Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 01 Haziran 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

Cennetten kaçmak, Cehenneme koşmak



Dünyanın en güzel yerinden bin kere daha güzel Cennet hayatının özelliklerini, emsâlsiz güzelliklerini duyup da ona iştiyak duymamak mümkün değil. Ya Cehennem? Korkunç, yürekler ürperten dehşetli hâlini öğrenip de ondan kaçmaya, uzaklaşmaya çalışmak kadar da akla uygun bir şey düşünülemez. Ama vakıaya baktığımızda insanların ne canhırâşâne bir gayretle Cennete koştuklarını ve ne de yılandan, akrepten kaçar gibi Cehennemden kaçtıklarını görürüz. Tam tersi nice insan âdetâ Cennetten kaçıp Cehenneme doğru koşar adımlarla gitmektedir.

Sebebi nedir dersiniz?

Bir hadis-i şeriften öğrendiğimize göre Allah, Cenneti yaratınca, Cebrail’i (as) gönderip, “Cennete ve orada hazırladıklarıma bir bak” der. Cebrail (as) gidip, insanı büyüleyici o güzelim Cennet nimetlerini görünce, Cenâb-ı Hakka, “İzzet ve Celâline yemin ederim ki, onu duyup da girmek istemeyen hiçbir kimse kalmaz” diye karşılık verir.

Bunun üzerine Cenâb-ı Hak, Cennetin sıkıntılarla kuşatılmasını emreder. Sonra da Cebrâil’e (a.s.), “Tekrar git ve orada kalacaklar için neler hazırladığıma bir bak” buyurur. Cebrail (as) gidip Cennetin sıkıntılarla kuşatıldığını görünce, “İzzetine yemin ederim ki hiçbir kimsenin oraya giremeyeceğinden korkuyorum” diye cevap verir.

Sonra da Allah, Cebrail’e (as) Cehenneme gitmesini, isyankârlar için hazırladığı azapları görmesini emreder. Cebrail de (as) gidip görünce, Cenâb-ı Hakka “Bunu duyan hiçbir kimse buraya girmez” der. Sonra Cenâb-ı Hak Cehennemi nefse hoş gelecek şehevânî arzularla kuşatıp, bir daha gönderdiğinde, “Korkarım ki buraya girmekten kurtulan hiç kimse olmaz” diye karşılık verir.1

Hangi güzel, mükemmel nimet vardır ki zahmetsiz, sıkıntısız elde edilmiş olsun. Cenneti kazanmak için de biraz zahmet, birazcık olsun sıkıntı çekmek gerekmez mi? Ama o azıcık zahmet ve sıkıntılar karşılığında hayal edilemeyecek kadar ödül, zevk, lezzet, maddî ve manevî kazançlar elde edeceksin. Bütün bunlar görünüşte sana acı bir ilâç gibi gelecek, ama maddeten ve manen şifa bulacaksın.

İşte bu sıkıntıları göğüsleyebilen insan, Cennet ve sonsuz nimetlerine lâyık olacak hâle gelir.

Ya günahlar ve haramlar?

Nefsin hoşlandığı, görünüşte lezzetli ve zevkli şeyler bunlar. Ama zehirli bir bal hükmünde. Bir saat lezzet verir, on saat karın sancısı çektirir. Bir üzüm tanesi yedirir, yüz tokat vurur. Ruh, kalp, duygu, kabiliyet ve bedende açtığı mânevî yaralar, kazandırdığı günahlar lezzeti hiçe indirir.

Nefsânî arzularını yenemeyen ve ilk bakışta tatlı gibi gözüken haramlara karşı sabredemeyip kendini tutamayan insan, dünyada gerçek anlamda başarılı olamayacağı gibi, ebedî âlemde hazırlanan sonsuz mükâfât ve saadetlere de kolay kolay eremez. Ne dersiniz azıcık sıkıntıları olan Cennete mi, yoksa görünüşte nefsin hoşuna giden, ama içinde ve sonucunda nice felâketleri saklayan Cenennemlik işlere mi koşmalı?

Dipnotlar:

1- Kurtubî, Tezkire, s. 133.

01.06.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (31.05.2008) - Kimler şefaat edecek?

  (30.05.2008) - Sıratı kolayca geçmek için

  (29.05.2008) - Asırların hedef ve hülyası

  (28.05.2008) - Fethe doğru adım adım

  (27.05.2008) - İmanla kabre girmek

  (26.05.2008) - İmanın inkişafı yolunda

  (25.05.2008) - İnsanın en önemli meselesi

  (24.05.2008) - İmanda terakkî etme yolunda

  (23.05.2008) - Kâinat kitabını okurken

  (22.05.2008) - Kâinatı bir kitap gibi okumak

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Kutlu Doğum Haftası Pdf

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Zeynep RUHAN

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır