"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Oruç aczimizi hatırlatır

Cihat ERDOĞ
14 Haziran 2018, Perşembe 02:07
Ramazan ve oruç...

Acz, acizlik duygusu; insanın pek karşılaşmak istemediği, daima örtmeye çalıştığı bir duygudur. Hatta kibir, zulüm, gurur ve büyüklenme eğilimleri, insanın acz duygusunun bastırılmaya çalışıldığı uzantılarıdır. Kaçmak çözüm değildir. Halbuki bu duyguyu kabullenip sonsuz güç sahibi Cenâb-ı Hakk'a dayanmalıyız. O’na sığınmalıyız. O’ndan yardım istemeliyiz. Ancak o zaman kul olmanın hazzını yaşayabiliriz. Sonsuz ihtiyaç duygusu, ancak sonsuz güç sahibi Yüce Yaratanı bilip kabullenmekle olur. O’na dayanmakla mümkündür. Çünkü sahip olduğumuzu zannettiklerimizi elimizde tutamıyoruz. İşte oruç insanın demirden değil de et ve kemikten yaratıldığı bilincini insana hissettirir. Gözle görülmeyen bir mikroba mağlûp olan insan acizdir. Zayıftır. Ancak Baki, ebedî birine dayanmakla ebedîleşebiliriz. Aczimizi, acizliğimizi giderebiliriz. Bu psikolojik duygudan kendimizi kurtarabiliriz. 

İşte dünya sevgisi, dünyaya tapma derecesinde ona yapışmak duygusu acizliğimizin bir göstergesidir. Sadece önümüzde dünya varmış gibi hareket ederiz. Ahireti, ahiret hayatını unuturuz. Oruç ve açlık; aczimizi, ihtiyaçlarımızı hissettirir. Açlık duygusu, midemizin açlıktan kazınması, yeme ihtiyacı bizlere zayıf vücudu hatırlatır. Çünkü vücudu, mideyi, açlık duygusunu, yiyecekleri veren aynı güçtür. Bizlerin ne kadar merhamete acınmaya muhtaç olduğumuzu hatırlatır. Nefsin firavunlaşmasını önler. Bizlere bu vücudu verene şükür etmemiz icap etmektedir. Gafletten kurtulup manevî bir şükür kapısı açılır. Şükür de ancak aczimizle Rabbimizin rahmet kapısını çalmamızı netice verir. Gani olan zengin olan ancak O’dur. Tükenmez hazine sahibi O’dur. Allah’tır. O halde daima ve derhal O’na yönelmeliyiz. Aslında insanın acizliğini sadece oruç değil; ölüm düşüncesi, hastalıklar ve musîbetler de hatırlatır.              

Aczi beşeri veya insanoğlunun acizliği, ihtiyaçları, ayrılık ve ölüm değişmiyor. Yani zaman değişmeden akıp gidiyor. Herkesin sadece dünyayı düşünmesi, bizlerin ahireti düşünmesine engel olmamalı. Değişmeyen hakikatlar manevî gözümüzü ve kalp gözümüzü açmalı. Oruç derinden yaralanmadan ve üzerini örtmeden fakr, ihtiyaç halini hissetmenin bir basamağı. Bunu hisseden kul baştan kabullenmesinin rahatlığı ile fakrında, ihtiyacında Âlemlerin Rabbine dayanmanın zenginliğini yaşar. İhtiyaçlarını hissetmekten kaynaklanan Sonsuz Zenginlik Sahibini bulmak ve O’na Allah’a kul olmak insanın yaşayabileceği en güzel duygulardan biridir. Bu duygular ruhumuza tarifi imkânsız bir rahatlık ve ferahlık duygusu verir. Aczimizi ve fakrımızı bizlere, en iyi hissettiren duyguları veren, ibadetlerimizdir. Oruçtur. 

Okunma Sayısı: 2100
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı