Gazeteci Yazar Fehim Taştekin, 57 İslam ülkesinin Riyad’da yaptığı toplantıdan İsrail’i durduracak bir ağırlık çıkmadığını söyledi.
Gazeteci yazar Fehim Taştekin, 57 İslam ülkesinin liderleri ve hükümet başkanlarının, İsrail’in Filistin halkına saldırılarını ele almak üzere yaptığı toplantı sonrası açıkladıkları bildiri ile ilgili yazdı. Gazete Duvar’da yazan Taştekin, “Arap ve İslam aleminden 57 ülkenin buluşması Gazze’de soykırım yapan İsrail’i titretti mi? Şu şaaşalı zirveden savaşı durduracak bir ağırlık çıktı mı? İsrail hiç tınmadığına göre yanıt olumsuz. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ne kadar mühim bir iş başardıklarına dair “maiyetindeki gazetecilere” uzun uzun anlattıklarına bakılırsa İsrail’in hayli tırsmış olması gerekirdi. Doğrusu savaşın 36’ncı gününde ancak toplanabilmiş Arap ve İslam ülkelerinin kendi içlerindeki derin çelişkiler ve çıkar ilişkileri ortak bir tutuma izin vermiyor” dedi.

Böyle bir ülke var mı?
“Bildiriye giren “terörist yerleşimciler”, “ablukanın kırılması” ve “nükleer silahlar” gibi ifadelere büyük anlam yüklüyor” diyen Taştekin şunları söyledi: “Ablukayı kırma ifadesinin eyleme geçmek isteyen ülkeler için referans olacağını savunuyor. Böyle bir ülke var mı? Ablukayı kırma girişimi olarak Mavi Marmara eyleminin arkasında duramayan, kurbanların kanını paraya çeviren, Türk yargısında açılmış davayı kapatıp İsrailli yetkililere dokunulmayacakları güvencesi veren, buna itiraz edenleri de “Giderken bana mı sordunuz” diye azarlayan bir lider eylemsellikten bahsediyor. İsrail’le ilişkileri kesmek gibi bir şeyin uluslararası diplomaside olamayacağını savunan, yaptırım sözünden ifrit olan bir lider; Türkiye’den İsrail limanlarına yanaşan gemilerden hiç rahatsız olmayan, Ceyhan Limanı’ndan yüklenen petrole kesintisizlik garantisi veren, ABD ile ilişkilere neredeyse kutsallık atfeden; Suriye’de vekalet savaşında koç başlığı yaparak İsrail’e en büyük iyiliği yapan; yasadışı ikili anlaşmayla Kürdistan/Kerkük petrolünün İsrail’e ulaşmasına aracılık eden; bu yüzden Türkiye’yi de tazminata mahkum ettiren…”

Laf-ı güzaf!
Eyleme yönelik sözlerin hepsinin yine söz olarak kalacağını söyleyen Taştekin, “Eylemsiz eylemcilikten “büyük ülke” mefkuresi çıkartıyor! İrlanda’dan bile Türkiye’den daha fazla İsrail’e acıtacak çıkışlar geliyor. Londra’da yüzbinlerin sesi 57 ülkeninkinden daha fazla etki yapıyor. Fransızlar yavaş yavaş Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a nedamet getirtiyor. Erdoğan’ın eylem setinde işgali bitirmeye yönelik ne var? Hiçbir şey! Erdoğan zirvedeki havaya göre bazı önemli kararlar alacağını söylemiş ve merakları celbetmişti. Zirveden çok memnun kaldığına göre o kararlara ne oldu? “Laf değil icraat” da sonuçta laf! Hatta laf-ı güzaf!” dedi.

Riyad zirvesi şaşırtmadı
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları devam ederken geçtiğimiz hafta sonu Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da Arap Birliği ve İslam İşbirliği Teşkilatı Gazze gündemiyle toplandı. Ancak beklendiği üzere zirveden herhangi bir somut adım çıkmadı. Birçok Arap gazetesinde zirveyle ilgili ağır eleştiriler vardı. Zira zirveden önce medyadaki genel tutum da “bu zirveden bir şey çıkmaz” şeklindeydi. Bazı gazeteler kendi ülkesinin devlet başkanlarının konuşmalarına odaklanıp “Filistin konusunda ne kadar net bir tutum içinde olduklarını” işlerken, kimisi de Filistinle ilgili topyekûn Arap ve İslam dünyasına yönelik eleştirilerini ön plana çıkardı. Kimi yazarlar ise, “savaşı durduracak tavır alamıyorsanız en azından insani konularda Batı’ya baskı kurun” şeklinde eleştirilerini dile getirdi.
Haber Merkezi