"Gerçekten" haber verir 12 Ekim 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Mehmet KARA

Hak ve özgürlüklerden geriye dönüş olmaz



Aktütün saldırısı ile ve Diyarbakır’da meydana gelen terör olayları, devletin üst kademesinin terör konusunda alınacak tedbirleri görüşmek üzere sık sık bir araya getiriyor. Bu vesile ile terörle mücadele yasalarının yetersiz olduğu gerekçesiyle yeni tedbirlerin alınması gündemde. Bu tedbirler arasında askerin “adı konulmamış bir Olağanüstü Hal uygulaması” istediği de konuşuluyor.

Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, Genelkurmay ve Jandarma Genel Komutanlığının hükümetten terörle mücadelede zaafa yol açtığı savunulan beş temel konuda yasal düzenleme yapılmasını istediği bildirilirken, talepler arasında OHAL uygulamasını hatırlatan düzenlemeler olduğu gözlerden kaçmadı. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, iki-üç konuda mutabakat sağlandığını, mutabakat sağlanamayan konularla ilgili de önümüzdeki ayın başında yeniden çalışma yapılacağını açıkladı.

Peki bu düzenlemeler arasında neler var? “Ceza Muhakemesi Kanunu kapalı mekânlarda savcı izni olmadan, arama yapılmasını ve buralardaki delil niteliğindeki belgelere kolluk güçleri tarafından doğrudan el konulmasını engelliyor. Bu yasal düzenlemede ‘savcı izni’ şartının kaldırılması isteniyor… Jandarma Teşkilât Kanunu’ndaki hükümler, askerlerin polis kontrolündeki yerlerde operasyon yapmasını engelliyor. Genelkurmay ve jandarma bu yetkinin kendilerine de verilmesini istiyor... Ceza Muhakemesi Kanunu’nda sorgu sırasında avukatın bulundurulması zorunlu. Genelkurmay ve diğer güvenlik birimleri bu uygulamayı, delillerin karartılması ve sorguda delil toplamanın sekteye uğraması sebebiyle sakıncalı buluyor… İl İdaresi Kanunu’nun 11. maddesi, operasyonlarda ve toplumsal olaylarda güvenlik güçlerine sadece önleme ve olayları yatıştırma yetkisi veriyor. Asker ise ‘adlî kolluk’ yetkisi istiyor. Bu yetki tanınırsa asker, somut bir olay olmasa da ‘delil toplama’ gerekçesiyle daha çok operasyon yapabilecek… Gözaltı süresinin uzatılması isteniyor. (Radikal, 7.10.2008)

***

OHAL 1987 yılında 13 ilde başlamış, uygulamaya 2002 yılında son verilmişti. Bu tarihten sonra zaman zaman OHAL uygulamasının yeniden başlaması gündeme getirildi. 2006 yılında bu uygulama gündeme getirildiğinde Başbakan Tayyip Erdoğan, “Böyle bir şeyi duymamış olayım, demokrasi mücadelesi verenler böyle bir şeyi akıllarına bile getirmez. Birileri istiyor diye olağanüstü hal ilân edemeyiz. Biz devlet yönetiyoruz” diye karşılık vermişti.

Haberlere göre, iki yıl aradan sonra uygulama bu sefer askerler tarafından gündeme getirildi. Aktütün saldırısından sonra iki kez toplanan ve önümüzdeki Salı günü de tekrar toplanacak olan Terörle Mücadele Yüksek Kurulu’nda OHAL veya benzeri bir uygulama başlatılır mı bilemiyoruz ama Erdoğan’ın bu beyanları orta yerde duruyor.

AB reformlarından geri adım atmak anlamına gelen OHAL veya benzeri bir yapı istenmesini hayretle karşılamak gerekir. Çünkü, bu yöntemlerin sonuç vermediğini yaşanan acı tecrübelerle ortaya çıkmadı mı? Baskıların çok daha tepki doğurduğunu, terör örgütünün daha da büyüdüğü görülmüyor mu?

Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Hüseyin Yaman, haklı olarak şu soruları yöneltiyor: “1992 yılında Aktütün saldırıya uğradığında OHAL yok muydu? 33 askerimiz Bingöl’de şehit edildiğinde OHAL yok muydu? Hatta daha da ileri gidelim ve 1984 Eruh ve Şemdinli saldırısı olduğunda bırakın OHAL’i, sıkıyönetim yok muydu?” (Zaman 10 Ekim 2008)

Belki taleplerin adı OHAL değil ancak, adı konulmasa da bu düzenlemeleri çağrıştırıyor. Adalet Bakanı Şahin, “OHAL konusu ne olacak?” şeklindeki soruları, “Ben de basında okudum; OHAL’in getirilmesi gibi bir düşüncemiz yok. Ne Genelkurmay Başkanlığımız ne de Silâhlı Kuvvetlerimizin herhangi bir biriminin OHAL talebi de olmadı. Demokratik hak ve özgürlüklerden geriye gidiş olmaz” diyerek güvence veriyor. Bakalım hükümet reformlardan geri dönüş anlamına gelen bu talepleri haklı mı bulacak, yoksa dik bir duruş mu sergileyecek?

Ümit ediyoruz ki, demokratik hak ve hürriyetlerde geri gidiş olmasın. Birçok hukukçu, şu anda terörle mücadelede güvenlik güçlerinin işini zorlaştıran yasal boşluğun olmadığını söylüyor. Türk Ceza Kanunu, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve Terörle Mücadele Kanunu’nu hazırlayan akademisyenlerden Kültür Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bahri Öztürk, terörle mücadele için yasalarda eksiklik bulunmadığının altını çiziyor.

Unutmamak gerekir ki, özgürlük güvenliğin alternatifi değildir. Özgürlüklerden taviz verilmeden de güvenlik sağlanır. Elbette terörle mücadele edilecektir, ancak bu mücadele demokrasi içinde kalınarak yapılmalıdır.

12.10.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (18.10.2008) - Etrafımıza neler oluyor?

  (17.10.2008) - Üslup bozulması

  (12.10.2008) - Hak ve özgürlüklerden geriye dönüş olmaz

  (11.10.2008) - Aktütün soruları

  (10.10.2008) - Tezkere geçti ama…

  (05.10.2008) - Ömrünce, darbeden nefret etti

  (28.09.2008) - Beklentiler…

  (26.09.2008) - Hesaplaşma millet önünde olmalı

  (21.09.2008) - Bu kitap da düzeltilecek mi?

  (20.09.2008) - Basının gücü nerede kullanılır?

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  H. Hüseyin KEMAL

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır