Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 22 Şubat 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

İnce bir san'at



Bir gün Ebû Zer (ra), Resûlullah’a (asm) gelip herhangi bir yere idareci olarak tayin edilmesini istedi.

Ebû Zer (ra), cesur, takvâ ehli bir Sahabiydi. Resûlullah (asm) onu çok severdi. Fakat yükü ağır bu işin altından kalkamayacağını da çok iyi biliyordu. Eliyle omuzuna vurup, “Ey Ebû Zer!” dedi. “Sen zayıf bir adamsın. İdarecilik ise bir emanettir. Bu vazifeyi hakkıyla yerine getirmek müstesna, hakkı verilmediğinde Kıyamet günü hüsran ve pişmanlığa sebep olur.”1

İdarecilik bir san'attır. Hem de ince bir san'at. Evi idare etmekten tut, tâ devleti idare etmeye varıncaya kadar gittikçe genişleyen idarecilik görevleri vardır. İdareci sûistimale girmeden, kırıp dökmeden severek, sevdirerek görevlerini yaparsa onun hakkını vermiş olur.

Sevdirmek, nefret ettirmemek önemli. Kişi idare ettiklerini severse onlara şefkatle eğilir. İdare edilen de idarecisini severse işini severek yapar. Verim artar.

Sevgili Peygamberimiz de (asm), idareci için sevginin ne kadar önemli olduğuna dikkat çekmişlerdir. Buyururlar ki: “İdarecilerinizin en hayırlıları sizi seven, sizin de kendilerine duâ ettiğiniz kimselerdir. Bunların en kötüleri de, sizin onları, onların da sizi sevmediği; sizin onlara, onların da size lânet ettiği idarecilerdir.”2

İmam-ı Malik’in aile reisi için kullandığı şu cümle aslında bütün idareciler için geçerli: “Aile reisi ev halkına öyle davranmalı ki aile fertleri ‘Babamız dünyanın en iyi insanıdır’ diyebilmeli.”

En alt tabakadan en üst seviyedeki idareciye varıncaya kadar bu hüküm çok önemli bir hakikati ifade ediyor. “Dikkat ediniz! Hepiniz çobansınız ve hepiniz idare ettiklerinizden sorumlusunuz. Erkek, ev halkının çobanıdır ve onlardan sorumludur. Kadın; kocasının, evinin ve çocuklarının çobanıdır, o da onlardan sorumludur. Hepiniz çobansınız ve hepiniz emriniz altındakilerden sorumlusunuz.”3

Kısaca hükümetin, devletin başındaki idareciye kadar herkesin idare ettiklerinden sorumlu olduğunu, ihtiyaçlarına cevap vermesi, onları memnun etmesi gerektiğini unutmamak gerekir.

Dipnotlar:

1. Müslim, İmare: 16; Müsned, 5:173.

2. Müslim, İmare: 66; Tirmizî, Fiten: 63.

3. Buharî, Ahkâm: 1; Müslim, İmare: 20; tirmizî, Fezail-i Cihad: 27.

22.02.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (21.02.2008) - Ses getiren gazete

  (20.02.2008) - Aynı gemide

  (19.02.2008) - Dünya mü’minin zindanı mı?

  (18.02.2008) - Hepsi kalburüstü

  (17.02.2008) - Güzelliklerle dolu bir dünya

  (16.02.2008) - Allah'ın hoşnut olduğu insanlar

  (15.02.2008) - Namaz sonu duygular

  (14.02.2008) - Namaz zaferi

  (13.02.2008) - İlk namaz

  (12.02.2008) - Dinin süsü

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Nurettin HUYUT

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT


 Son Dakika Haberleri