"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Denizli seyahati

Muzaffer KARAHİSAR
13 Aralık 2022, Salı
Geçtiğimiz Pazar günü, gençlerle kıldığımız sabah namazından sonra nurlu bir toplantı vesilesiyle Denizli istikametine yola çıktık.

Sabahın alacakaranlığını bulutların rengi biraz daha kapatıyordu. Böyle bir havada sabahın mahmurluğu, serinliği ve sessizliğiyle henüz kuşlar cehri zikirlerine başlamamıştır. Minibüsün içinden davudi sesle yükselen “Sübhaneke ya Allah” nidaları hoş, tatlı terennümlerle Rabbimize olan inancımızı, imanımızı, idrakimizi ifade ediyor ve her türlü kusurdan münezzeh olduğunu aşkla ifade ediyorduk.

Yolculuk esnasında Gebze Dershanesi Muhabbet Fedailerinin her gün mutat, sıra ile okunan canlı nur dersine bağlandık. Denizli seyahatinde, Bediüzzaman ve talebelerinin Ağır Ceza Mahkemesinde ve Denizli hapsinde bulundukları sırada telif edilmiş, Denizli hapsinin bir meyvesi olarak telif edilmiş olan Meyve Risalesi, okunuyordu. Huşu ile dinledik. Üstad şöyle ifade etmiş: “Bu risale, Denizli Hapishanesinin bir meyvesi ve bir hatırası ve iki Cuma gününün mahsulüdür.” 

Yolculukta Meyve Risalesinin tevafuku, hatırası, küfr-ü mutlaka karşı müspet ilimlerle tevhid hakikatinin inkarı mümkün olmayan delilleri, misallerle anlatılmıştır. Asrımızda insanların zihnini meşgul eden şüpheler, tereddütler, korkular, istifhamlar ve bunalımların çaresi, hakikatler deryası olan Meyve Risalesi, yetmiş dokuz senedir öneminden ve değerinden bir şey kaybetmeden Allah’ın varlığını ispat eden bir nur halesi olarak hakikatleri neşrediyor, gönüllere nakşediyor. 

Denizli hapsi, saff-ı evvel talebelerden Hasan Atıf Egemen’in, isteyen bir şahsa, Üstadın Beşinci Şua ismindeki Risalesini vermesi ile 20 Eylül 1943 tarihinde başlamıştır. Üstad, ne yapsak başımıza gelecekti, Hasan Atıf’ı suçlamayın, ifade etmiştir. En tehlikeli, ağır idam mahkumlarının bulunduğu vahşi mahkumların, mazlum Nur Talebelerini imha planı tasarlanmıştı.

Bediüzzaman ve talebelerinin Denizli Cezaevine girmesi ile kısa zamanda büyük değişiklikler olur. Meyve Risalesinin hakikatleri ve tebliğ faaliyetleriyle mahkumların büyük ekseriyeti ıslah olmuş namaza, ibadete, itaate başlayınca kavgayı, nizayı, anlaşmazlığı bırakmışlar. Nur talebelerinin ve mahkumların gizlice yazıp çoğalttığı risaleden rahatsız olup, hapishaneye kağıt sokmamışlar. 

“Hapishaneyi terbiyehane gösterip, vatanımıza ve milletimize birer terbiyeli, emniyetli, menfaatli adam olmaya çalışmalıyız. Ve hapishane memurları ve müdürleri ve müdebbirleri dahi, câni ve eşkiya ve serseri ve katil ve sefahetçi ve vatana muzır zannettikleri adamları, bir mübarek dershanede çalışan talebeler görsünler ve müftehirâne Allah’a şükretsinler.” (Meyve Risalesi, İkinci Mesele) 

Üstadın bütün gayretine, iyi niyetine ve Kur’an tefsiri olan Nur hakikatlerini muhtaç gönüllere ulaştırmasından rahatsız olmuşlar. Hapiste “tecrid-i mutlak içinde ufunetli, rutubetli soğuk bir koğuşa koydular.” (Lem’alar) Yetmiyormuş gibi O mübarek zatı hapishanede zehirlemişler. Onun fedakar ve kahraman talebesi Hafız Ali Ergün, Üstadın ağır hastalığına bedel hastalanarak şehit olmuş, mezarı Denizli Kabristanındadır. 

“Risale-i Nur’un bir şehid kahramanı olan merhum Hâfız Ali, hapiste Meyve Risalesini kemâl-i aşkla yazarken ve okurken vefat edip kabirde melâike-i suale mahkemedeki gibi Meyve hakikatleriyle cevap verdiği misillü...” (Meyve Risalesi, On Birinci Mesele)

15 Haziran 1944 yılındaki “Berat” sevinci ve kahramanların destansı hayat hikâyelerinden ilham aldık. Bütün duygularımızla sırlı, hakikatli, tevafuklu hatıralarıyla huzur bulduk. Toplantı mekanından ayrılırken tecessüm etmiş rahmet taneleri gökyüzünden sağanak halde bereket serpintileriyle uğurluyordu.

Okunma Sayısı: 1473
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı