14 Kasım 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Faruk ÇAKIR

Yanlışları terk etme vakti


A+ | A-

Geçen yıllara nisbetle sakin bir bayram öncesi yaşıyoruz. Kısaca hatırlamak gerekirse, özellikle 28 Şubat süreci (1997) sonrasında Kurban Bayramı öncesi büyük bir korku havası yayılır, ‘deri’ kavgası başlatılırdı. Hiç hakları olmadığı halde birileri, vatandaşın kestiği kurbanların ‘deri’sine göz koyar, onları bir bakıma gasbeder ve bu yanlışlar hemen her yıl devam ederdi.

Nasip olursa Salı günü idrak edeceğimiz bu yılki Kurban Bayramı öncesi böyle bir hava yok. ‘Deri’ kavgaları geride kalmış görünüyor. ‘Deri gasbı’ gibi apaçık bir yanlışa o gün de itiraz etmiştik, tekrarlanması halinde bugün de itiraz ederiz. Tabiî ki bu yanlışların devam etmesinde medyanın da büyük bir rolü vardı. Öyle bir yayın yapılırdı ki, duyan herkes THK’nın ‘doğuştan deri gasbetme hakkı’ olduğunu düşünebilirdi. Kurban Bayramı sona erince de “THK’ya şu kadar deri bağışlandı” diye övünülürdü. Yani hem gasbedilir, hem de “bağışlandı” diye millet ikinci defa yanıltılırdı.

O günlerde de ifade edilmişti, yine tekrarlayalım: Milletin kestiği kurbanın derisine el koymak başlı başına bir yanlıştı. Elbette bu yanlış tamamıyla bitmiş değil, ama şartların değişmesiyle birlikte ‘zorla el koyma’ sona erdi.

Türkiye’yi idare edenler; yapılan bu yanlışların neye mal olduğunu hiç düşündü mü? Apaçık bir yanlışta yıllarca ısrar edildi. Peki ne oldu? Devlet ile millet arasındaki bağ çözüldü, uçurum açıldı. Zorla derilerine el konulanlar duâ etmedi. Bu yanlışlar geçmişte kalmakla birlikte, açtığı yaralar hâlâ devam ediyor. Belki de 10 yıl sonra, o günlerde yaşananlar anlatıldığında kimse inanmak istemeyecek. Nasıl ki ‘tek parti’ devrinde yaşananlar anlatılınca kimse inanmak istemiyor...

Bakınız, bir yanlıştan geri adım atılması Türkiye’yi rahatlattı. O halde, bugün için devam ettirilen yanlışları da masaya yatırmak ve bir an önce sona erdirmek gerekir. Şimdiye kadar hiç kimse yanlıştan geri adım attı diye kınanmamıştır ve kınanmadı.

Hâlâ devam eden yanlışların bir kısmını hatırlamaya ne dersiniz? En başta başörtüsü yasağı ‘kamusal alan’da ve başka pek çoy yerde devam ettiriliyor. “İlköğretimde başörtüsü olur mu, olmaz mı?”yı tartışıyoruz. Bazı kişileri özel kanunlarla koruyoruz. Yakın tarihi doğru anlatmıyoruz. Okullarda ‘mescid’ açılması tekliflerini tartışma gündemine bile almak istemiyoruz. Öğrencisinden memuruna kadar, hayatın her sahasında; insanları inançlarından dolayı ‘fiş’liyoruz. Annesinin başı örtülü diye başarılı oldukları halde bazı öğrencileri bazı okullara almıyoruz. Bazı anneleri, yine sırf başı örtülü diye askerlik yapan oğlunun yemin törenine almıyoruz. Bayramları kutluyoruz, ama burada da başörtülülere açık ya da gizli ‘yasak’ koyuyoruz vs.

Israr edilen yanlışların listesini uzatmaya gerek var mı? Bu yanlışların tamamını ve benzerlerini bugün sona erdirmek mümkün. Peki, bu yanlışlar sona erdirilse kim ne kaybeder? Türkiye ‘geri’ye mi gider? Elbette ‘irtica hortlar’ diyenler olabilir, ama bu tesbit Türkiye ve dünya gerçekleriyle örtüşmez. Çünkü bu ve benzeri yasaklar olmayan ülkelerde ‘irtica’ değil, ilim, irfan ve kaynaşma yaşanıyor.

Hatada ısrar ve inad etmeye hiç gerek yok. Yanlışları terk etme vakti çoktan geldi vesselâm.

14.11.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (16.11.2010) - Gazetecilerin günahı

  (15.11.2010) - Hacıların sevinci

  (14.11.2010) - Yanlışları terk etme vakti

  (13.11.2010) - Korku imparatorluğu

  (12.11.2010) - Şimdi bunlar mescid de ister

  (11.11.2010) - Yasakçı anlayış, reforma da engel

  (10.11.2010) - Ne hakla?

  (09.11.2010) - Asırlık çınarlar

  (08.11.2010) - Diyanetin görevi neydi?

  (07.11.2010) - Eğitimde model 4X4 olsun


Son Dakika Haberleri

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  YENİ ASYA NEŞRİYAT

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.