Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 02 Ocak 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

İsmail BERK

Bayram vaazının pozitifliği



Bayram sabahı, Ankara Oran’daki Fatih Camiindeydim. Tabandan ısıtmalı ve oldukça tertipli bir cami olmasının rahatlığı ve sıcaklığı belirgindi. Caminin hem maddî, hem de manevî sıcaklığının feyiz ve bereketi, erken dolmasından anlaşılıyordu.

Bu girişe sebebiyet veren, ayrı bir tat ve zevkte kendini dinleten vaizin konuşmasıydı. Bir defa, vaazın alışılmış tarz olmadığını belirtmeliyim. Bende bıraktığı etki üzerinden bu kanaatimin delillerini sunmak ve geribildirimde bulunmak, daha sağlıklı olacaktır.

Vaizin; camiden çıkarken üzerimde bıraktığı müspet havayı paylaşmak istiyorum. Peşinen vaaz eden hocamızı kutluyorum.

Etki dünyama mesaj veren vaazda kendimce algıladığım farklılıklar şunlardı:

1- Vaiz öncelikle yeni bilgi ve kavramları kullanıyordu. Günümüze hitap eden bir yaklaşımı vardı.

2- Dinî kavramları, net bir şekilde açıklıyordu. Dolayısıyla ilk defa veya bayramdan bayrama gelen birisi için bilgilendiriciydi. Farkı, ıstılahları yine ıstılah dili ile izah etmek yerine günümüze uygun anlaşılır kılmasıydı.

3- Akademik bir üslûbu vardı. Ancak sükûnet ve tane tane anlatım tarzını tercih etmişti. Ses tonu yumuşaktı ve kucaklayıcıydı.

4- Şevk unsuru bir içerik kullandı. Pozitifti. Sempati kanallarını açacak türdendi.

5- Medeniyet vurgumuzu çok iyi yaptı. Hamasetten ve ezilmişlikten uzak bir ifadeyle anlattı. Kendimize ait birikimlerin ve dirilişin olumlu tetikçisi oldu.

6- “Anlamlar, semboller ve değerler” üçlüsü üzerinde durdu. Bunları lisan-ı münasiple açtı. Kavramların ve konuların anlamını bilme, anlamlandırma ve bakış açımıza yansıtma açısından, yeni kuşağa ufuk açıcıydı.

Sembollerimizin, inanç sistemimiz içinde anlamlı ve kayda değer kültür ve medeniyet olduğunu nazara verdi. “Şeâir”i bu bapta açıklaması ve ara ara “anlamlar, semboller ve değerler”e atıf yapması pekiştiriciydi.

Sonra değerler üzerinde durdu; dinî değerlerimiz, sevgi, birlik, vatan v.s. Bir insanın ihtiyaçları olan maddî ve manevî varlıklarını güzel bir tasarımla söyledi.

7- Adalet ve ihsan kavramlarını, hukuk ve iyilik buluşması ile tanımladı. Hutbelerde bu âyetin sürekli tekrarlanmasının ehemmiyetine değindi. Günümüzde, hukukta eşitlik prensibi o kadar zarûrî ki, mevzu tercihi manidardı.

8- Mevzuları kısa ve veciz geçti. Birbirini tamamlayan bir mevzular harmonisi gibiydi.

9- Kurban, hikmeti, Hazret-i İbrahim’den Peygamberimize kadar anlattığı konularda bile günümüzün terminolojisi ile dinî kavramların mezcedilmiş sunumu vardı.

10- Genellemeler yerine istatistik kullandı. Veriye dayalı bilgiler de verdi. Öğrendik ki, bayram namazlarına yaklaşık 23 milyon insanımız iştirak ediyor. Cuma günleri bu rakam 17 milyon civarında. Çok yumuşak ve “cami sizin” der gibi ibadet mahallerine, bayram dışında Cumaya da gelmeleri hususunda nazik bir dâvet yaptı. Kademeli tebliğin güzel bir örneğiydi. Yıllık bayram namazından haftalık Cumaya bir sıcak karşılama talebiydi.

11- Ümit, bilgi, anlayış birliği vardı. Olumlu bir ilgi uyandırdı.

Yukarıdaki değerlendirmelere bir ilave daha yapmak istiyorum. Diyanet İşleri Başkanlığı, son yıllarda daha akademik ve toplumu algılayan bir çerçeveye doğru gidiyor.

Daha fazla aktivite ve etkinlik isteyebiliriz. Ancak gidişâta bakılırsa, denge içerisinde öğrenme ve anlatma sürecinde kendilerini yenilediklerini müşahede ediyorum.

Cami çıkışında, bayram tadında bir vaaz feyziyle memnuniyetimi paylaştığım dostlarımız da benzer kanaatteydi.

Diyanetten bu yaklaşımın devamını diliyorum.

02.01.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (01.01.2007) - Saddam Hüseyin’in düşündürdükleri

  (31.12.2006) - Hac bayramı

  (28.12.2006) - Bütçe polemikleri ve kapıdaki tehlike

  (27.12.2006) - Bir “Türkmenbaşı” vardı

  (26.12.2006) - Yerli yeniliğin adresi Kayseri

  (25.12.2006) - Menemen provokasyonu

  (24.12.2006) - Hacca yönelmek

  (21.12.2006) - AB treni ilerliyor

  (20.12.2006) - Demokrasi Platformu/üssü

  (19.12.2006) - Şanlıurfa’dan

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri

Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004