Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 04 Kasım 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Abdurrahman ŞEN

Nihayet!



Üzerinde yaşadığımız ve 1071’den itibaren kanımızla sulamaya başladığımız Anadolu toprakları üzerinde bir çok medeniyetin izleri olduğu cümlemizin mâlûmu…

Bu izlerin bir bölümünün –ufak tefek değişikliklerle de olsa- kültürel bir zincirleme biçiminde yaşantımızda varlığını sürdürdüğünü biliyoruz… Yaşattığımız kimi adetlerimizin farklı din ve medeniyetlere ait olduğunu bugünkü insanımıza anlatabilmek de gerçekten zor…

Çünkü öylesine benimsenilmiş ki…

Ya mimarî izler?

Farklı çağlardaki farklı kültür ve medeniyetlerden günümüze kadar kalabilen mimarî eserler açısından dünyanın en zengin bölgesi olduğumuzu söylemek yanlış olmaz…

Ama bu zenginlikten kaynaklanıyor olacak ki; Eti’lerden, Bizans’tan tutun da Selçuklu, Osmanlı eserlerine bile nasıl “mirasyedi” gibi davrandığımızın sayısız örneğine şahit olmuşluğumuz da vardır…

Henüz çocuktum… İlkokul öğrenciliği günlerim… Saraçhanebaşı’ndaki tarihî fırın (Hasan Paşa Fırını) da dahil birçok ev yıkılıyor… Alt ve üst geçitler yapılacak… O kazılar esnasında yerin altından çok sayıda heykel tarzı Bizans eseri çıkıyor… Çocuk bakışıyla gördüğüm; kazı son derece özensiz yapılıyor… Çıkan malzemelere son derece hoyratça davranılıyor… Oradan çıkan birkaç tane büyük parçanın Beyazıt tarafındaki yeşil alanlara yerleştirildiğini duyuyoruz… Sonra bir manzaraya şahit oluyoruz… “Steyşın” tabir edilen bir araç… Yabancı dil konuşan orta yaşın üzerinde bir kadınla adam, uluorta, o kazıdan çıkan taş parçalarını arabanın arkasına yerleştiriyorlar… Ben mahalleye koşuyorum bir çırpıda ve topluyorum bizim tayfayı… O yaşlı çifti rahatsız ediyoruz… Saraçhanebaşı’nın taşlarından biraz az eksilmesine sebep oluyoruz belki, çocukça!

Elimizle verdiklerimizden tutun da gözümüze sürmeyi çekip de elimizin altından kaçırılan tarihî eserlerimizi yurt dışından geri getirebilmek için milyar dolarlar harcıyoruz şimdilerde… Kültür Bakanlığımız öncülüğünde…

Bütün bu karmaşık düşünceler de bir anda Kültür Ve Turizm Bakanlığı’nın yeni bir hamlesini, taze bir niyetini öğrenince aklıma üşüşenlerden sadece bir kaçı…

Meselâ… Mersin Silifke arasındaki kimi köy evlerinin temel taşları olarak yöreden çıkartılan tarihî eselerin kullanıldığını birkaç defa dillendirdim… Ama o evlerin eşiğinde ya da temelindeki heykelin kolu ya da asırlara direnen kafası aynı yerden bakmayı sürdürüyor bizlere…

Evet… Kültür Ve Turizm Bakanlığı’nın yeni hamlesini, taze niyetini öğrenince aklıma üşüşenlerin yanı sıra; “İnşallah Vandallığın, tarihe umursamazlığın da bir yerinden dönmeye başlarız!” diye düşündüm…

Öyle ya… Sadece Bizans ya da Selçuklu veya Osmanlı eserleri değil… Yakın zamana ait eserlere de olaylara da yabancıyız, ilgisiziz.

Yakın zamanda özel ilgiyle ele alınan Çanakkale Şehitliği projemizin 50 yıla yakın mazisinin bulunması bile yakın tarihimize de tarih olaylarımıza da ne kadar ilgisiz olduğumuzun delili adeta…

Kültür ve Turizm Bakanımız sayın Ertuğrul Günay da bu halimizden rahatsızmış ki; önce tarihî binalarımızın etraflarındaki çirkin, estetikten yoksun yamamalardan kurtarılması yönünde açıklamalarda bulundu…

Hafta içindeki daha kapsamlı ve net açıklamada ise sayın bakan Günay’ın talimatıyla; “Cumhuriyet eserlerine sahip çıkan yeni bir bakış açısıyla, Kurtuluş Savaşı’nın büyük mücadelelerine sahne olan ve önemli kararların alındığı mekânların baştan aşağı” yenilenmesi hazırlıklarına başlanıldığını öğrendim…

Burada sözü Kültür ve Turizm Bakanı sayın Ertuğrul Günay’a bırakayım; “Ören yerleri ve arkeolojik kazılar çok önemli ama yakın tarihimize de tam bir içtenlikle sahip çıkmak, Cumhuriyet istismarı yerine Cumhuriyet eserlerine sahip çıkan yeni bir bakış açısı geliştirmek niyetindeyiz. Cumhuriyet’in çok güç koşullarda, büyük fedakarlıklar ve mütevazı imkânlarla kurulduğunun anlaşılması için millî mücadele meşalesinin ateşlendiği mekânları yeniden ele almaya başladık. Bu çalışmayı geçen dönem Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başlatmıştı. Biz de bu çalışmayı ısrarla sürdürme konusunda kararlıyız.”

Anadolu’nun dört bir yanına serpilmiş ama izleri ortada görünmeyen devlet adamlarının, kumandanların, sivil önderlerin ve kahramanların anılarını yansıtacak eserlerin yaşadıkları bölgelere yapılması, bu anıt eserlerin etrafına gerçek bilgilerin yazılmasıyla, her açıdan görselleşen günümüz dünyasında yeni nesillere açık birer tarih derslikleri de yapılmış olur, böylece…

Sayın Bakanın açıklamasında, Osmanlı’nın kuruluş günleri de unutulmamış.

Açıklamaya göre; Osmanlı’nın kuruluş günlerinin kutlandığı Söğüt ve Domaniç şenlikleri de bundan böyle “yayla şenliği” olmaktan çıkarılacak. Türk tarihinin en önemli dönemeçlerinden biri olan o kuruluş günleri gelecek yıldan itibaren “Kuruluş ve Kurtuluş Haftası” adıyla 26 Ağustos- 9 Eylül arasında, Bursa, Eskişehir, Bilecik ve Kütahya’yı içine alan, belediye ve üniversitelerin de katılımıyla gerçekleştirilecek.

“Düşünmek başarmanın yarısı” ise önemli bir adım atılmış demektir.

Mesele, bugüne kadar kimi meselelerde olduğu gibi bazılarının süte su katmasına engel olabilmekte…

İnşallah yakından başlayarak da olsa tarihimize saygımızı her açıdan gösteririz!

Nihayet…

04.11.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (29.10.2007) - Nasrullah Camii vaazı - 2 -

  (28.10.2007) - Nasrullah Camii vaazı - 1 -

  (21.10.2007) - Puşkin, Âkifimiz ve yine AKM yıkımı...

  (14.10.2007) - “Hiç ibret alınsaydı...”

  (07.10.2007) - “Dünya insanlarının sığınağı”

  (30.09.2007) - Mevlânâ 800 yaşında!

  (23.09.2007) - Sevmeyi yeniden öğrenmek!

  (09.09.2007) - Diziler dizim dizim!

  (26.08.2007) - Devlet destekli san’at!

  (19.08.2007) - “sanatalemi.net”e yakışan kutlama

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri