yeni 6 kademeli Shiftronic şanzıman ile test sürüşümüz esnasında 100 km’de ortalama 7,7 litre yakıt tüketti. 0-100 km/s hızlanmasını 10,1 saniyede gerçekleştiren ix35, 195 km/s’lik maksimum hıza ulaşıyor. Hyundai ix35’in düşük tüketimli ve emisyonlu motoru ve şanzımanının yanı sıra kullanım maliyetleri düşüren başka özellikleri de bulunuyor. Gösterge tablosunda hız ve devir saatlerinin ortasında bulunan “ECO” uyarı ışığı, sürücünün ix35’i ekonomik kullanıp kullanmadığını yeşil, beyaz ve kırmızı LED ışıklarla bildiriyor.

 

 

ix35, daha çok şehir içi kullanım düşünülerek geliştirilmiş bir araç olmasına rağmen arazi şartlarında da yeteneklerini sergileyebilecek düzeyde bir araç. 24.2’lik yaklaşma, 26,9’luk ayrılma ve 17 derecelik tepe açılarına sahip olan ix35’in yerden minimum yüksekliği 170 mm ve maksimum su geçiş yüksekliği de 500 mm. Elektronik kontrollü dört tekerlekten çekiş sistemine sahip olan ix35’te arzu edildiğinde manuel olarak da dört çekere geçilebiliyor ve 40 km/s hızın üstüne çıkıldığında sistem otomatik olarak devre dışı kalıyor. Ayrıca karlı, buzlu veya çamurlu zeminlerde dört çeker sistemi hemen devreye giriyor.

 

 

ix35’in dinamik tasarım anlayışının izleri kabin içinde de görülüyor. Daha konforlu hale getirilen iç mekânda, geniş diz mesafesi sunulurken tavan yüksekliği alçaltılmasına rağmen, iyi baş mesafesi elde ediliyor. Ferahlığını arttıran bir diğer unsur ise ön ve arka yolcular için sunulan çift bölmeli ve zararlı ışınları geçirmeyen panoramik cam tavan. Supervision teknolojili gösterge paneli, ix35 sürücülerinin bütün bilgileri rahat okumasını ve gözlerin daha az yorulmasını sağlıyor. Bütün ışıklandırma ise artık Hyundai ile özdeşleşen mavi renge sahip. İç mekânda birçok kullanışlı cep ve gözü bulunan ve artık daha büyük bir soğutmalı torpido gözüne sahip olan ix35’in 591 litrelik bagaj hacmi ise arka koltuklar yatırıldığında 1436 litreye kadar arttırılabiliyor. Direksiyonun sol alt tarafında ESP, DBC (yokuş iniş destek sistemi) ve diferansiyel kilidinin kontrol butonları bulunuyor. Geri vitese geçildiğinde aracın arka kısmını gösteren ekran dikiz aynasında beliriyor ve manevra yapmayı kolaylaştırıyor. Orta konsolda kullanılmış malzemenin kalitesi daha iyi olabilirdi.  Deri koltukların yan destekleri ve kalitesi ise iyi. Ayrıca test sürüşü aracımızda bütün yolcular için koltuk ısıtma sistemi mevcuttu.

 

 

ix35’İN süspansiyonları biraz sert gibi ve bu yüzden rahatsız edebilir. Az miktarda yol sesi alan otomobil yoldan gelene darbeleri iç mekânda az da olsa hissettiriyor. Bu sertliğin avantaj olduğu yer ise yol tutuşu. Kolay kolay çizgisinden ayrılmayan ix35, özellikle peş peşe girilen virajlarda önden kayma eğilimi gösteriyor. ESP’nin standart sunulduğu araç herhangi bir terslikte ESP’nin etkili dokunuşlarıyla tekrar yolunu bulabiliyor. Başarılı frenler, hassas ve hisli direksiyon sistemi ile yol almak gayet hoş. Otomatik vitesin tepki verme hızı rahatsız etmiyor. Geçişleri hemen hemen fark etmiyorsunuz. “Plus paketi” ile fiyatı 89 bin TL’yi bulan ix35, biraz yüksek değer gibi gözükebilir, ancak farklı duruşuyla bunu gözardı ettirebilir. Bu bağlamda test sürüşü sırasında yollarda aldığımız “tepkiler” de bunu destekliyor.