"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir kuş gibi uçtu gitti

Süleyman KÖSMENE
17 Eylül 2021, Cuma

Salih İnsan Uçar Gider

Salih insan böyledir. Gidişi kuşların uçuşu gibidir. Bir hastalık veya başka bir neden… Sebeptir sadece. Ağabeyimizin eceli gelmiştir, dünyada kısmeti bu kadardır, ahiret için hissesine yazılan sevapları toplamıştır, derecesini almıştır, Allah onu çağırmıştır… 

Ölüm o sebeple gelmiştir. Gerisi hikâyedir. Kansermiş, şekermiş, tansiyonmuş, virüsmüş… Hepsi hikâye. Ölüm gelince ne tansiyon kalır, ne kanser! Bakın bir hele: Cennetin genci oluvermiştir şimdi o! Ağlayışlarımız bile boşunadır!

Biz kendimize yanalım! O azığını topladı gitti. Belli ki severek gitti. Bir ömür arzuladığı yere gitti. O orada huzurda; bizi bekliyor. 

Biz de ona inşallah kısa bir süre sonra kavuşacağız. Biliyoruz ki ölüm bir emirdir. Ayrılık geçicidir, dünya fanidir. Onun gittiği yer bakidir. Üstad Hazretleri demiyor mu: “İleride hem berzahta, hem Cennette görüşülecektir.” 1 diye. İnşallah.

O Öyle İstiyor

Yakın zamanda Cennet kuşları gibi uçup giden çok oldu. Hemen hepimizin bir yakınımız, kardeşimiz, ağabeyimiz...  Emelini yarım bırakarak… Hayatını yarım bırakarak… Hizmetini yarım bırakarak… Dostlarını ve aile fertlerini üzerek…  

Ama ne yapalım? İlâhî emir böyle! Bazen içimden, Hazret-i Musa (as) Azrail’e tokat vurmakta haklıymış diyesim geliyor. Öyle ya, hayatın ortasında, hizmetin ortasında ölüm olur mu? Acelen nedir?  

Ama yok; öyle değil! Nefes tükeniyor. Saat geliyor. Ömür bitiyor. Emir geliyor! O öyle istiyor. Yapacak bir şey yok! Duâdan başka… Hazret-i Musa da haklı! Azrail de haklı! Kimse bu dünyaya çivi çakmaya gelmedi. Lâkin hizmet erlerine, hele hele, hizmetin isimsiz kahramanlarına biraz iltimas geçilse miydi diyor insan.  

Üstad Ders Arkadaşınız Olsun!

Abdurrahim Mermer Ağabey, İzmir’in isimsiz kahramanlarındandı. Kimsenin aşı, işi, duruşu, çiğliği, nakıslığı onu alâkadar etmezdi. O kendi aşının, işinin, duruşunun, kemalatının adamıydı. O, Risale-i Nur’un, hizmetlerin, ihlâsın, bakiyatın isimsiz meftunuydu. Dünya için yaşamak onun kitabında yazmazdı. Hizmetin rütbesiz hadimi olmak onun hayat felsefesiydi. 

Menderes’teki meyve bahçesinde çok dersler yapıldı. Ama o bunlarla iktifa etmez, kuş sesleriyle dolu o bahçeyi Risale-i Nur derslerine tahsis etmeyi düşünürdü. Böyle konuşmalar onu heyecanlandırırdı. Hatta yaz aylarında derslerin birini oraya alalım dediğimizde, gözlerinin pırıltısı artardı.      

Yaklaşık yirmi sene kadar önceydi. Işıkkent Ayakkabıcılar Sitesi’ndeki iş yerini haftanın bir sabahı Risale-i Nur dersleri için tahsis etmeye başladı. Komşu esnafı çağırır, çalışanları çağırır, Pınarbaşı’ndan Uğur Ağabey -ki o da ahirete gülerek uçanlardan- gelir, diğer ağabeyler gelir; orada tatlı tatlı dersler yapılırdı. Abdurrahim Ağabey derse gelenlere çay, simit, çorba, kahvaltı ikram ederdi. Sonradan bu ikramlara başka ağabeyler de katıldı. 

İzmir’e gelen misafirleri o derslere mutlaka götürmüşüzdür. Yeni birisini derste gördüğü zaman Abdurrahim Ağabeyin mübarek yüzü sevinçten gül açardı. Şimdilerde o ders bereketini sürdürüyor. Başka esnaflar da sıraya girdi. Taa uzaklardan, Eski İzmir’den Hilmi Ağabeyi bile –sabahın köründe otobüslerle o yaşında nasıl gelir bilmem/ maşallah!- o derste görebilirsiniz.   

Uzun süren bir hastalık evresi oldu. Bu süre zarfında hep hastalığın hikmetlerine ve takdir-i Hüda’ya teslim oldu. Aile efradı ve refikası Fatma Abla –aynı zamanda muhterem babasının vefat haberini de o kocaman yüreğine gömerek- hizmeti için etrafında dört döndüler. Doktorlar iyi ilgilendiler. Ama takdir böyle oldu. Şahidiz ki: Abdurrahim Ağabey istikametinde ve sadâkatinde ruhunu Rahman’a teslim eyledi.

Son bir hafta içinde başka Nurlu yolcular da katıldı kervana: Hüseyin Üstündağ… Ahmet Kumandaş… Prof. Dr. Zekeriya Kitapçı… Ne diyelim, Azrail’e sözümüz geçmiyor. 

Uğurlar olsun Nur kervanı! Mağfiret-i İlâhiye melceiniz, Rahmet-i İlâhiye hâmîniz, Peygamber-i Zişan (asm) Şefîiniz, Üstad ders arkadaşınız, Cennet’ül-Firdevs mekânınız olsun inşallah. 

Dipnot:

1- Mektubat, s. 96.

Okunma Sayısı: 3398
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • İ. Seyda

    17.9.2021 18:08:32

    Cenabı Hakk; "Bir kuş gibi uçup giden" bu azizlere rahmet eylesin, mekanları cennet olsun.

  • Atilla

    17.9.2021 11:53:52

    Rabbim rahmetiyle muamele eylesin Hz. Üstadımıza komşu eylesin. Resulullah efendimiz asv şefaatçisi olsun. Camiamızın başı sağolsun Rabbim aile efradına sevenlerine sabırlar versin

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı