12 Kasım 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Faruk ÇAKIR

Şimdi bunlar mescid de ister


A+ | A-

Üniversitelerdeki başörtüsü yasağının kısmen yumuşaması ile birlikte, kanunlu ya da kanunsuz olarak başka yerlerde sürdürülmeye çalışılan yasaklar tartışılmaya açıldı. Baştan beri kanunsuz yasağı savunanlar, üniversitedeki yasağın kısmen dahi olsa yumuşamasına alışmaya çalışırken, kendilerince daha fazla geri adım atmamış olmak için “ilkokulda başörtüsü olmaz” demeye başladılar.

Oldum olası başörtüsü yasağını savunmuş kişilerin bu söylemini anlamak mümkün. Çünkü onlar açısından başörtüsü ‘sokakta’ dahi takılamaz. Nitekim bir dönem Milli Eğitim Bakanlığı yapan Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancioğlu, başörtüsünün ancak evin içinde serbest olabileceğini açıklamıştı. (2002) Elbette bu görüşte olan başkaları da vardır, ama niyetlerini gizlemeyi tercih ederler.

Yasakçıların itirazlarını kabul etmesek de anlamamız mümkündür. Fakat kendileri de başörtüsü yasağının muhatabı olmuş kişilerin hiç gereği yokken ‘ilkokulda başörtüsü olmaz’ demesini ne anlamak, ne de kabul etmek mümkündür.

Konu ile ilgili tartışmalar devam ederken, mütedeyyin aileler de ‘ilkokulda başörtüsü yasak kalsın’ diyenlere itirazlarını yükseltiyorlar. Nitekim, bu konuda olumsuz görüş beyan edenler de geri adım atma sürecine girdiler.

Bir defa daha hatırlatmak lâzım ki, arzu eden; ‘ergen olmadığı halde’ başörtüsü takabilir ve bu şekilde ilkokula da gitmek isteyebilir. Bu talepleri, hele hele cahillikle açıklamaya çalışmak çok yanlış ve bir o kadar da tutarsızdır. Mütedeyyin ailelerin çocuklarını erken yaşta tesettüre teşvik etmesi niçin ‘cahil’lik olsun? Hem, meselâ Avrupa ülkelerinde okuyan ilkokul öğrencileri başlarını örterek okuyabiliyorsa; aynı şey Türkiye’de niçin olmasın? Neticede bu bir talep işidir. Bugün itibarıyla yoğunluklu olarak böyle bir talebin dile getirilmediği doğrudur. Ama bu durum bile ailelerin çocuklarını başı örtülü olarak ilkokula göndermek istemediği şeklinde yorumlanamaz. Aksine, “Aman çocuğuma zarar gelmesin. Öğretmeni notla cezalandırmasın” düşüncesiyle hareket ediliyor. Bunu test etmenin yolu, yasağı sona erdirmek ve serbest bırakmaktır. Serbest bırakın ve bakın bakalım kaç öğrenci başı örtülü olarak ilkokula gidiyor?

“İlkokulda başörtüsü olmaz” diyenler, “okullarda mescid olmaz” da diyorlar. Niçin olmasın? “Başörtüsüne izin verilirse, mescid de isterler” diyenleri duyuyoruz. Okullarda mescidi bugün değil, dün de istedik! Öğrencilerden böyle bir talep gelmesi durumunda buna “hayır” demek mümkün değil. Kim hayır derse, ‘ibadet hürriyeti’ne mani olmuş olur. Bütün okullarımızda, devlet dairelerinde ve ihtiyaç duyulan her yerde mescid de olmalıdır. Tek şart, bu konuda telep olması.

Türkiye’deki bu tartışmalar, KKTC’den de merakla izleniyor. KKTC’de doktor olarak hizmet verdiğini ifade eden bir okuyucumuz, önemli bir bilgiyi bizimle paylaştı. Buna göre, yakın bir süre önce Kıbrıs Rum Kesimindeki ilkokullara başörtülü olarak gidilebileceği yönünde bir karar alınmış ve bu karar şu anda uygulanıyormuş. Düşünün, Kıbrıs Rum kesiminde serbest olan başörtüsü, KKTC’de ve ‘anavatan’ Türkiye’de nasıl yasak olabilir?

Aynı okuyucumuz, Cumhurbaşkanının eşi bayan Gül’ün, İngiltere gibi bir ülkede “ilkokulda başörtüsü olmaz” anlamındaki sözü sarfetmesini de çok yadırgamış. Diyor ki, “Bayan Gül’ün yasağı savunduğu İngiltere’de, ilkokulda okuyan çocuklar başları örtülü olarak okula gidebiliyorlar. Bu sözlere İngiltere’deki Müslümanlar da çok şaşırmış olmalı.”

Bu yanlışı hiç kimse savunamaz. İnşallah, talep olan her yerde, mescid de açılacak, başörtüsü yasağı da sona erecek. Tekrarlayalım ve dua edelim: Her kademede...

12.11.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (11.11.2010) - Yasakçı anlayış, reforma da engel

  (10.11.2010) - Ne hakla?

  (09.11.2010) - Asırlık çınarlar

  (08.11.2010) - Diyanetin görevi neydi?

  (07.11.2010) - Eğitimde model 4X4 olsun

  (06.11.2010) - Ortak kanaat: Kemalizmle olmaz!

  (05.11.2010) - Sav krizi yine hac mevsimine denk geldi!

  (04.11.2010) - Yanlıştan vazgeç, doğruda ısrar et

  (03.11.2010) - Sular akmasın mı?

  (02.11.2010) - Özür sırasına giriniz!


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  YENİ ASYA NEŞRİYAT

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.