"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bayım

21 Temmuz 2019, Pazar
Gıt Gıt Gıda

Pazardan telefonla arıyor bizimki “Müsaitsen hızlı tarafından gelebilir misin? Pazardan aldıklarımı yorgun ayaklarım da taşımaz, pazar arabası da!” Soluk soluğa kalmış bir bayanı daha fazla konuşturmaktansa kendi kendime söylene söylene çıktım çok uzak olmayan semt pazarına doğru. 

Elinde bir sürü poşet. Kimse duymasın, ama pazarcılar poşetleri bedavaya veriyor.  “Bunlar da neyin nesi?” demeye kalmadan; ucuzdan alınmış, batan geminin mallarıymışçasına kapışılmış, pazarcının “Yabancı bilmedi kıymetini, aşağı çektik ücretini” diye sattığı sebze ve meyveler olduğunu öğrendim.

“Yurtdışında kabul olmadıysa vardır bunda bir problem niye biz tüketiyoruz” demeye fırsat kalmadan sebzelerle akşam yemeğinde, meyvelerle kitap okuma saatinde tanıştık. Aslında dışardan bakıldığında hiç de kötü durmuyorlar, gayet millî gıdalar gibi halleri var. Ama dış güçler meyve, sebze ve yumurtalarımızı almayıp geri göndererek bizi alt etmeye çalışıyorlarsa yanılıyorlar! Biz üstümüze sileriz, olmadı yıkarız, daha da olmadı sirkede bekletir yine de yeriz o gıdaları. Bünyesinde bulunan tehlikeli maddeler bize etki etmez evvel Allah! 

Bu yaşadığımdan sonra içime kurt düştü. Pazar ve marketten aldığım her sebze/meyve için sorar oldum. “Bunlar sağlıklı mı, içinde pestisit var mı?”, “Bunlar orijinal tarla domatesi abi içinde hiçbir katkı şeyi yok, hem çiftçi de tisit misit alacak para mı kaldı?” 

Yurtdışından iade edilen o gıdalar şimdi nerede acaba? Meclis lokantasındaki 550 çeşit yemekte kullanıyorlar mıdır acaba? Mönü fiyatları çok ucuz olduğu için şüpheleniyorum meclisten. Peki, ülkemizdeki tarlada yetiştirilip direkt vatandaşa sunulan meyve sebzelerin sağlık kontrolünü kim yapıyor? Yemekten soğudum yahu. “Hanım sen oradan iki yumurta kır da yiyeyim.” Ahaa bir dakika, yumurtaları da iade etmişlerdi değil mi? Onlar da kalsın. Bari çocuğun okul çantasında atıştırmalık vardır onlarla idare edeyim. Bu paketlerin üstünde “okul gıdası logosu” var. Maşallah devletimiz çocukların sağlığını çok düşünüyor, fakat çocuklar okul dışına çıktığında satın alacakları yiyecek ve içeceklere bir şey diyen yok mu? Okulda satılması sağlık veya yaş aralığı açısından uygun değilse dışarda satılmasına niçin izin veriliyor?

Gıda fiyatları, gıda israfı, yokluğu, enflasyonu deyip obezite ile açlık arasında gidip gelirken tükettiğimiz gıdaların kalitesini düşünmez olduk. Efendim RTÜK ile izleyip dinlediğimiz yani gözümüze ve kulağımıza giren şeyleri denetleyip filtreden geçiren devlet, ağzımızdan geçen şeylerde niçin bu kadar zayıf davranıyor. En azından biz vatandaşlar olarak fiyatlarını elle kere düşünüp satın aldığımız gıdaları iki kere düşünmeden almamalıyız.

Bu kadar mesaj vermek karnımı acıktırdı. Eşim bugün dolabı farklı zamanlarda 35 kez açıp, izleyip kapatmama kızmadan gidip bir kez daha bakayım ne yiyebilirim? 

Okunma Sayısı: 1668
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı