Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 12 Mart 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

İsmail BERK

A “kredi”tesi olanlar/olmayanlar



Postmodern 28 Şubat darbesinin 10. yılında, yeni bir andıçla karşılaştık. Bunu ortaya çıkaran Nokta Dergisini tebrik etmek lâzım! Andıcı, andıçladılar. Yazarlar kendi karnelerini gördüler. Biz de basın organlarından akredite edilenlerin son ahvalini öğrendik.

Yeni Asya gibi dinî hassasiyeti olan gazeteler ise zaten andıç dışı. Kendilerine “kredi” tanınan, yani kredibilitesi onaylanan gazeteler, diğer tarifle Genelkurmay Başkanlığının güvenilirlik listesinde yer alanları, ayrıca kendi içinde iki gruba ayırmışlar.

Gruplardan biri TSK’ya karşı görüş ve yazıları olanlar, diğeri ise TSK yanlısı olanlar. Haberlere yansıyan şekliyle “olumlu” yazanlar ve “olumsuz” yazanlar olarak tasnif edilmiş.

Burada bir tesbitle girmek istiyorum. Evvelâ, her kamu kuruluşu uygulamalarının kaynağını yasadan almak zorunda! Ayrıca, gücünü kanundan almayan hiçbir uygulama hukukî değildir. Burada böyle bir dayanaktan yoksun bir icraat var.

Kurumsal hassasiyetler, görev alanı ve görevlilerle ilgilidir. Kendi görev alanı dışında, özellikle basın sektörü üzerinde, düşünce insanlarına yönelik dışlama ve yok sayma, kabul edilemez bir durumdur. Eğer ülkenin güvenliğinden, bunun da dış güvenlik öncelikli olanını kastediyorsak, Türk Silâhlı Kuvvetlerinin sorumluluk önceliği bellidir.

İç tehdit algılamalarının belirlendiği organlar ve koordinasyonlar ile üst kuruluşlar da bellidir. Müşterek bir devlet düzeni içinde bütün bunların demokratik teamüllere uygun tarzları da bellidir.

Hal böyle olunca, düşüncesini ifade edenleri, olumlu ve olumsuz diye ayırmak, üstelik bir kısmına “TSK karşıtı” demenin hukukî bir zemini olmadığı gibi subjektiflik söz konusudur. Sonuçları itibariyle ayırımcı ögeleri öne çıkarır.

Nitekim, Genelkurmay Başkanlığı da, basında çıkan son andıç olayından dolayı, “Adlî soruşturma” başlattığını duyurdu. Bir anlamda olay kabulleniliyor. Merak edilen konu, adlî soruşturmanın, kimlere ve ne için yapılacağı?

Neden kamuoyuna sızdığı mı, yoksa olayın kendisi mi vahim?

Burada hangi sorunun cevabının arandığı önemli! Elbetteki iki soru da cevabını bulsun. Ancak andıç olayı da artık son bulsun. Belki de her yıl bir akreditasyon raporu hazırlanıyor. Bazı yazar ve gazeteler, izlenmeye ve durumları değerlendirilmeye alındığına göre süreç devam ediyor ve süreli raporlarla belirleniyor.

Bir kurumun veya olayın haber değerini belirleme ve onu kamuoyuyla paylaşma, o konuda yazı ve yorum yapma hakkı, özgür basının görevi iken, bunun nasıl yapılacağı ve kimlerin bu haber ve olayları izleyeceğine bizzat haberin tarafı kurum veya kuruluşlarla kişilerin karar vermesi, bir anlamda sansür uygulaması, düşünmeye darbedir.

Bu vesileyle basında yaşanan haksız rekabet uygulamaları ile yazar ve gazete kayırma durumları da, bir defa daha gündeme geldi. Bu konunun daha da tartışılmasında fayda var.

Hükümetin kendine göre akredite ettiği yazarlar var, hükümet başkanı veya üyelerinin yurt içi ve dışı toplantılarına bunlar özellikle çağrılıyor. Diğer gazetelerden ise, ekonomik durumu iyi olanlar, yazar veya muhabir gönderiyor.

Bu durumda, bizim gibi 40 yıllık basın geçmişi olan, ancak bir o kadar da ekonomik kaynakları belli, kredisiz ve hormonsuz gazeteler; haber, özel bilgi notu ve kaynak haberciliği yapma imkânı bulamıyor.

“Büyük gazete,” ”büyük yazar” sendromuna hiç yakalanmadığımız için, bir de dokuz köyden kovulmayı çoktan hak ettiğimiz için, Allah’a şükür fazla çağrılmıyoruz, hatta yok sayılıyoruz.

Basın kuruluşları da bu ikiyüzlülüğün parçası oluyorlar zaman zaman. Meselâ 301 cezasını “büyük yazar” kategorisine giren birisi işlemişse, gündem oluyor. Yeni Asya yazarları ise genelde geçiştiriliyor. Bildiğiniz gibi, bizim A “kredi”temiz yok.

Bizim akredite edilmeye ihtiyacımız olmadığını, aslında akredite kriterlerine de itirazımız olduğunu belirtelim. Alınganlığımız, fişlenen yazarların, “Valla billa ülkemizi çok seviyoruz” telâşı… Biz ülke sevgimizi ve demokratik bütünlüğe dayalı meşrûiyet zeminini her kurum ve kuruluş için savuna geldik. Ancak orduyu değil de, ordu içindeki kişi ve olayların yanlışını söyleme hakkı her kurum için geçerli olan bir değerlendirme ve görüş açıklama demokrasisi olarak mütalâa edilmelidir…

Bakıyorum, fişlenen bazı zevatın ağırına gitmiş bu andıç. Biz tersini hiç görmediğimiz için, sevgi kaynağımızı sonuna kadar kullanarak ve komplekse girmeden tavır farkıyla duruşumuzu koruyoruz.

Düşünce farklılığını görmezlikten gelen, dışlayan siyasetin tahammülsüz hırsları başta olmak üzere bütün kurum ve kuruluşlara bu konuda demokratik açılım düşüyor.

12.03.2007

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (11.03.2007) - Kesretten Vahdete...

  (08.03.2007) - Kadının dünyası

  (07.03.2007) - Demokratik hafıza oluşurken

  (06.03.2007) - Darbeciden “darbe”sözleri...

  (05.03.2007) - Kurumsallık mı, şahsîlik mi?

  (04.03.2007) - Kolaylaştırmak mı, olaylaştırmak mı?

  (01.03.2007) - Yürekleri yaralamadan...

  (28.02.2007) - 28 Şubat yargılanmalı!

  (26.02.2007) - Cumhurbaşkanlığı seçimleri

  (25.02.2007) - 38. yıl vesilesiyle

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004