YAŞANAN EKONOMİK KRİZ SEBEBİYLE TÜRKİYE ARTIK BESLENME KRİZİ YAŞAYAN ÜLKE HALİNE GELDİ.
VATANDAŞ GIDAYA ULAŞMAKTA ZORLANIYOR
İktidarın iki ortağı Erdoğan ve Bahçeli, yapılan zamlardan marketleri ve son satıcıyı sorumlu tutarken, üretim maliyetlerinde, resmî açıklamaya göre, yüzde 157,69'a varan üretici enflasyonu ve iğneden ipliğe gelen zamlar üreticinin belini büküyor. Öte yandan vatandaş da yetersiz kazancı sebebiye birbiri ardına gelen zamlarla pahalanan temel gıda maddelerine ulaşmakta büyük zorluk yaşıyor.

FAKİR KARNINI NASIL DOYURACAK?
Muğla Milletvekili Metin Ergun, Türkiye’de, ekmeğin, sütün, etin, peynirin, yağın hiç bu kadar konuşulmadığını vurgulayarak, "Artık bu coğrafya da insanlar gıdaya ulaşamaz hale geldi. Verdik yetkiyi, içemedik sütü, yiyemedik peyniri, eti, ekmeği... Beslenme krizi yaşayan bir ülke haline geldik. Ekmeğin 5 lirayı geçtiği ülke haline geldik. Fakir, fukara nasıl doyuracak karnını?" dedi.
***
Beslenme krizi yaşıyoruz - Aldı yetkiyi, içemedik sütü, yiyemedik peyniri, eti, ekmeği
İYİ PARTİ YEREL YÖNETİMLER BAŞKANI METİN ERGUN, “BESLENME KRİZİ YAŞAYAN BİR ÜLKE HALİNE GELDİK. EKMEĞİN 5 LİRAYI GEÇTİĞİ ÜLKE HALİNE GELDİK. FAKİR, FUKARA NASIL DOYURACAK KARNINI?” DEDİ.
İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkanı, Muğla Milletvekili Metin Ergun, İYİ Parti Menteşe İlçe Başkanlığı’nın 3. Olağan Genel Kurulu’nda konuştu.

Ergun şunları söyledi: “Şimdi geldiğimiz noktada bugün uygulanmaya devam eden partili cumhurbaşkanlığı sistemi, Türkiye’de kurumsuzluk ve kuralsızlık rejimi doğurmuştur. Hukukun üstünlüğü ortadan kalkmıştır. Aslında hissettiğim çok ağır da kelimelerimi seçerek konuşmaya gayret sarf ediyorum. Basın özgürlüğü ortadan kalkmıştır. Aleyhte bir cümle kuran, bir cümle yazan basın mensubunun dışarı atıldığı bir sistem haline gelmiştir. Basının yüzde 96’sı bu sistemde propagandist basın haline gelmiştir, aşama katetmiştir. Yani yandaş basından, propagandist basın haline gelmiştir. Sivil toplum anlamsızlaştırılmış, yetkileri adeta elinden alınmış bir haldedir. Devletimiz hakemlik rolünü kaybetmiştir. Çalışanları, idarecileri vasıtasıyla başka bir birime soyunmuştur. Dilim varmadığı için söylemiyorum. Bütün bunlar ekonomiye yansımıştır.
Bütün bunlar bizim evimizde soframızdaki çorbanın bir kaşık fazla olup olmamasına yansımıştır. Bunun böyle olacağını ifade etmiştik. Bu sistem övenler, yani Cumhur İttifakı, ‘Verin yetkiyi, görün etkiyi’ demişti. Verdik yetkiyi, gördük etkiyi.”

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ KAYBOLMUŞ DURUMDA
Ergun, “Türkiye’de, bu topraklar da ekmek hiç bu kadar konuşulmamıştı. Süt, et, peynir, yağ hiç bu kadar konuşulmamıştı. Artık bu coğrafya da insanlar gıdaya ulaşamaz hale geldi. Mutlak yoksulluk yüzde 100 oranda arttı. Verdik yetkiyi, göremedik ekmeği. Verdik yetkiyi, içemedik sütü, Verdik yetkiyi, yiyemedik peyniri, eti. Beslenme krizi yaşayan bir ülke haline geldik. Ekmeğin 5 lirayı geçtiği ülke haline geldik. Fakir, fukara nasıl doyuracak karnını?” ifadelerini kullandı. “Bu referandum seçimidir” diyen Ergun, şunları söyledi: “Bu seçim herhangi bir partinin şu, bu olmasından ziyade öncelikle bu sistemden kurtulma seçimidir. ya bu kötü gidişe ‘Evet’ oyu verilecek dolayısıyla Cumhur İttifakı’na oy verilecek, bu kötü gidiş her geçen gün daha da kötüye gidecek. Toparlanması mümkün değil çünkü hukukun üstünlüğü kaybolmuş durumda. Kurumsal irade ve yetkiler kaybolmuş durumda. ya daha da kötüye gidecek her şey ya da kuvvetler ayrılığını temin etmeyi düşünen, hukukun üstünlüğünü getirmeyi planlayan, kurumsal devleti ve kurallara bağlı kurumsal yapıyı ortaya çıkarmayı planlayan parlamenter demokratik sisteme ‘Evet’ diye Millet İttifakı ve bunların başında da İYİ Parti’ye oy verecek.”
Anka Haber Ajansı
***
Peynirin kalıbı tabi 150 liraya çıkar
Muhalefetin Meclis kürsüsünden tepki gösterdiği artan süt fiyatlarının perde arkasında üreticinin zor durumdaki hali çıktı. Üretici sürekli artan maliyetler karşısında yurt dışından milyonlarca dolar verilerek ithal edilen düvelerini kesime göndermek zorunda kalıyor. 500 bin süt eneği böylece kasaba gitti.

Maliyetler karşısında üretim de azalınca süt fiyatları üçe katlandı. Sakarya’da besicilik yapan Mehmet Demirler, 300 baş besi hayvanından 50 başını sattığını söyledi. Besicilikten kazandığı gelirle 4 ailenin geçimini sağlayan Demirler, “Bağırdık, çağırdık ‘Bu buzağıları biz mi doğuracağız?’ dedik. Peynirin kalıbı tabi 150 lira olur. Geçen sene 378 bin inek satıldı. Buzağı kesildi” dedi.
Anka Haber Ajansı
***
7 bin 785 liranın altını kabul etmeyiz
Türk-İşBaşkanı Ergün Atalay, TRT Haber’de asgari ücrete dair değerlendirmelerde bulundu. Hükümet kanadı ve işveren temsilcileriyle bir uzlaşı halinde süreci ilerletmek istediklerini söyleyen

Atalay, 7 bin 785 liranın altındaki rakamı kabul etmeyeceklerini belirtti. “Kırmızı çizgi bu onun üzerine çıkmak gerekiyor” diyen Atalay sözlerine şöyle devam etti: “7 bin 785 liranın altındaki bir rakamı kabul etmemiz sıfır, kırmızı çizgimiz. Bu miktarın üzerine çıkmamız lazım. Gıda da artış yüzde 138. Neyin ne olduğunu biz A’dan Z’ye biliyoruz. Bunlar göz önünde bulundurulmalı ve öyle bir rakam bize getirilmeli.” Atalay, “İnsan odaklı bir çalışma olması lazım. Sendikalar, STK’lar, işverenler insan odaklı bir çalışma yapmak mecburiyetinde” vurgusu yaptı.
Haber Merkezi