"Gerçekten" haber verir 24 Eylül 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Mustafa ÖZCAN

Siyasetin Panter Emel’leri



NEDENDİR bilinmez, ama 20 ve 21’inci yüzyıl edilgen değil, etken kadının yüzyılı. Kadın, modernizmin en etkileyici figürü. Bu etkin kadın gözünü en son siyasete dikti. Burada da kadının fendi erkeği yenmek üzere. İsrail’de ikinci kadın başbakan yolda. Lâkabı da ‘Korkunç Eytan’ın kızı’. Kadınların yükselişi sürüyor. Bu dünya için saadet mi, felâket mi zamanla belli olacak. Yalnız siyasetteki kadınlar kimyalarını değiştirmiş durumdalar. Kadının siyasetteki yükselişiyle birlikte meleklere benzetilen kadın karakteri gitmiş yerine cadı karakteri ağır basmaya başlamıştır. Bunun en çarpıcı misallerinden birisi olan Korkunç Eytan’ın kızı lâkabıyla ünlenen Tzipi Livni’nin ‘güvercinim, ama gerekirse tetiğe basmakta tereddüt etmem’ diyerek şahinliğini ortaya koymasıdır.

Hillary de Obama ile delege seçimi kritik bir aşamada iken delegeleri kazanabilmek için Ahmedinejad’ın üslubuna başvurmaktan çekinmemiştir. Nejad, ‘İsrail’i haritadan sileriz’ derken Hillary de ‘İran’ın İsrail’e saldırması halinde İran’ı yok ederiz’ demişti. Bir panter üslubuyla İsrail’e vekaleten İran’la başa baş dişe diş mücadele edeceğini haber vermişti. Bunun üzerine The Independent yazarlarından Yasmin Alibhai-Brown: “Bir kadın olarak Hillary’nin söylediklerinden utandım ve rencide oldum" demiştir. Siyasî ihtiras uğruna bunları söylemek gerçekten de utandırıcı. Yasmin Alibhai-Brown’un deyimiyle insanın yerin dibine giresi geliyor. Eskiden ‘kadın elinin değdiği yumuşar ve düzelir’ deniyordu, ama modern kadınlara bir şeyler oldu. Namahrem nazarı mı değdi nedir? Yumuşak güç olacakları yerde erkeklerin haşinliğine ve sertliğine özeniyorlar. Bunun nedeni ne olabilir? Ya da kimyalarını değiştiren faktör nedir? Kanaatimce fıtrî ve tabiî alanlarının dışına çıkmaları olmalı. Fıtrî alanlarının dışına çıktıkları oranda dişilik tabiatlarına da yabancılaşıyorlar ve rahimiyeti sembolize etmek yerine yok ediciliği sembolize ediyorlar. Laf da anlamıyorlar. Siyasetin Panter Emel’leri (Emel Yıldız) oluyorlar. Allah dünyayı, kimyasını ve fıtratını bozmuş ve kendine yabancılaşmış kadınlardan korusun.

***

Bir başka Panter Emel ise Sarah Palin. İstikbal vadeden ve hatta yaşlı McCain’in—Allah gecinden versin—bir kalp sektesi veya beklenmeyen ölümü karşısında onun yerine geçmesi de muhtemel kadın siyasetçi. McCain’le ilgili senaryolar işlemese bile tabiî olarak 2012 yılının en tabii adayı. Zira o zamana kadar McCain tabiî seleksiyonla aramızdan ayrılmasa bile çok yaşlanacaktır ve eli ayağı tutmayacağı için yerine Palin aday olabilecektir. Tabiî ki bu varsayım veya ihtimal tek bir şarta bağlı. O da, 2008 seçimlerini Obama karşında McCain-Palin ikilisinin kazanması durumunda. Palin ise hem kadın şahin hem de Neocon şahinlerden birisi. Bilindiği gibi Neocon gurular daha önce oğul Bush’u keşfetmişler ve onu siyaset sahnesine sürmüşlerdi. Palin’i de yine onlar keşfetmişler ve siyaset sahnesine sürmüşler. Esasında bizler Obama’nın, yardımcılığına Hillary yerine Biden’ı geçirmesi üzerine McCain’in böyle bir mukabelede bulunduğunu zannediyorduk. Meğerse işin aslı, faslı ve kazın ayağı başkaymış. Neoconlar, Palin’i 2007 Temmuz’unda keşfetmişler ve uygun zamanda mermiyi namluya sürmüşler. Palin’i Cumhuriyetçilerin gelecekteki lideri olarak belirlemişler ve televizyona çıkmadan iki hafta önce de kendisini brifinge almışlar. Palin de onların yüzlerini kara çıkarmadı. Sözleriyle erkek şahinleri bile geride bıraktı. Biden bundan birkaç yıl öne İsrail’e gittiğinde ‘artık kendinizi nükleer bir İran’a alıştırmaya bakın’ derken Palin, İsrail’in İran’a misilleme ve saldırı hakkını onayladığını ve desteklediğini söylemiştir. Biden İsrail’i şok ederken Sarkozy’nin Fas asıllı Adalet Bakanı gibi Palin, İsrail’i gayet memnun etmiştir. Bununla da kalmamış ve McCain ile birlikte Gürcistan’a yönelik ilgisini hiç tavsatmayan Palin gerekirse Gürcistan için Rusya ile savaşabileceklerini söylemiştir. Yani Putin ve Medvedev’in Soğuk Savaş tehditlerine karşı sıcak bir savaştan bahsetmiştir. Irak politikası da Bush’dan daha şahince. Bir oğlunu cepheye süren Palin Amerikan ordusunun Irak’a ilâhî bir misyonla gittiğini ve Amerikan askerlerini bu bölgeye Allah’ın gönderdiğini savunmuştur. Bu aslında, Şarm el Şeyh’de Bush’un sözlerinin bir in’ikası ve yansımasından ibarettir. Bush burada Filistinli liderlere şöyle söyleyecektir: “Allah bana git Irak’ı vur dedi, gittim vurdum. İkinci emri, Filistin devletini kurmaktır; evelallah bunu da yapacağım…”

***

Nedense Bush ve Palin Allah’ın birinci (Irak’ı vurma) emrini yapıyorlar da ikinci emrini (Filistin’i kurma) savsaklıyorlar. 2008 yılında siyasetin yarı finaline kalan kadınlar 2012’de finale çıkıyorlar. 2012 seçimlerinin Hillary ile Palin arasında geçmesi bekleniyor. Bahiscilerin şimdiden siyasî tahminleri bu yönde. Eğer Obama bu seçimleri kaybedecekse Hillary’i dışlaması yüzünden kaybedecek. McCain de kazanacaksa Palinmania yüzünden kazanacak. Palin bunun farkındadır. ABC’ye yaptığı bir değerlendirmede: “Bence Obama, Hillary’i başkan yardımcısı adayı seçmediğine bin pişman. Onu hangi cesaret ve cüretle bir kenara ittiyse, Hillary bunun üstesinden iyi geldi…” demiştir. Biden de gaflarından birisini bu konuda yapmış ve şöyle demiştir: “Hillary Clinton benden daha iyi bir başkan yardımcısı olabilirdi.” Bu Amerikan tabiriyle gerçekte doğru, ama siyaseten yanlış biri ifade olmuştur. Velhasıl, Panter Emel’ler siyasetin dümenine geçiyor.

24.09.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (23.09.2008) - Zehir ve panzehir olan zıt portreler

  (22.09.2008) - Kardavi’ye niçin saldırıyorlar?

  (21.09.2008) - Evren mi, Sedat mı?

  (20.09.2008) - İmamu’l müttakin

  (18.09.2008) - Ana akımın kahramanı

  (17.09.2008) - Meçhule giden generaller

  (16.09.2008) - İsra ve zeval

  (15.09.2008) - Kevnî âyetlere dair ilmî i’caz

  (14.09.2008) - Nirvana’ya yolculuk

  (12.09.2008) - 11 Eylül ve Yeşil’i

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır