31 Mayıs 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Hasan GÜNEŞ

İNSANLIĞI DİRİLTMEK


A+ | A-

Bir zamanlar Vietnam savaşı meşhurdu. Artan kayıpları karşısında Amerikan ordusu hem kaçakları önlemek hem de propaganda maksatlı olarak duvarları afişlerle donatmıştı. Dikkat çeken afişlerden birisi de: “Orduya katıl, yeni insanlarla tanış!”

Öyle ya! Hareketsizlikten ve monoton bir hayattan sıkılan genç, orduya katılacak, yeni ülkeler yeni memleketler ve çok farklı insanlar görecek, tanıyıp tanışacaklardı. Fakat savaş suçları ve katliâmlar arttıkça bütün dünya ile birlikte ABD’de de savaş karşıtlığı tahminlerin ötesinde yükselişe geçmişti. Bilhassa, bir Amerikan subayının sokakta bir Vietnamlı’yı tabancayla öldürürken çekilen fotoğrafı ve yüz ifadeleri büyük bir infiâle sebep olmuştu. Artık muhalif gençler, elde boya ve fırça, “Yeni insanlarla tanış” afişinin devamına “ve onları öldür” ilâvesini yazıyordu. Ordu, afişleri kısa zamanda kaldırmak zorunda kalmıştı.

Evet bir fotoğraf, bir afiş ve bir slogan, sembol hâline gelerek çok şeyin değişmesine sebep olabiliyor. Çünkü bir cinayetin arkasında milyonlar cinayet saklı. Kur’ân-ı Kerim ferman ediyor: “Kim, bir cana kıymamış veya yeryüzünde fesat çıkarmamış birisini öldürürse, bütün insanları öldürmüş gibidir. Kim de birisini diriltirse, bütün insanları diriltmiş gibi olur.”

Her bir can, her bir insan ayrı bir âlem, ona göre dünya ya da âlem tek başına kendisi. Çünkü kendisi öldüğü zaman onun için âlem de, dünya da bitmiştir. Başkası ya da üçüncü şahıs olarak anlamak zor olsa da, kendimizi öldürülen masumun yerine koyduğumuzda Kur’ân’ın bu hakikatini kavramak daha kolaydır. Kudretin nazarında, bir insanı yaratmak ile bütün insanlığı yaratmak açısından nasıl bir fark yoksa, hukuk açısından da Cenâb-ı Hakk’ın nazarında bir insanın hukuku ile bütün insanların hukuku aynı derecede kıymetlidir.

Âyette geçen “diriltmek” ifadesi için genellikle yaşatmak izahları yapılır. Savaşları, anarşiyi, terörü ve kargaşayı önlemek, hastalıklara çare bulmak, insana hizmeti öne almak, tek bir insanı kurtarmak için bile olsa önemlidir. Çünkü bir fotoğraf karesi ya da bir afişin yaptığı gibi milyonların hayatını kurtaracak bir davranışın ve bir anlayışın tetikleyicisi olabilir.

Gerçekte tarihteki pek çok cinayet, yüz binlerin hayatına mal olan katliâmlar birkaç canın, koca memleket menfaati ya da ideolojiler karşısında önemli olmadığı anlayışından çıkmıştır. Yangın gibi bazı şeyler başlarken kolaydır, elinizdedir; fakat başladıktan sonra kontrolden çıkar ve nerede duracağını bilemezsiniz. Kur’ân-ı Kerim onun için bu zulümlerin önünü kesmek ve kapıyı kapamak için bu değişmez prensipleri vazetmiştir.

Hakikaten hayat bu kadar önemli ve hayata hizmet de bu kadar değerli olmakla birlikte insanın yaptığı diriltmek değil, var olan hayatı devam ettirmektir. Bir mânâda âyet, bu muazzam hizmetin ehemmiyetini ifade için mecazî bir mânâ yüklemiştir. Fakat başka bir yönden bakacak olursak, Risâle-i Nur’un çok yerlerinde ifade edildiği gibi, bu kısacık fâni ve geçici hayatı kurtarmaktan daha önemli bir vazife; bâkî ve ebedî bir hayatı kazandırmaktır. Korkunç bir cehennem azabından kurtarmaktır. Yeryüzü kadar bâki bir mülkün verileceği milyonlar senelik bir hayatı kazandırmaktır. Bu mânâda, izn-i İlâhî ile, sanki bir ölüyü diriltmek gibidir. Haşir meydanında, kabirden dirilerek kalkıp gelecek olan bir kişiye hayatının hayatı olan iman nuruna vesile olmaktır.

Şüphesiz öbür dünyadaki hayat da burada kazanılır. Bu sebeple buradaki hayat da en önemli sermayemizdir ve bu dünya hayatının da hayatı, esası iman iledir. İmanın olmadığı bir hayat yaşıyor da olsa, ölüdür. Çünkü fânidir, geçicidir ve bu sebeple kıymetsizdir. Yaratıcı ile olan irtibatını kestiği için sahipsiz ve iman nurundan mahrum olduğundan mânevî hayatının merkezi olan kalbi küfür karanlıklıkları içerisindedir ve ölü hükmündedir.

Bu sebeplerle, ölmüş kalpleri iman nuru ile diriltmek, cansız ruhlara âb-ı hayat olan iman suyunu vermek insanoğlunun yapabileceği en mühim ve en büyük hizmettir. Bu hizmetin büyüklüğünü anlamak için, Peygamberimizi (asm) dinleyelim: “Bir tek adam seninle hidâyete gelse, sahrâ dolusu kırmızı koyun ve keçilerden daha hayırlıdır.”

Hayat hakkı bakımından nasıl bir kişi insanlık kadar önemliyse, iman açısından da en az o kadar önemlidir. Hizmetin devamlılığı yönünden ise sonuçları muazzamdır. İslâm tarihinden bilindiği gibi, meşhur pek çok sahabinin Müslüman olmasında Hz. Ebû Bekir’in (r.a.) bizzat gayreti ve hizmeti vardır. Bu açıdan bakıldığında, geçen asırlar da dikkate alınırsa, belki milyarlarca kişinin hidayetinde bir kişinin birebir hizmeti vardır denilebilir. Evet bir insanı diriltmek bütün insanlığı diriltmek gibidir.

Gerçek hayat imanda olmakla birlikte, hareket ve faaliyetin de hayat için vazgeçilmez olduğunu unutmayalım. Öyleyse gelin, hayatımızı hizmetle hayatlandıralım, yeni insanlarla tanışalım ve onların diriltilmesine, ihyâsına vesile olalım. Öldürenlerin hem de ebedî olarak, bu kadar çok olduğu bir dünyada buna her zamankinden daha çok ihtiyaç var…

31.05.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (27.11.2008) - Faaliyet ve câzibe

  (06.11.2008) - Kâinat kitabının nuru

  (26.10.2008) - Medeniyetler çatışması ve kriz

  (08.06.2008) - Öğretmen ve fenlerin dili

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl
Reklam Linkleri: Risale Yorum- Risale Çocuk- Yemek Tarifleri - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Satılık Tekne- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis