Evvelâ: Rehber’den yüz tanesini nâşirlerinden elli banknota aldım ve kendi Asâ-yı Mûsa nüshalarımdan sattığımdan onlara verdim. Bana son gönderdiğiniz Asâ-yı Mûsa fiyatından borcum kalan altmış banknotun yerine size gönderdim. Yirmi-otuz tanesi Medresetüzzehra’nın dâhilinde ve mütebakisi Denizli, Milâs, Burdur, Antalya, Aydın, İzmir gibi yerlere tensib ettiğiniz miktarda gönderirsiniz. Asıl bunun ehemmiyetli hakikî fiyatı, alan adam hiç olmazsa on adama okutmaktır. Çünkü nüshaları azdır.
Saniyen: Mahkemedeki müdafaatınızı beğendim, güzeldir. Teşrin 22’ye tehiri de hayırlıdır. Zaten onların elindeki kısmı, resmî adamların bir cihette hisseleridir; okusunlar. Okumasalar da, yakınlarında, dairelerinde bulunması ve onlar vazifeten onların hakaikıyla mücmelen meşgul olması, mânevî ders alıyorlar, hiç merak etmeyiniz. Nurlar’ın inkişafı ve fütuhatı gittikçe ziyadeleşiyor, resmî adamların çoklarını içine alıyor. Resmî memurlara bir merak düşmüş, arıyorlar. Buldukları vakit, tokadını yedikleri halde elini öpüyorlar.
Salisen: Küçük Isparta’nın kahramanlarından Küçük İbrahim’le Salih’in mektupları, beni fevkalâde mesrur eyledi; bin barekâllah. O iki kardeşimiz, o havalideki ehemmiyetli kardeşlerimizi ziyaret edip sıhhat ve selâmetlerini yazdıkları gibi, Karadeniz sahillerinde Ordu, Sinop, Gerze, Ayancık, Bartın, Zonguldak gibi yerler Nurlar’la münevver olduklarını ve İstanbul’un Üsküdar tarafından Nurcu vaiz hocalar Nur’a çalıştıklarını ve Gerze’den mühim bir ticaret ve gayet Nurlar’a müştak ve Nurlar’a tam çalışmaya azm eden bir yeni kardeşimizin güzel mektubunu aldık. İbrahim’le Salih’i ve o zatı çok selâmımızla beraber tebrik ediyoruz, muvaffakıyetlerine duâ ediyoruz.
Rabian: Alamescid imamı faal kardeşimiz İbrahim Edhem’in kendi sisteminde tam Nurcu olarak bulduğu vaiz Ali Şentürk’ün ve vaiz Osman Nuri’nin samimî ve fedakârâne ve Nur hizmetinde azimkârâne mektuplarında arzu ettikleri tarzda has şakirdler dairesinde kabul olmuşlar. Cenab-ı Hak onları muvaffak eylesin. Âmin. Ali Şentürk’ün mektubunda ismi bulunan müfti-i belde Ali Rıza’ya pek çok selâm edip Ali Rıza namındaki çok ehemmiyetli kardeşlerimizin içinde Nur dairesine girdiğini ve çoklara hüsn-ü misal olacağını tebliğ ediniz.
Umuma binler selâm.
Emirdağ Lâhikası, 199. mektup, s. 299
LÛGATÇE:
fütuhat: Risale-i Nur ile yapılan iman ve Kur’ân hizmetinin akıl ve kalpleri kendine cezbetmesi, kalpleri fethetmesi.
hakaik: Hakikatler.
inkişaf: Ortaya çıkma, gelişme.
Medresetüzzehra: Bediüzzaman’ın doğuda (Van) açılmasını idarecilere teklif ettiği, fen ilimleriyle din ilimlerinin kaynaştırılarak okutulmasını hedeflediği üniversite ve bu üniversitenin mânevî işlevini gören Risale-i Nur hizmeti.
mücmelen: Kısa ve özlü bir şekilde, özet olarak.
müfti-i belde: Belde müftüsü.
nâşir: Eser, neşreden, yayınlayan, dağıtan.