Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 26 Eylül 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Abdil YILDIRIM

Bir alana, bin bedava



Böyle bir alış veriş merkezi olsa. Ne alırsanız alın, yanında on tane, yüz tane de, bazen de bin tane bedava verilse... Herhalde herkes işi gücü bırakır, böyle bir mağazada bir şeyler almak için kuyruğa girer. Belki saatlerce kuyrukta beklemeyi de hiç çekinmeden göze alır. Mağaza sahibine de minnettarlıklarını ifade eder.

“Şimdi, böyle bir alış veriş merkezi olur mu?” diye aklımıza gelebilir. Evet, böyle bir alış veriş merkezi var ve ihtiyacımız olan ne varsa bu mağazada bulunmaktadır. Kâinat çarşısındaki dünya mağazasında, kâinatın sahibi bir alana binlerce hediye dağıtmaktadır. İçinde bulunduğumuz üç aylarda bu hediyeler on binlere, Kadir Gecesi gibi özel gecelerde ise, otuz binlere ulaşıyor.

Cenâb-ı Hak lütuf ve kereminden, bizlere her gün 24 altın değerinde 24 saatlik ömür sermayesi veriyor. (Gördüğünüz gibi sermaye de bizim değil, bize verilmiş.) “Bununla ahiretiniz için alış veriş yapın, tâ ki orada perişan olmayasınız” diyor. Yaptığımız alış verişlerde de 0’nun rızasına uygun hareket ettiğimiz takdirde bir saate karşı on, yüz, bin saatlik sevablar, yani ahiret erzakı veriyor. Ramazan kampanyalarında bu hediye sevaplar otuz binlere ulaşıyor.

İnsan menfaatini sever. Alış veriş yaparken, en iyi malı en ucuz fiata almak ister. Ucuz mal satan dükkânların önünde saatlerce kuyrukta beklemeyi kabul eder. Sabah namazında camiden çıkan yaşlı insanların, ucuz ekmek satan belediye büfeleri önünde uzun süre kuyrukta beklediklerine şahit oluyoruz.

Demek ki en az bedel ödemek sûretiyle en fazla mal almak için insanlar bir çok zahmetlere katlanıyorlar. Zira orada menfaatleri söz konusudur.

Dünya işlerinde “bir koyup üç almak, üç koyup beş almak” gibi amaçlarla girişilen işlerde, insan çok defa umduğunu bulamaz. Hatta koyduğu sermayeyi bile geri alamayanlar vardır. Ama kâinat çarşısındaki dünya mağazasının sahibi, bütün insanlara vaadde bulunuyor. “Bir sevap işleyene bin vereceğim, hatta binler sevap yazacağım” diyor. O’nun vaadinden dönmesi söz konusu olmadığına göre, vaad ettiğini mutlaka verecektir. Özellikle üç aylar gibi, ve üç ayların içindeki Ber’at ve Kadir Gecesi gibi özel gün ve gecelerde, bire otuz bine kadar sevap veriyor. Yani bir gecelik ibadet karşılığında seksen yıl ibadet yapmış gibi bir ömür sermayesi veriyor. Böyle bir fırsatı kaçırmak, akıl kârı değildir. Dünya menfaati söz konusu olduğunda bir koyup üç almayı akıllılık kabul edenler, ebedî hayat sermayesi için bir koyup binler almak gibi bir fırsatı değerlendirmiyorlar da, burada akıl ve izandan söz etmek mümkün değilidir.

İşte Ramazan-ı Şerif gibi bir fırsat daha ayağımıza geldi. “Fırsatlar bulutlar gibidir, çabuk geçer.” Böyle bir bulutun her damlasında binler rahmet yağarken bundan istifade etmeyenler, fırsat kaçtıktan sonra çok pişman olacaklardır. Ama son pişmanlık fayda vermeyecektir.

Biri bine değişmem

Hak’kın cemalini görme hissini,

Ne bu cana, ne cânana değişmem.

Bekâ âleminin bir meyvesini,

Fâni olan bin cihana değişmem.

Tûba yaprağının bir gölgesini

Saraylara, şehirlere değişmem.

Kevser ırmağının bir zerresini,

Irmaklara, nehirlere değişmem.

Neyleyim cihanın saadetini,

Bir taneyi bir harmana değişmem,

O nur ikliminin bir saatini

Bin asırlık bir zamana değişmem

Bekâya meyletmiş Mevlâm gönlümü,

Bir bâkiyi bin fenâya değişmem.

Ebediyyen solmayacak bir gülü,

Bir mevsimlik bin bahara değişmem.

26.09.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (22.09.2006) - Ey dünya, çekil yolumdan!

  (15.09.2006) - Teşekkür etmek medeniyettir

  (06.09.2006) - Allah ile kul arasına girenler

  (02.09.2006) - Birlik ve beraberlik

  (26.08.2006) - Yeniden başlamak

  (20.08.2006) - Göz pınarı

  (12.08.2006) - Benimki de hayal işte

  (08.08.2006) - Bu nasıl kardeşlik?

  (30.07.2006) - Kur’ân kursları

  (29.07.2006) - Kara kaplı kitap

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habip FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004