Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 29 Haziran 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Halil USLU

Trabzon da bir değer



Çok eski geçmişe, çok derin kültüre sahip ve çok cihetlerle Türkiye’ye ve dış dünyaya ses veren Trabzon, 1461 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilerek Osmanlı Devletine katılmıştır. Yavuz Sultan Selim’in valilik yaptığı, Kanuni Sultan Süleyman’ın doğduğu ve 1868 yılında vilayet olan Trabzon, Türkiye’mizde ayrı bir değer. Böyle değerli bir şehrimizden, Yeni Asya Temsilciliği tarafından “Bir değer olarak demokrasi ve hoşgörü” başlıklı bir konferans dâveti aldım. Kendilerine geçtiğimiz hafta Trabzon Ticaret Odası konferans salonunda muhatap olduk.

Hasan Kücek’in açış ve takdim konuşması yaptığı, eski bakanlardan Eyüp Aşık’ın, siyasî parti temsilcilerinin, cemaatlerin önde gelenlerinin ve can dostlarımızın katıldığı gecede, kendi üslûbumuzla, mevcut birikimimizle rakamsal ve çeşitli misâllerle özetle dedik ki: “Dünyada 193 devletin 140’ı sandığa gidiyor, gidilen çok yerlerde de sancılar var, gidilmeyen yerlerde daha çok sancılar var. Hoşgörü hakimiyetinde ve gerçek demokrasinin tecellîsinde bu zorluklar kalkacaktır. Kur’ân’ın Asr Sûresi’nde “hakkı tavsiye edenlerin” kazançlı olduğu buyrulmuştur.

Bir kavim, bir aşiret, bir ilçe, bir Trabzon bir değer. İçlerindeki bir değersiz kişi için o kavme ve hatta o beldeye zulmetmek, hoşgörünün ve demokrasinin dışındadır. Fikirlerin hürriyeti, hakkın tecellisi, insanın öz hakkıdır. Vatana, millete, mukaddesata, ezan ve bayrağımıza, sancağımıza hakaret etmedikçe ve silâhlı eylemlere çanak tutmadıkça, kişi her fikrini sunmalıdır, yargılanması hoşgörü ve demokrasi dışıdır.

Dünyada 7 milyar, Türkiye 73 milyon. Bu büyük ailenin hepsi birer değer, fakat her birinin bakış değerleri farklı. Yunus Peygamber (as) var, merhum Yunus Emre var, bir de Yunus balığı var. İsimler aynı, fakat değerleri farklı. Eğer değerleri karıştırırsak hoşgörü de kaybolur, demokrasi de kaybolur. Değer kelimesine baktığımızda; karşımıza çok kelimeler çıkar: Kıymet, baha, erbab, yüksek vasıf, kalite, ehliyet, kabiliyet, güçlü, itibar, kadın, erkek, eğitim, mukaddes mefhumlar, maharetli, demokrasi, cumhuriyet, başörtüsü, selâm, vatan, bayrak, ezan, insan, hayat, aşk, muhabbet, spor, basın, talebe, okul, il, ilçe, insan vs.

Hoşgörü ve demokrasinin neşv ü nemâ bulacağı temel unsur, din ve imandır. Bunların hepsini, son din olan ve son mukaddes kitap olan İslâm ve Kur’ân’da Rabbimiz derc etmiştir. Meselâ: Maide Sûresi 32. âyet “Masum ve günahsız bir kişiyi öldürmek bütün insanlığı öldürmektir.” Bunun ışığında Hz. Mevlânâ “Bir kişiyi kurtarmak, bütün insanlığı kurtarmaktır” ve Hz. Bediüzzaman “Mü’minin ruhunda adâvet, kin, vahşet yoktur. En büyük bir düşmanıyla bir nev'î kardeşliği vardır”, Hz. Yunus Emre ise “Gönül yıkma, Kâ’be’yi yıkmış olursun” diyor. Bunları yakaladığımız zaman ülkelerin rengi değişecektir. Asr-ı Saadet modeli budur, beşeriyet buna ulaştıkça hoşgörü ve gerçek demokrasi hâkim olacaktır. Katma değer vergisi olur da, bu hakikatlerin değeri olmaz mı?

Dünya Sağlık Örgütü’nün tesbitlerine göre, yılda 56 milyon kişi çeşitli sebeplerden ölmektedir. Dünyada 200 milyon çocuk insanlık dışı şartlarda çalıştırılıyor, 100 milyon çocuk sokaklarda yaşıyor... Türkiye’de son 5 yılda aile içi şiddet sonucu 1300 kadın ve kız öldürülmüş. “Irak’a demokrasi getireceğiz” diyenler kan ve katliâm getirdiler. Ortadoğuyu ateş çemberine soktular. Yaşamayanlar yaşatamazlar. Dünya ailesinde yalnız 2000 yılında, bir milyon kişi intihar etmiş. 300 milyonluk ABD’de her 4 aileden biri boşanıyor. 1 milyar 300 milyonluk Çin’de zulme uğrayan kadınlar büyük çoğunlukta. Hz. Mevlânâ “Görmedim arpa ekenin buğday biçtiğini” diyor. Elbette ne ekersen, onu biçeceksin. Gerçek hoşgörü ve demokrasi için mücadele edenler vardır ve olacaktır inşaallah.

Trabzonlular bırakmadılar, düğünlerde, yaylalarında, okuma programlarında konuşmalar yaptım, kendilerini çok aktif ve heyecanlı buldum. Onları ayrı bir makalede yazacağım. Emeği geçen başta A. Şahintürk, İ. Seyda, M. Er ve bütün can dostlarına binler tebrik ve teşekkürler...

29.06.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (22.06.2007) - Seyyid Harun diyarında sevgi

  (15.06.2007) - 40 yıl sonra

  (01.06.2007) - 27 Mayıs ve Demokrat Parti

  (25.05.2007) - Kızılalan Yaylası

  (18.05.2007) - Din umumun malıdır

  (11.05.2007) - Vakıfların zarureti

  (04.05.2007) - Sevgi şelâlesi ve muhabbet meşalesi

  (27.04.2007) - Verdiğin ne, aldığın ne?

  (20.04.2007) - Gemlik'te görkemli gece

  (13.04.2007) - Tokat ilinde sevgi

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004