"Gerçekten" haber verir 30 Aralık 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Cevher İLHAN

Katliâm yanlarına “kâr” kalmamalı…



İsrail saldırısı devam ediyor. Cumartesi günü Gazze’de en kalabalık saatlerde başlayan ve Hamas yönetim merkezleriyle birlikte evleri, okulları, caddeleri ve mahalleri hedef alan hava operasyonda üç yüz ölü ve bine yakın yaralı var. Bombardımanla yıkılan binaların enkazı altında daha yüzlerce ölü çıkacağı tahmin ediliyor.

Elektrik ve su şebekesi, yollar tahrip edilmiş. Zaten gıda ve ilâç ambargosu altındaki Gazze’nin alt yapısı çökmüş durumda. Protestoları nazara almayan Telaviv, açık açık operasyonların süreceğini ve karadan da Gazze’ye girebileceğini açıklıyor.

Gazze’ye yüz tondan fazla bomba atan İsrail ordusu, önceki gün de İslâm Üniversitesini bombaladı. Batı Şeria’ya da saldırıyor. İsrail tankları sınırda bekliyor, karadan da saldırıya hazırlanıyor.

Belli ki İsrail’in amacı bütünüyle Filistin halkını yok etmek. Bunun için iktidar ve muhalefetiyle topyekûn bir zihnî blokaj içinde; sistemli bir soykırım yürütüyor.

Telaviv dünyayı takmıyor. Türkiye’nin geçici üye olarak bulunduğu BM Güvenlik Konseyi’nden bir “kınama” dahi çıkmadı. Genel Sekreter Ban Ki-Mun, sâdece şiddete son verilmesi çağrısında bulundu…

ANKARA, İSRAİL’LE İŞBİRLİĞİNE GİTTİ

Gerçek şu ki AKP hükûmeti, son altı yılda İsrail’e her türlü desteği verdi ve işbirliğine gitti. İsrail Cumhurbaşkanı Peres’i Filistin Devlet Başkanı Abbas’la yanyana ilk defa TBMM’de konuşturdu; Annapolis öncesi görüştürdü. Fakat Türkiye Annapolis’e çağrılmadığı gibi tek kelimelik bir “teşekkür” dahi esirgendi.

Ankara, Washington’un küresel hegemonyası ve çıkarları hesabına ve İsrail`in güvenliği uğruna yaptığı işgallere karşı bağımsızlık mücadelesini verenleri “terörist” ilân eden ABD ve İsrail’in “terör konsepti”ne katıldı. Başbakan Erdoğan, “İsrail ve Türkiye terörden çok çekmiş iki ülkedir” diyen eski “Siyonist savaşçı” Şaron’la birlikte “terörle mücadele işbirliği anlaşması”na da imza attı.

Yine AKP siyasî iktidarı döneminde Cumhurbaşkanından Başbakana yetkililer defalarca İsrail’e gittiler. Daha geçen hafta İsrail Başbakanı Olmert Ankara’ya gelip Gül ve Erdoğan’la görüştü. Ne var ki Ankara bu süreçte ne Telaviv hükûmetinin Filistin mülteci kamplarında yaptığı zulümü sorguladı ne de altı aydır İsrail’in hazırlandığı dünya basınına bile yansıyan saldırıların sebebini sordu.

Olmert’in bizzat Erdoğan’dan istediği “tarihî araştırma heyeti”nin, Kudüs’te Mescid-i Aksâ’nın civarındaki kazılarda İslâmî eserleri tahribine dair raporun gereğini yerine getirmedi. Türkiye’ye verilen sözü çiğnedi. Ama Ankara âdeta üstüne yattı; bu oldubitti yıkımı bir defa daha gündeme getirmedi.

Ankara, Şaron’un bütün dünyaya rağmen pervâsızca ördüğü “utanç duvarı”nı mesele etmedi. Zaman zaman İsrail başbakanlarına “bir dostun ikazı” olarak seslenen Erdoğan, Şaron’la arasında kurulan direkt telefon hattından göz göre göre Filistin halkını kuşatıp ablukaya alan tel örgülü duvarın komşuluğa ve “barış” iddialarına uymadığını hatırlatmadı.

“KINAMALAR” İSRAİL’İ CAYDIRMIYOR

Bunun içindir ki Ankara, evvela Gül’ün Dışişleri Bakanı iken ABD’nin büyük Ortadoğu projesine övgüler yağdırıp “Türkiye’nin bölge vizyonuyla örtüştüğü” saplantısından, Amerikan Dışişleri Bakanı Rice’a, “BOP Türkiye’nin dış politika ilkelerine uygun, ABD ile hareket ediyoruz” cenderesinden çıkmalı.

Keza “Türkiye’nin Ortadoğu’da stratejik bir görevi var; ‘geniş Ortadoğu ve Afrika projesi’nin eş başkanlarından bir tanesiyiz, bunun gereğini yapıyoruz” diyen Erdoğan’ın, The Washington Post’ta ve New York’taki Yahudi lobilerinde tekrarladığı “ABD ile aynı saftayız, aynı hedefe yürüyoruz” cümlesinde özetlenen “paylaşılan küresel stratejik vizyon” kıskacından kurtulmalı…

Kısacası kırk yıldır işgal ettiği topraklarda hoyratça Filistin halkını katleden ve zulmü sürdüren İsrail’in durdurulması için öncelikle, “Tanrının İsrail’e hizmetçilik görevini verdiğine” inanan Evanjelist Neocon’ların politikaları terk edilmeli.

Gözler Türkiye’nin üzerinde. Ne var ki asırlarca Filistin’in hâmiliğini yapan Osmanlı’nın verâsetini taşıyan Türkiye, Filistin’i ve İslâm’ın üçüncü mukaddes beldesi Kudüs’ü işgal eden İsrail’e ciddî bir tavır almış değil; Ankara yine “kınamak”la kalıyor…

Bu yüzden tamamen İsrail tabusuna teslim olan Washington, AB’nin tanıma irâdesini belirlediği bölgenin seçilen meşru yönetimi HAMAS’ı “suçlu” buluyor. Filistinlilerin ülkelerini savunmasını “terörist faaliyetler” olarak görüyor.

Cumhurbaşkanı, İsrail’i “endişe verici” operasyondan dönme çağrısıyla iktifa ediyor. Başbakan, “şiddet şiddeti getirir” uyarısıyla saldırıyı “insanlık suçu” diye yorumlamakla yetiniyor.

Başta Türkiye olmak üzere bölge ve Müslüman ülkelerin İsrail’le işbirliği ve anlaşmaları sürüyor. ABD’nin Irak işgaliyle uğradığı küresel ekonomik krize karşı 300 milyar dolarlık yardım talep ettiği “müttefikleri” Müslüman Körfez ve komşu ülkeleri “kınamakla” geçiştiriyor.

Oysa altmış yılda görüldü ki, “kınamalar” ve “diplomatik demeçler” İsrail’i caydırmıyor; aksine daha da cür’etlendiriyor. Bundandır ki Ankara’nın biran evvel daha etkili ve ciddî yaptırımlara başvurması gerekiyor.

Aksi halde İslâm dünyasında ve Anadolu’da meydanları dolduran mitingler ve tel’inler, hükûmetin ciddî tedbirleriyle yaptırıma dönüşmedikçe, İsrail’in yaptığı soykırım ve vahşet yanında kalıyor…

İsrail’in yaptığı katliâmlar artık “kâr” kalmamalı…

30.12.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (29.12.2008) - Kuru kınamalarla İsrail durdurulamaz...

  (27.12.2008) - Akıbetsiz “dış politika açılımları”

  (26.12.2008) - AKP’nin açılımları (2)

  (25.12.2008) - AKP’nin açılımları (1)

  (24.12.2008) - “Özür kampanyası” ve Ermeni meselesi…(2)

  (23.12.2008) - “Özür kampanyası” ve Ermeni meselesi…(1)

  (21.12.2008) - Sosyal patlama! (2)

  (20.12.2008) - Sosyal patlama! (1)

  (19.12.2008) - Travma...

  (18.12.2008) - Bağdat direniyor, ama Ankara tutuk…

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır