Samsun Çevre Platformu: Yeraltı suları kirleniyor, tarım ve hayvancılık olumsuz etkileniyor
Samsun, verimli ovaları ve düz yapısı ile Karadeniz bölgesinin tarıma en elverişli ili. Ancak son yıllarda gelişen ekolojik talan bölgeyi bir tarım şehri olmaktan çıkarmak üzere. Özellikle Kavak ilçesinde yoğunlaşan ekolojik talan, geçmişte bölgenin en iyi fasulyelerinin yetiştiği tarlaları ekilemez hale getirdi.
İlçenin ortasından geçen Samsun-Ankara Karayolu’nun güney kesimi taş ocağı ve çimento fabrikaları ile kuzey kesimi ise altın madeniyle adeta işgal edilmiş durumda. Artıgerçek’deki habere göre Güney kesimde bulunan irili ufaklı çok sayıda taş ocağı ve fabrikalardan çıkan tozlar bölgeyi yaşanmaz hale getirdi. Ruhsatı biten, ama hâlâ çalıştırılan taş ocaklarına karşı yöre halkının bütün itirazları ise sonuçsuz kalıyor.
Samsun Çevre Platformu (SAMÇEP) Sözcüsü Mehmet Özdağ, Ocak ayında 6231 sayılı Orman Kanunu’nun 16, 17 ve 18’inci maddelerinde yapılan değişikliklerle orman alanları içerisinde her türlü madencilik faaliyetine izin verildiğini hatırlattı.
‘Bizi insan yerine koymuyorlar’
Taş ocaklarının da maden olarak geçtiği için kolayca ruhsatlandırıldığını aktaran Kavak’ın güney kesiminde Bekdemir Dağı’nın etrafında 4 büyük taş ocağının faaliyetlerine devam ettiğini kaydetti. 2 dakikada bir 30 tonluk kamyonlarla sürekli malzeme taşındığını aktaran Özdağ, “Taş ocaklarının yoğun bulunduğu Bekdemir, bu yörenin hemen hemen en yüksek kot seviyesine sahip bölgesidir. Dolayısıyla Bekdemir bölgesindeki akarsu ya da yer altı sularının kirletilmesi alt kotlardaki köyleri ve köylerdeki tarım ve hayvancılığı olumsuz etkiliyor. O nedenle bu tür faaliyetlerin bu kadar kolay ruhsatlandırılması kırsalın bitirilmesidir” diye konuştu. Dağardı Mahallesi sakinlerinden Musa Lafçı, 100 senedir ekip biçtikleri bahçelerin zorla istimlâk edildiğini söyledi. Taş ocağının küçük bir alanda başladıktan sonra yıkama tesisleri ile büyütüldüğünü kaydeden Lafçı, “‘Biz buraya başlıyoruz, ama razı mısınız? Bir talebiniz var mı?’ diyen yok. Köylüyü insan yerine koymuyorlar. Sadece zengine hizmet ediyorlar. Taş ocakları ve çimento fabrikalarının tozu tüm bitkileri öldürüyor. Köylüyü bitirdiler.” dedi.