Araştırmacı ve yazar Bekir Ağırdır, AKP’nin bugün geldiği yeri değerlendiren bir yazısında “AK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüşümün hikâyesi” diye değerlendirmede bulundu.
Ağırdır’ın t24.com.tr sitesinde yer alan yazısının bir bölümü şöyle:
“23 yılın özeti aslında tek bir cümlede saklı: AK Parti, bir kitle hareketi olarak doğdu, 2009 sonrası bir kimlik hareketine dönüştü, 2017’den itibaren ise en sonunda bir devlet partisine evrildi. Bu hikâye yalnızca AK Parti’nin hikâyesi değil; devlet ile toplum arasındaki mesafenin, kamusal alanın nasıl daraldığının, siyasetin güvenlik diline nasıl sıkıştığının da hikâyesi. Bu hafta AK Parti’nin iktidara gelişinin 23’üncü yıl dönümüydü. 2001’de, omurgasını siyasal İslâm geleneğinden gelen kadroların oluşturduğu AK Parti o günün neredeyse tüm sağ siyasî hareketlerini kapsama alanına almıştı. 3 Kasım 2002’de girdiği ilk seçimde oyların yüzde 34.3’ünü aldı. Seçim barajının da ürettiği olağanüstü bir fırsatla parlamentoda üçte iki milletvekilliğini kazanarak tek başına iktidar oldu. Bugün ideolojik olarak da örgüt dokusu, toplumsal tabanı bakımından da bambaşka sulara yelken açmış olsa da AK Parti siyasî tarihimizde en uzun süre iktidarda kalan parti.
“AK Parti iktidara yükselirken büyük bir ideolojik dalganın değil, büyük bir boşluğun üzerine geldi. O günün AK Parti’si, muhafazakârların partisi olmaktan çok, değişim isteyenlerin partisiydi. Bugünden bakınca, o gün başlayan AK Parti hikâyesinin dört aşamada ilerlediğini görüyoruz.
Bugün geldiğimiz yer
23 yılın sonunda AK Parti artık kitle partisi değil, o dönem 2002–2009’da kaldı. Kimlik partisi de değil, 2010’lar bitti ve hatta tek başına lider partisi olarak tanımlamak da yeterli değil. AK Parti şu anda bir devlet partisi. Bu tespit bunca yorgunluk, krizler yumağı içinde olmasına rağmen hâlâ araştırmalarda 2002 oy oranının altına düşmüyor olmasının bir sebebi olabilir. Seçmen, ekonomik memnuniyetle değil, kimlik ve güvenlikle karar veriyor. İktidar, rıza ile değil, sosyal politikalara bağımlılık ve kontrol mekanizmalarıyla işliyor. 23 yılın özeti aslında tek bir cümlede saklı belki de. AK Parti, bir kitle hareketi olarak doğdu, bir kimlik hareketine dönüştü, en sonunda bir devlet partisine evrildi.”
Haber Merkezi