KADINLAR GÜNÜNDE, ÇİN’İN DOĞU TÜRKİSTANLI KADIN VE ÇOCUKLARA YAPTIĞI ZULÜMLER DE LANETLENDİ.
Nihat Orhan - İSTANBUL
TOPLAMA KAMPLARINDA İŞKENCE
İHH Kadın Başkanı Ayşe Münevver Taşcı: “Toplama kamplarında kadınlar, çocuklar ve tüm Doğu Türkistanlılar işkencelere maruz kalıyor. Dışarıdaki Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz memleketlerindeki aileleriyle hiçbir şekilde irtibata geçemiyor; kim yaşıyor, kim hapiste; haber alamıyor.”
ZULME RIZA GÖSTERMEYİN
Av. Zeynep Ertekin: “ 1 ile 3 milyon arasında insan Doğu Türkistan’da 1300’den fazla toplama kampında tutuluyor. Zulümlerin durması için tüm uluslarararası kuruluşları, Uluslararası Ceza Mahkemesini göreve davet ediyoruz. Zulme sessiz kalmak ve rıza göstermek ona ortak olmaktır.”
***
Sessiz kalmak zulme ortak olmaktır
Av. Zeynep Ertekin Doğu Türkistan’daki zulümlerin durması için çağrı yaparak, “Zulme sessiz kalmak ve rıza göstermek ona ortak olmaktır” dedi.

İHH Kadın, Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği, Doğu Türkistan Nuzugum Kültür ve Aile Derneği ve Uluslararası Mülteci Hakları Derneği tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Çin yönetiminin Doğu Türkistanlı kadınlara yönelik işlediği zulümleri dünyaya duyurmak amacıyla basın toplantısı düzenlendi. Uluslararası Mülteci Hakları Derneği Hukuki Destek Koordinatörü Av. Zeynep Ertekin Doğu Türkistan’daki 1300’den fazla toplama kampında 1 ile 3 milyon arasında insanın tutulduğunu hatırlatarak, “Soykırım suçunun çok açık bir örneği yaşanıyor. Yapılan insan hakları ihlalleri dünya kamuoyunda bilinmesine rağmen sessiz kalınıyor. Çin, uluslararası anlaşmaları ihlal ediyor. Doğu Türkistan’daki zulümlerin durması için tüm uluslarararası kuruluşları, Uluslararası Yargı Mahkemesi’ni göreve davet ediyoruz. Zulme sessiz kalmak ve rıza göstermek ona ortak olmaktır” dedi.

Seslerini duyuramıyorlar
Konuşmaların ardından, Uluslararası Doğu Türkistan STK’lar Birliği Kadın Kolları Başkanı Münevver Özuygur tarafından basın açıklaması yapıldı. Açıklamada, kadın hakları ihlallerinin en yaygın olduğu dönemlerden birinin yaşandığı belirtilerek, “Kadınlar, özelikle Suriye, Yemen, Libya, Filistin, Mısır, Afganistan, Keşmir ve Myanmar gibi birçok ülkede işgalin, göçün, savaşın, çatışmanın ve bunların beraberinde sistematik hak ihlallerinin korkunç sorunlarıyla boğuşmaktadır. Doğu Türkistanlı kadınlar da, Çin’in işgal sürecinin başlamasıyla birlikte tam 74 yıldır sistematik bir şekilde büyük hak ihlalleri yaşamaktadır. Burada çok acı bir gerçek daha var ki o da ne kadar acı çekerlerse çeksinler, ne kadar zulme maruz kalırlarsa kalsınlar seslerini duyurmaya hiçbir şekilde imkan bulamadılar. Süresiz bir şekilde açık ve kapalı hapishanelerde yaşıyorlar” denildi.

DoğuTürkistanlılar işkencelere maruz kalıyor
Toplantıda açılış konuşmasını İHH Kadın Başkanı Ayşe Münevver Taşcı yaptı. Sırp işgali sırasında Bosna’da ve iç savaş sürecinde Suriye’de kadınlara yapılan tecavüz ve işkencelerin Doğu Türkistan’da da yaşandığının altını çizen Taşçı, sözlerine şöyle devam etti: “Doğu Türkistan’da 1949’dan bu yana Çin işgali devam ediyor. Doğu Türkistanlılar korkunç zulümlere maruz kalıyor. ‘Mavi Gözyaşı’ sloganıyla düzenlediğimiz basın toplantımızla tüm dünyaya sesleniyoruz. Toplama kamplarında kadınlar, çocuklar ve tüm Doğu Türkistanlılar işkencelere maruz kalıyor. Çinlileştirme ve asimilasyon politikaları çok yoğun bir şekilde sürüyor. Doğu Türkistan’ın dışındaki Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz memleketlerindeki aileleriyle hiçbir şekilde irtibata geçemiyor. Ailesinden kim öldürüldü, kim yaşıyor, kim hapiste bu konuda dahi hiçbir bilgiye sahip değiller.”