Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 09 Aralık 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kazım GÜLEÇYÜZ

Temelde zedelenme



Başörtüsü tartışmalarının iyice çığırından çıkarıldığı bir noktaya gelip dayandık. Yıllardır yasağın gerekçesi olarak kullanılan “siyasî simge” iddiasının ötesinde, şimdi de “nefret simgesi” yakıştırmaları yapılmaya başlandı.

Halbuki “siyasî ve ideolojik simge” iddiasının da, “nefret simgesi” uydurmasının da hiçbir geçerliliği ve toplumda hiçbir karşılığı yok.

Bu ülkede kadınların büyük çoğunluğu asırlardır başını örtüyor. Sebep, dinin böyle emrettiğine inanmaları ve bu inancın hayatlarındaki yansımasının böyle bir gelenek oluşturması.

Ancak bu inanç ve gelenek, laik kültürün etkisiyle ortaya çıkan başı açıklara karşı herhangi bir baskı unsuru veya tehdit teşkil etmiyor.

Ne başını örtenlerin başı açıklara, ne da başı açıkların başörtülülere nefretle bakması söz konusu. Giyim tercihlerindeki farklılık hiçbir şekilde bir gerilim ve çatışma sebebi olmadı, olmaz.

Ama buna rağmen Türkiye yıllardır bu temelsiz ve abes tartışmayı aşamıyor. En önemli sebep başörtüsü yasağı. Yasağın başlıca gerekçelerinden biri ise başörtülü çoğunluğun açıklara özgürlük tanımayacağı vehim ve korkusu.

Sırf bu sebeple, yani gelecekle ilgili mevhum ve farazî bir korkuya istinaden, yıllardır başörtülülerin en temel hakları ellerinden alınıyor.

Peki, bu asılsız korkunun kaynağı ne?

Cevap: Din adına siyaset.

İşte başörtüsü senelerdir bu ikilemin kurbanı. Bir tarafta din adına ortaya çıkan bir siyaset ve iktidar mücadelesi; diğer tarafta statükocu bir ideolojinin mevzilerini bırakmamak için canhıraş bir şekilde sürdürdüğü amansız direniş.

Mücadele keskinleştikçe, başörtüsünü bu ikilemden alıp kurtarmak daha da zorlaşıyor.

Din adına siyaset çizgisinden gelip, “Yaptığımız yanlışmış, din siyaset mücadelesinin aracı olarak kullanılamaz” diyenlerin bu söylemleri karşı cenahta inandırıcı bulunmuyor ve takiyye yaftasıyla damgalanıyor. Şu andaki durum bu.

Gerçi işin aslına bakılırsa, laikçi statüko bunu bahane olarak kullanıyor. Din adına siyaset iddiasının hiçbir şekilde söz konusu olmadığı tek parti dönemindeki uygulamaları bunun ispatı.

Ve esasen, din adına siyaset iddiasının güçlenmesi dahi, bu dayatmacı uygulamalara karşı gelişen tepki birikiminin neticelerinden biri.

Dediğimiz gibi, gelinen noktada başörtüsü laikçi ve ideolojik siyasetle din adına siyaset iddiası arasındaki çatışmanın arasında eziliyor.

Biri yıllar önce “Tesettür kalkacak” talimatıyla başlatılan kıyafet devrimini tamamlamak uğruna başörtüsünü tümüyle silmenin peşinde.

Diğeri ise başörtüsünü protokole taşımak, görünür kılmak, dünya nimetlerinden başörtülüleri de daha fazla yararlandırmak gibi hedefler uğruna, bir dejenerasyonun önünü açıyor.

Onun için, gelinen aşamada yürütülen tartışmalara bir şekilde müdahil olmak, işi iyice çığırından çıkaran yozlaşma sürecine istemeden de olsa katkıda bulunmayı netice verebiliyor.

Şu merhalede yapılması gereken şey, başörtüsünden de öte tesettür kavramını tekrar gözden geçirip konuyu o çerçevede derin bir şekilde yeniden tahlil etmek ve bunu yaparken, tesettürün de altyapısını oluşturan imanı takviye ve tahkim hizmetinde yoğunlaşmak olmalı.

Çünkü temellerde zedelenme var.

09.12.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (08.12.2007) - Kurumsal mutabakat?

  (07.12.2007) - Yine tıkanmasın

  (06.12.2007) - Köşk sonrası başörtüsü

  (05.12.2007) - Sınırötesi ve YAŞ

  (04.12.2007) - İnkılâp kusurları

  (02.12.2007) - Hizber Beyin oğlu

  (01.12.2007) - Bediüzzaman ve devrimler

  (30.11.2007) - Ezberleri bozalım

  (29.11.2007) - Özyürek’ten faks

  (28.11.2007) - Said Nursî gerçeği

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri