"Gerçekten" haber verir 12 Nisan 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Ali FERŞADOĞLU

Ortalama bir Avrupalı’nın hayat şartları



Karı-koca ve bir de çocuktan oluşan üç kişilik bir aile düşünelim. Anne, sabah 04.30’ta kalkar, kahvaltıyı hazırlar. Sonra, çocuğu kaldırır, kahvaltısını yaptırır ve elinden tutup bizzat okula götürür. Almanya’da Türkiye’deki gibi okul servisleri yoktur. Zira, yakın çevrede mutlaka okul vardır ve okullar aynı standart ve kalitededir. Anne-babalar mutlaka okula giden çocuklarının dersleriyle ilgilenir, idarecilerle irtibat hâlindedir.

Çalışan bey ise, saat ikilerde işi bırakır. Sonra ya eve gider, ya meyhaneye… Gerçi iş yerinde bira içmek serbesttir. Birayı içki saymıyorlar, su ve meşrubat yerine onu içerler. Rüdesheım, üzümleriyle meşhur olduğundan iş yerlerinde hem bira, hem de içki makineleri vardır. İçki tüketimi yüksek olunca, alkollü içki imalâtı, ya da ithâli ile uğraşan firmaların reklâm kampanyaları sürekli artıyor. Sadece bira tüketimi, yılda kişi başına ortalama 100-150 litrenin üzerinde bulunuyor. Aynı araştırmanın sonuçları, öğrencilerinin de yüzde 93.8’inin “az veya çok” alkol kullandığını ortaya koydu. 1590 üniversite öğrencisinin katılımı ile gerçekleştirilen bir araştırma, Avrupalı gençlerin yüzde 37.3’ünün “çok”, yüzde 45’inin “orta”, yüzde 10.5’inin de “az” da olsa içki içtiklerini gösterdi. Üniversite öğrencilerinin yüzde 23’nün birçok kez “kör kütük sarhoş” olduklarını da belirleyen araştırma, çok içki içen gençlerin anne babalarının yüzde 44 oranında alkolik olduğu gerçeğini de ortaya koydu. Aşırı alkol aldıktan sonra çok kez otomobil kullandıklarını söyleyenlerden üniversite öğrencilerinin oranı ise yüzde 55 olarak belirlendi.

Çocuklar, 18’inde evden ayrılıyor

Avrupalı, iş sonrası eğer meyhaneye gitmemişse eve gelir, yemeğini yer, gazetesini okur, tv izler. Almanlar, hafta içi çalışır, hafta sonu ise meyhane, diskotek ve benzeri eğlence yerlerinde vakit geçirirler. Senede bir de mutlaka tatile çıkmaya çalışırlar.

Bir Alman çocuğu 16 yaşına gelince, artık evden ayrılmanın, kendisine ev tutmanın antremanını yapmaya başlar ve 18’inde mutlaka evden ayırırlar. Eğer anne-babasıyla birlikte kalırlarsa mutlaka mutfak, elektrik, kira vs. masraflara iştirak ederler. Belirlenmiş ödemelerini yapmadıklarında onları eve almazlar.

Almanlarla komşuluk yapan ve bu olayları bize anlatan kardeşimiz, “Ben 18 yaşını aşmış çocuğun ödemeleri yapmadığı için eve alınmadığını, dışarıda sabahlamak zorunda kaldığını çok gördüm!” dedi.

Alman Hıristiyan ailelerin bir özellikleri de, çocuklarına mutlaka Hıristiyanlığın öğretilmesini sağlamaktır. Zaten din dersi, Anayasa’da mecburîdir. Dolayısıyla küçük yaşlarda aileler, Kiliseye gitmiyorsa da mutlaka Hıristiyanlığı öğretirler.

Yalnızlıklarını köpekleriyle gideriyorlar

Avrupalılarda göze çarpan diğer enteresan bir olay da bilhassa kadın ve yaşlıların elinde bir köpek bulunması… Hedonizmin (zevk ve lezzetkolikliğin) pençesine düşen Batılılar, çocuk doğurmak istemiyor. Bunun zahmetinden kaçanlar, çocuk sevgisi ve yalnızlıklarını köpeklerle gideriyor.

Hürriyeti tamamen başıboşluk ve her istediğini yapmak şeklinde anladıklarından, çocuklarına gerekli terbiye ve eğitimi veremiyorlar. Bunun sonucunda da çocuklar anne-babalarına karşı geliyor, mücadele ediyor. Dolayısıyla, çocuk doğurup, bunca masraf yaptıktan sonra kendilerine karşı gelecek evlâtlar yetiştirmek istemiyorlar! Köpekler ise, gayet sadık ve itaatkârdır.

12.04.2009

E-Posta: [email protected] [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (13.04.2009) - Avrupa’da boşanmalar

  (12.04.2009) - Ortalama bir Avrupalı’nın hayat şartları

  (11.04.2009) - Geri dönüşüm ve iktisat

  (10.04.2009) - İşkence Müzesi’nin bulunduğu turistik şehir: Rüdesheım

  (09.04.2009) - Avrupa’nın maddî kalkınmasının bir sebebi: Nehirler

  (08.04.2009) - Mainz-Gustavsburg Risâle-i Nur hizmetleri

  (04.04.2009) - Şahıslar fanî, dâvâ bakî

  (03.04.2009) - Gündüzalp’in meşveret sistemini tesisi

  (02.04.2009) - Bir sadakat zirvesi: Zübeyir Gündüzalp

  (31.03.2009) - Lâhikalar her zaman okunmalı

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır

Kurumsal Linkler:
Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl

Reklam Linkleri:
Risale Yorum- Risale Çocuk- Oktay Usta - Euro Nur - Fıkıh İnfo- Ahmet Maranki- Cevşen - Yeni Asya Barla - Makdis