Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 27 Ekim 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Mehmet KARA

301 ne oldu?



Terör olayları sebebiyle, demokratikleşmenin önündeki engel olan kanunlar ve yeni anayasa çalışmalarının rafa kaldırılmaması gerektiğine inanıyoruz. Terörle mücadele edilirken bir yandan bu konular da ivedilikle görüşülmelidir. Geçen haftaki bir yazımızda “Sivil anayasa ne oldu?” diye sormuştuk. Bugün de “301 ne oldu?” diye sorup özgürlüklerle yakın ilişkisi olan bu konudaki gelişmeleri ve düşüncelerimizi aktarmak istiyoruz.

Düşünce ve ifade özgürlüğünün önünde engel olan pek çok kanun var, ancak bunlardan en meşhuru TCK’nin 301. maddesi. BİA Medya Gözlem Raporu’na göre, 1 Haziran 2005’den bu yana 100’den fazla kişi 301. maddeden yargılanırken, sadece Temmuz-Eylül 2007 döneminde 301’den yargılananların sayısı 22’ye ulaştı. Rapordaki, “TCK’nın ‘Türklüğü aşağılamak’ suçlarını düzenleyen 301. maddesi, Türkiye’de ifade özgürlüğü konusunda turnosul kâğıdı olmaya devam ediyor” cümlesi kayda değer.

Nisan ayından beri yaşanan karışıklıklar sebebiyle sümenaltına itilen bu çalışmalara bir an önce başlanmalıdır. Geçtiğimiz dönemde maddenin değişikliği gündeme geldiğinde dönemin Adalet Bakanı Cemil Çiçek, meseleyi farklı boyutlara taşırken, bir nev'î ayak sürümüş, “topu” STK’yla atmıştı. STK’lardan maddenin iyileştirilmesi ya da toptan kaldırılması yönündeki görüşler gelmiş, ancak genel seçim, cumhurbaşkanlığı seçimi, bir de üstüne ilgisizlik eklenince konu bir türlü gündeme getirilmedi.

* * *

Kasım ayında açıklanacak AB İlerleme Raporu öncesinde maddenin değiştirilmesi çağrıları birbirini izliyor. Türkiye Raporu’nu ele alan Avrupa Parlamentosu da, TCK’nın 301. maddesi başta olmak üzere acil reformları ertelememesi isterken, ifade ve basın özgürlüğünün hükümetin bir numaralı önceliği olması gerektiğini vurguladı.

Abdullah Gül, gerek Dışişleri Bakanlığı döneminde gerekse de Köşk’e çıktıktan sonra bu maddenin değiştirilmesinin gerekli olduğunu söyledi/söylüyor. Cumhurbaşkanı Gül, Avrupa konseyi Parlamenterler Meclisi’nde, “301. maddeyle ilgili sıkıntılar olduğunu biliyoruz” diyerek sıkıntı olduğunu kabul etmişti.

Yeni Dışişleri Bakanı Ali Babacan ise, “301, Levi’s 501 gibi marka oldu, 404 gibi üzerimize yapıştı” diyerek meseleye bakışını ortaya koyuyor. Başbakan Erdoğan da bu maddeyle ilgili sorulara muhatap olduğunda, maddeyle ilgili olarak, 1. fıkranın gerekçesinde yer alan “Türk milleti” ifadesinin değiştirilmesiyle sorunun çözüleceğini açıklıyor ancak bu değişikliğin sıkıntıyı gidermeyeceği de aşikâr.

Görüleceği üzere değiştirecek olanlarda maddeden şikâyet ediyor, ancak kimse bu ortamda çözülmesi konusunda adım atmıyor.

* * *

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, gazeteci Rahmi Yıldırım hakkındaki dâvâda verilen beraat kararının onanmasını istemesi bu konuda bir gelişme olarak görülebilir. Ancak, unutulmamalı ki, madde değişmedikçe farklı kararlar da çıkabilir.

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın TCK’nın 301. maddesine ilişkin verilen beraat kararının onanması yönünde görüş bildirmesinin sevindirici olduğunu söylüyor. Şahin, AB heyetlerine 301. madde ile ilgili teklifleri değerlendirdiğini ve çalıştığını söylerken, meselenin ne zaman gündeme getirileceğini ifade etmiyor.

Son olarak İLKAV Genel Başkanı Mehmet Pamak ve Öğretmen-Sen Genel Başkanı Yusuf Tanrıverdi hakkında, bir panelde yaptıkları açıklamalar sebebiyle açılan dâvânın ilk duruşması Salı günü yapıldı. Duruşma “bant kayıtlarının dinlemesi” için 28 Ocak 2008 tarihine ertelendi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Öğretmen-Sen Genel Sekreteri Behçet Canöz, 301. maddenin düşünce zeminini bozduğunu, böyle bir zeminde de yanlışlardan kurtulmanın imkânı olmayacağını vurguluyor.

* * *

Geçtiğimiz dönemde insan hakları örgütlerinin oluşturduğu İnsan Hakları Ortak Platformu aylar öncesinde bir teklif getirmişti. “Türk Ceza Kanunu’nun 301. maddesi yürürlükten kaldırılmıştır” şeklinde bir madde hazırlaması ile meselenin çözülebileceği belirtilmişti. Yeter ki, bu konuda bir irade ortaya konulabilsin.

Görülüyor ki, 301. madde, makyaj yapmakla, kelimelerle oynamakla düzelmeyecek. Düşüncenin önündeki diğer maddelerle birlikte 301. maddenin de kaldırılarak TCK’nın “özgürlükçü” bir yapıya kavuşması gerekiyor.

Hem de hiç zaman kaybetmeden…

27.10.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (26.10.2007) - Dikkat!

  (22.10.2007) - Sivil anayasa ne oldu?

  (21.10.2007) - Bizim çocuklar doymuyor...

  (20.10.2007) - Oylarımız “beyaz” olsun...

  (19.10.2007) - “Gel tezkere gel” mi?

  (13.10.2007) - Mektuplardaki mesajlar

  (12.10.2007) - Yürekler yanarken kutlanan bayram

  (08.10.2007) - Başka hesaplar mı var?

  (06.10.2007) - Ramazan notları

  (05.10.2007) - Bir gariplik...

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri