Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 01 Kasım 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Davut ŞAHİN

Tahrik memurları



Başbakan R. Tayyip Erdoğan son günlerde ekranlarda yorum yapan emekli generallere ve gazetecilere Meclis kürsüsünde patladı:

“Kanal kanal dolaşan tahrik memurları var.”

Emekli generalleri bir kenara bırakıyorum.

Gazetecilere gelelim. Adam çok satan bir gazetenin genel yayın müdürü. Utanmasa silahlanıp K. Irak’a girecek ve cephe mektupları yazacak.

Bunlar her şeyin en iyisini bilir.

Neden? Çünkü onlar gazeteci.

Bir başkası da PKK’nın elinde bulunan 8 erle ilgili olarak “açıklama” yapıyor.

Diyor ki, “Bu askerlerimiz serbest ve şu anda Diyarbakır’da bulunuyor.”

Bakan ve yetkili organlar bu haberi yalanlıyor: “Böyle bir şey yok” diyor.

İddiayı ortaya atan Fatih Altaylı bu sefer “çevir kazı yanmasın” diyor:

“Ya çok büyük bir haber atlattık, ya da fena yanıltıldık.” (Gazeteport)

Görünen o ki: fena yanıltılmış!

Altaylı, açıklama yapmadan önce, PKK’nın elinde rehin tutulan 8 erin ailesinin içine düştüğü durumu düşünmeliydi.

Öte yandan Altaylı “yanıltıldık” diyebilecek kadar “saf” biri mi? Peki şimdi meslekî açıdan okuyucuları “inandırıcılığı” ile ilgili endişe duymayacak mı?

Aslında medya yazarlarının içine düştüğü bir açmaz var.

O da şu:

Medyada önemli görev üstlenen kalemşörler, haber yapmak yerine, “haber” olmayı tercih ediyor.

Gazetecinin görevi “akıl satmak” veya “ülke yönetmek” değil.

Hele hele “savaş çığırtkanlığı” yapmak hiç değil!

Habere malzeme olmak gazetecinin işi değil. Gazeteci haber peşinde koşar ve onu yazar veya sunar.

Bunu ben söylemiyorum.

Türkiye Gazeteciler Hak ve Sorumluluk Bildirgesinde diyor:

“Gazeteci,

Basın özgürlüğünü, halkın doğru ve dürüst haber alma, bilgi edinme hakkı adına dürüst biçimde kullanır.”

Devam edeyim mi:

“Bu amaçla her türlü sansür ve otosansürle mücadele etmeli, halkı da bu yönde bilgilendirmeli… Gazetecinin halka karşı kutsal sorumluluğu, başta işverenine veya kamu otoritelerine karşı olmak üzere, diğer tüm sorumluluklardan önde gelir.”

Son olarak:

“Bilgi ve haber ile özgür düşünce, herhangi bir ticarî mal ve hizmetten farklı olarak toplumsal bir nitelik kazanır.”

Nokta.

01.11.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (31.10.2007) - Uyum

  (30.10.2007) - “Hatırla”ma sevgili

  (28.10.2007) - Costner’li Atatürk

  (24.10.2007) - Hudson senaryosu mu?

  (23.10.2007) - Eğlenceye paydos

  (20.10.2007) - Edebiyatçı eli

  (19.10.2007) - Yazar ve patron ilişkisi

  (18.10.2007) - Acımasız şöhret çarkı

  (17.10.2007) - İş işten geçmeden

  (16.10.2007) - Bayram notları

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri