Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 09 Mayıs 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Mustafa ÖZCAN

Küçük Bush



Elysee Sarayı’nda Chirac’ın küçük halefi için ‘Küçük Napolyon’dan ziyade ‘Petit Bush Français’ yani ‘Küçük Bush’ diyorlar. Diyorlarsa sebebi olmalı. Zira her hal ü etvarında Sarko (Sarkozy) Bush Amerikasını örnek alıyor. Kendisine, Bush’un ilham perilerinden olan ‘30 yıl gecikmeli Fransa’nın Thatcher’i de deniliyor. Zira hepsinden bir karakter taşıyor. Küçük Napolyon denmesinin bazı haklı sebepleri var. Bunlardan birisi İsrail’le ilişkileri. Seçilmesinin ardından İsrail’de Yahudiler bayram etti. Belfaour’dan önce Yahudiler için ilk millî vatan taahhüdünde bulunan Napolyon olmuştur. Napolyon’un Mısır ve şarka hamlesi sonuç vermiş olsaydı İngilizler yerine İsrail’i Fransızlar kuracak veya kurduracaktı. Zaten İngilizler daha sonra Osmanlı İmparatorluğu’na karşı Fransız politikasını izlemişlerdir. Uluslaştırma ile Osmanlı’yı atomize etmişler ve bu da İsrail’in kuruluşunu hızlandırmış ve kolaylaştırmıştır.

Yahudi asıllı birisi olarak Sarkozy’nin İsrail’e tabiî bir meyli var. Bu cibilli ilgi Yahudilerin dikkatlerinden kaçmıyor. Buradaki ilgi somut bir ilgi. Her ne kadar sureten bu politikaya dengeleme makyajları yapılacaksa da özünde İsrail yanlısı olduğu inkâr edilemez. Bundan dolayı Filistinlilerin seçildikten sonraki tepkileri şöyle olmuştur: “Filistin’de Chirac sokağı var ama Sarkozy sokağı olacağını zannetmiyoruz...” Sarkozy sokağı bu durumda İsrail’e yakışsa gerektir. Sarkozy ‘küçük Bush’ olarak ülkesini küçük Amerika yapmanın yollarını aramaktadır. ABD’ye benzerlik sebeplerinden birisi de şudur: Amerikalı Yahudiler geleneksel olarak ‘gökkuşağı’ olarak görülen Demokrat Parti’ye oy verirlerdi. Ama Bush döneminde bu politikalarını terk ederek Bush’u desteklemişlerdir. Sarkozy ile birlikte Fransa’da da benzeri bir yaklaşımı benimseyerek ABD’de Demokrat tercihleri değiştirmeleri gibi Fransa’da da geleneksel olarak Sosyalistlere verdikleri oyları De Gaullist partiye kaydırmışlardır. Böylece de Gaullecü çizgiyi de tanınmaz hale getirmişlerdir. De Gaulle adına De Gaullecülüğü bitirmişlerdir.

***

Bir benzerini daha önce İngiltere’de Thatcher yapmıştır. Bunun için Sarkozy, Margaret Thatcher’in İngiltere için yaptıklarını 30 yıl gecikmeyle Fransa için yapmaya çalışacak. Bu da Fransa’da bir başka siyasî çizginin kırılması ve tahrifatından başka bir şey değildir. Bundan dolayı isme değil sıfata bakmak gerekir. Bazen isim sıfatı, bazen de sıfat ismi aşar. Bundan dolayı isme takılı kalanlar altlarındaki zeminin kaymış olduğunu çok geç fark ederler veya hiç fark edemezler. Bundan dolayı enstrümanlar sürekli gözden geçirilmelidir. Zira onlar arazlar nevindendir. Arazları cevherin yerine ikame ettiğinizde bazen yanlış yaptığınızı bile fark edemezsiniz. Dolayısıyla araçlar her zaman amaçların taşıyıcısı değillerdir. 2007’de Sarkozy’nin De Gaulle’ün siyasî mirasına yaptığını Margaret Thatcher veya nam-ı diğer Demir Lady 1979 yılında yapmıştı. Thatcher Muhafazakâr Parti’nin karakterini değiştirmişti. Küçük Bush’un marifetlerinden birisi de büyük Bush gibi bıçak sırtında keskin çözüm arayışları içinde olmasıdır. Keskin politikalar da kutuplaşmayı arttırıcı etki yapacaktır. Sözgelimi, Türkiye ile ilgili politikaları böyledir. Bu anlamda Sarkozy’nin zaferi Fransa’da Huntington’ın zaferidir.

Türkiye’nin adaylığına itiraz gerekçeleri her ne kadar coğrafî olarak gözüküyorsa da bu teoride gedikler var. Sözgelimi, Türkiye’nin konumu büyük oranda Asya’da olmasına rağmen kısmen de Avrupa’dadır. Halbuki Kıbrıs Rum tarafı tamamen Asya’dadır. Ama onun için de hazmedilebilir kriterini uyguluyor olabilirler. Fakat tutarlı olmadığı kesindir. Esasen mızıkçılığının ve istemezükçülüğünün arkasında medeniyet ayrımı ve dışlaması vardır. Kapadokya atfı (onlar AB’ye girerse İslâmcı haline gelirler demesi) kesinkes çatışmacı bir kafa yapısına sahip olduğunu gösteriyor. Rum kesiminden sonra Türkiye yerine İsrail’in alınması için bastırabilir.

***

Onun zaferi Avrupa’da Huntington ve Bernard Lewis teorilerinin zaferidir. Huntington da aslında Hitler anlayışının gecikmiş bir kopyasıdır ve bunu bugün Avrupa bağlamında ırkî değil de dinî düzeyde Bernard Lewis anlayışı temsil etmektedir. Bu anlamda Sarkozy’ye isyanın başını çeken Bastille’deki bir sütuna gençler şöyle bir duvar yazısı yazmışlar: “Sarko 2007 = Hitler 1933” ve Sarkozy’nin zaferini kutladığı gün Roma’nın Filistin’e atadığı Yahudi kralı Herod’un kabri bulunmuş. Tesadüf olmasa gerek. Canlı ile ölüsü buluştu galiba. Modern Roma’nın Fransa’ya atadığı vali veya kral da ‘küçük Bush’ lâkabıyla Sarkozy olmalıdır.

09.05.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (08.05.2007) - Neron seçildi

  (07.05.2007) - Erbakanizm- Erdoğanizm farkı

  (06.05.2007) - Baykal - Sarkozy

  (04.05.2007) - Sistemin adı

  (03.05.2007) - Blokaj

  (02.05.2007) - Sivil muhtıra

  (01.05.2007) - Gül darbesi

  (30.04.2007) - Tandoğan'dan sonra Çağlayan

  (29.04.2007) - Derhal erken seçim

  (27.04.2007) - Merkeze oturma mı, ele geçirme mi?

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004